Komisyon Adı | : | (10/2262,2263,2264,2265,2266,2267) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | AFAD Afetlere Müdahale Genel Müdürü Sadi Ergin tarafından yapılan sunuma ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 25 .02.2025 |
KEZBAN KONUKÇU (İstanbul) - Ben de herkese kolaylıklar diliyorum.
Yeni görevinde AFAD Başkanına başarılar diliyorum, işinin çok zor olduğunun herhâlde kendisi de farkındadır.
Benim özellikle -benzer sorular ama- altını çizmek istediğim birkaç nokta var. Biliyorsunuz, AFAD en çok tartışılan kurumlardan ve şubat depremiyle, binlerce insanımızı kaybettiğimiz şubat depreminde müdahalenin çok geç yapılması nedeniyle ciddi anlamda tartışma konusu olmuş bir kurum, işleyişiyle ve müdahalenin çok geç kalmasıyla; maalesef ki biz benzer bir durumu burada da görüyoruz. Bunun nedenleri üzerine gitmediğimizde, buna dair sonuçlar çıkarmadığımızda, dersler çıkarıp önlemler almadığımızda belki de sıradan diye gördüğümüz insanların yaşam hakkının olmamasına alışılıyor. Ancak hiçbirimizin, zenginlerin de bürokratların da orta sınıfın da hiç kimsenin de yaşam güvencesinin olmadığını, sanırım, maalesef Kartalkaya'daki bu acı olayla görmüş oldu bir kez daha insanlar çünkü belki olanakları olan, parası olan insanlar yaşam güvencesinin olduğunu düşünüyor bu ülkede ancak gördük ki belki depremden kaçmak için güvenli mekânlarda yaşayabiliyoruz, güvenli, depreme dayanıklı evlerde yaşayabiliyoruz, bunun için paramız yetebiliyor ama tatile gittiğimiz, parası olan insanların tatile gittiği yerlerde, en basit önlemlerin alınmadığı yerlerde insanlar hayatını kaybediyor yani ülkemizde hiç kimsenin, hiçbir yurttaşın yaşam güvencesi yok bu anlamda. AFAD'ın olaya geç müdahalesi kesinlikle konu edilmeli, sorulmalı, araştırılmalı çünkü şu saatten sonra bu ve benzeri olaylarla can kayıplarına kesinlikle bu halkın tahammülünün olmadığını eminim hepimiz de hissediyoruzdur; seçim bölgelerimizde yaptığımız temaslarda, halkla bir araya gelişimizde bununla ilgili feryatları duyuyoruzdur. Bu feryatlar hemen sokağa çıkmıyor olabilir ama bu öfke, bu içten içe duyulan tedirginlik ve bu tedirginliği gidermek herhâlde bizim sorumluluğumuzda ve AFAD'ın bu anlamda bir rapor sunması gerekiyor. Yani "Şimdi konumuz o değil." diyeceksiniz ama şubat depreminde benzer bir durum... Orada çok daha vahimdi tabii, olay çok büyük çaplı olduğu için ama her ateş düştüğü yeri yakar, 78 insan hayatını kaybetti, bunların 36'sı çocuktu ve bu çocuklar bizlerin çocukları da olabilirdi; bunu böyle söylememize bile gerek yok. AFAD neden geç gitti, kesinlikle bunu araştırmalıyız, sormalıyız, bunu soruyoruz.
Bir diğer nokta, sunumda dile getirildi; AFAD o an orada gördükleriyle ilgili maalesef çok dramatik boyutlardan bahsetti, hepimizin çok üzücü bulduğu görüntüler var tabii ama Komisyonumuzun görevi gereği işin biraz bilimsel kısımlarına değinmek istersek, AFAD acaba o an -yangın anında ve sonrasında da gözlemlerinden bahsettiler- bir rapor düzenledi mi, ne gibi eksiklikler vardı, neler yapılmalıydı?
Bakın, bizim, bu Komisyonun hiçbir şeyin üstünü örtmeden, her şeyi şeffaf, açık bir şekilde ortaya koyabilmesi, tartışabilmesi gerekiyor; bunun çok önemli olduğunu düşünüyoruz. İnsanlar bunu bekliyor bizden, bunu istiyor. Kimin ne sorumluluğu varsa açığa çıksın, hiçbir şeyin üstünü örtmeyelim çünkü yarın öbür gün o yanan yerlerde bizler de bulunabiliriz. Bunu söylemeye gerek yok ama söyleyeceğim; insanlar yanarken belki bize ulaşmıyor o yangın ama emin olun, her an çemberin daraldığını, yaşam güvencesi konusunda çemberin daraldığını görmemiz gerekiyor. Biz AFAD'ın bu anlamda da gözlemlerini, eksikliklerini bir rapor hâline getirmesinin çok önemli olduğunu düşünüyoruz olayın her boyutuyla açığa çıkabilmesi açısından.
Teşekkür ederim.