TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Şimdi, cuma günü zaten ziyaret edeceğiz.

Öncelikle, Bolu bölgesinde yaklaşık üç aydır yangınlarla boğuşuyoruz. Göynük'te bir yangınımız oldu, arkasından Kartalkaya bölgemizde önemli bir yangın gerçekleşti. Cümlelerimizi ne kadar seçerek de konuşsak giden canlarımızı yerine koyamayacağımız aşikâr; cümleleri çok düzgün de kullansak içimiz yanıyor. Aynı zamanda, bugün de dün de o bölgede, Kartalkaya bölgesine yakın bir bölgede, Dörtdivan ilçemizde bir yangın gerçekleşti; AFAD biliyordur mutlaka. Orada da bir vefatımız var, 10 kişilik bir aileden 1 kişi vefat etti.

Açıkça söylemek gerekirse, bölgeyi bilen bir arkadaşınızım, Yüksel Bey'le birlikte bölgenin içinden geliyoruz; o bölgedeki otellerin hepsini tanırım. Ben aynı zamanda Ticaret ve Sanayi Odası Başkanlığı yaptım; o dönemlerden iyi bilirim o bölgeyi, turizm alanı ilan edilmiş bir bölge.

Bir iki konuyu arz etmek isterim. Bolu ilinde 12 katlı bina yok, bulamazsınız Bolu merkezde ama turizm bölgesinde 12 katlı bir bina var yani çok enteresan. Bunu tartışma noktasında Turizm Bakanıyla tartışabiliriz, o Bakanlıkla da tartışabiliriz. Ama şimdi, bir belediyemiz var, bu Bolu Belediyesi yapılanma yapacak, makinelerini alacak ve Bolu'nun içerisinde 12 katlı bir bina görmediği için nasıl bir yapılanma yapabilir? Ona uygun bir yapılanma yapabilir. İki konu var, açıkça söyleyeyim...

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Türker Bey, ben sadece bilinsin diye söylüyorum; şimdi, ne kadar saate gidilir, onu lütfen bir...

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Onu arz edeceğim.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Kafamızda oluşsun.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Şimdi, bir olumlu bir olumsuz günü, tarihi yaşıyoruz. O dönem de sömestir tatili, yoğunluk var, oteller yoğun. Şanslı tarafı da yağışın olmadığı, zeminin de tertemiz olduğu, yolun tertemiz olduğu bir dönem yani araçların "nonstop" çalışıp gidebileceği bir dönem. Kar yağmış olsa saat üç gibi oraya hiçbir aracın çıkamayacağını söyleyebilirim; çok zor, önünde mutlaka bir greyder, dozer veya bir şeyin açması lazım yoğun bir karda. Mesafe bir saat. Taksiyle de bu saatlerde gidebilirsiniz, gidilen saatler normaldir yani o yüklü araçlar, ağır vasıtalı araçlar. Bu açıdan baktığınız zaman, eğer AFAD bu saatte alıp da bu saatte intikal ettiyse bu saat açısından normaldir ama karlı bir zamanda denk gelmiş olsaydı...

Ama benim tereddüt ettiğim şu var: AFAD oraya giderken kaç katlı bir binaya bakacağını, nasıl bir problemle karşılaşacağını biliyor muydu? Arkadaşlarımız oradaki bir bölgede nasıl bir bina ile nasıl bir yapıyla karşılaşacağını biliyor muydu, ona göre hazırlıklı mıydı? Mesela, getireceği merdivenler ona uygun muydu veya otelin yangın merdiveninin çalışmadığı daha doğrusu yandığı, oradan insanların sirkülasyonunun sağlanmadığı bir yerde yerlere koyabileceği şişme yataklar var mıydı? Orada yatakları atmışlar insanlar, o yatakların üzerine atladılar, çoğu kişi öyle öldü. Zehirlenerek... Gaz maskesi verebilirdik, binlerce gaz maskesi olabilirdi. Yani bunları, altyapıyı hazırlamak gerekiyor.

Ben şunu yaşadım, Göynük'te de yaşadım: Göynük'te de koordinasyon sıkıntısı vardı, belediyelerle entegre edilmemişti. Göynük Belediyesi, Bolu Belediyesi ile AFAD apayrı çalışıyordu. Ben gittiğimde AFAD'ın bir tırı vardı, bütün personel o tırdaydı, oradaydı. Ya Bakan gelecekti ya önemli biri gelecekti, kim gelecek bilmiyorum ona konuşma yani brifing hazırlıyorlardı, millet sahadaydı, orada problem böyle yaşanıyordu. Bu işin şeklini şemailini de bir sorgulamak lazım.

Bu ülke bizim ülkemiz, belediyeler bizim, AFAD bizim. Ben böyle bir kurum olmasından da çok mutluyum. Ben diyorum ki, bu makinalar oraya uygun muydu? Giderken hangi makinalarla gittiler, hangi araçlarla gittiler, kaç kişi gittiler? Jandarma orada "dört dakika" diyor.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Jandarma zaten orada değil mi?

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Orada zaten karakol var, orada bir problem yok. Şimdi cuma günü göreceğiz zaten araçla giderken orada bir start verdiğimiz zaman kaç dakikada gittiğimizi. Bu saat normal bir saat ama şuradaki...

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - Çok özür diliyorum Türker Bey, ben öğreneyim diye arkadaşlarla araya giriyorum.

Bolu'dan kalktığımızda yani o normal binek arabayla falan değil de işte, vidanjör, itfaiye aracıyla falan...

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Onlar bir saat on dakikada falan gidebilir vidanjörler falan.

BAŞKAN SELAMİ ALTINOK - O kadar yani. Bir saatten önce gidilmez diyorsunuz, evet.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Ama şöyle: Bizim süreçte, burada tereddüt ettiğimiz bir konu hava şartlarının düzgün olduğu dönemdi yani şansımıza da hava düzgündü, yerde de kar yoktu. Şu anda karda buz olsa o araçların bir kısmı oraya, kenara şarampole gidebilirdi. O itfaiye araçları çıkamazdı biliyor musunuz? Yani enteresan, o bölgede bir itfaiyenin konuşlanmaması da çok yanlış bir...

TAHİR AKYÜREK (Konya) - Orada 2 tane itfaiye aracı olsa bir şey olmaz.

TÜRKER ATEŞ (Bolu) - Evet. Aynı şekilde şöyle söyleyeyim: Bolu ilinde Orman Bakanımızla görüşmüştük, dedi ki: "Ormanlar bizi sukutuhayale uğrattı. Eskiden Bolu'da yangın yoktu, ormanlar yanmazdı. Şimdiki ormanlar yanmaya başladı." Yani demek oluyor ki buna göre bir önlem almak lazım, bölgelere istasyonlar kurmak lazım. Orası Kültür Turizm Gelişme Bölgesi, 51 bin hektarlıktı 39 bin hektara düştü. O bölge turizm alanı ilan edilmiş, daha biz onu, 12 dönüme... 12 dönüm müydü, kaçtı bilmiyorum, o kadar alana bakamıyorken bizim 38 bin hektara bakmamız mümkün değil.

Bizim burada sıkıntımız şu, açıkça söylüyorum: Oraya giderken arkadaşlarımız 12 katlı bir binayla karşılaşacaklarını biliyorlar mıydı? Ona göre tedbirlerini, malzemelerini almışlar mıydı? Sadece oraya gitmek, araçla gidip de orada bakmakla olmuyor bu iş, mutlaka çok emek harcadılar ama yani önce bir strateji belirlemek lazım, yolda da bunu bilmek lazım. Bu görselleri görmüş olsaydı, o araçlardan bazıları gitmezdi, bazıları giderdi. Merdivenler yetmemiş olabilir, arka tarafta 12 katlının merdiveni yetmemiş olabilir. Bizim canımız yandı ya, çok dostumuz gitti, vefat etti yani telafisi olmayan bir noktadayız. Tabii suçlular kimse onun değerlendirmesini adliye takip ediyordur ama lütfen rica ediyorum AFAD'la, belediyelerle entegre çalışsınlar, koordinasyonlu çalışsınlar, yoksa biz bu senaryoları sürekli yaşarız ve böyle yapılanmalara da dikkat etmek lazım.

Ben de Başkanıma hayırlı ve uğurlu olsun diyorum, başarılar diliyorum. Sizlerin gelişmesi için üzerimize düşen ne varsa bizim de gayret içerisinde olacağımızı ifade ediyorum.

Teşekkür ediyorum.