Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakan Yardımcısı Lutfihak Alpkan'ın, Kartalkaya'da meydana gelen yangın faciası ile Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığının konuyla ilgili görev, yetki ve sorumlulukları hakkında sunumu |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 04 .03.2025 |
KADEM METE (Muğla) - Sayın Başkanım, şimdi, "Bu işin sahibi kim?" diyoruz ya... Yani ben en başta bir ricada bulunmuştum, demiştim ki: Yani, bu Komisyonu gerçekten siyasetüstü yapalım. İlla da birilerini suçlamak değil ama ne yapacağız? Yani önce eksikliği ortaya koyalım, sonra çözümü hep beraber çıkaralım. Bakın, ben bütün samimiyetimle söylüyorum, buradaki Komisyonunun en sonunda geleceğimiz noktayı en başta söylüyorum, diyorum ki: Bir, belgeyi kim verdiyse o belgeyi denetler. Böyle bir yetki vermemişiz. İki, belgenin süresi yok. Süresi olmayan bir şeyi denetleme ihtiyacı da olur mu? Yani, şimdi herhangi birilerini suçlamak değil ama eğer biz suçlu arayacaksak hep beraber suçluyuz. Yeterli kanunları çıkarmadığımız için cumhuriyetin başından bugüne kadar hepimiz suçluyuz. Bunu da son yirmi yıldır, yirmi üç yıldır AK PARTİ iktidarı var da 1986 yılında turizm faaliyetine başlamışız... Bakın, 1986 yılında Özal'ın başlattığı bir turizm faaliyeti var.
RIDVAN UZ (Çanakkale) - Çıkarmışız...
KADEM METE (Muğla) - Çok özür diliyorum, O tarihten bu tarihe devam eden bir uygulama var. Burada Turizm Bakanlığı otelleri sadece nitelik açısından sınıflandırır ve o konuda denetler, bu açık. "Ha, bu niye böyle? Efendim, değiştirelim." Amenna, değiştirelim ama bu, bu şekilde yani. Tutup da buradan Turizm Bakanlığını "Vay efendim, sen bunun yangınını niye denetlemedin?" dersek yanlış bir sonuca ulaşırız. Hani birilerini dövmek istiyorsak, amacımız buysa ayrı bir şey ama gerçekten sorunu ortaya koymak istiyorsak gerçekten önce konuya vâkıf olmamız lazım.
CAVİT ARI (Antalya) - Sayın Vekilim... Sorumluluğu üstüne...
KADEM METE (Muğla) - Sorumluluk değil. Bakın, bir şey bir şey söyleyeyim size...
CAVİT ARI (Antalya) - Daha doğrusu "Bu iş böyle olmalı." diyen yok.
KADEM METE (Muğla) - Eyvallah. Bakın, ben söyleyeyim size, bu iş şöyle olmalı: İtfaiyedir yangını denetlemek yetkisinde olan ama biz itfaiyelere "Şu evrakını sen süreli ver, iki yıllığına ver, üç yıllığına ver; üç yıl sonra da bunu tekrar denetle, dönemin ihtiyaçlarına göre bu yenilenmiş mi bunu kontrol et, uyarı ver, yapmazsa cezalandır." dememişiz, itfaiye de böyle bir sorumluluğu almamış üstüne, denetlememiş ama şimdi her şey yazılı mıdır, her şey yazılı mı olmak zorundadır? Devlet oraya gitmiş, karakolunu koymuş. Niye, orada daha önceden vurgun mu olmuş yani millet birbirini mi kesiyordu orada da gitti oraya karakolunu koydu? Bakın, dört dakikada Jandarma ulaşmış oraya ama biz, neden oraya bir tane ambulans, bir tane itfaiyeyi üç ay boyunca o kadar insanın tatil yaptığı bir yerde konuşlandırma ihtiyacı duymamışız?
TÜRKER ATEŞ (Bolu) - İşte, zorunlu tutsaydık mevzuatta...
KADEM METE (Muğla) - Yani bakın, şimdi, tamam, mevzuatta zorunlu tutsaydık, o ayrı bir yaklaşım.