| Komisyon Adı | : | (10/696, 1831, 1832, 1833, 1834, 1835) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | YÖK Yürütme Kurulu Üyesi Profesör Doktor Naci Gündoğan'ın, yükseköğretimdeki kadın akademisyenler ve kadın öğrencilerle ilgili veriler, üniversitelerdeki kadınlarla ilgili çalışmalar, kadına şiddet veya bu çerçevede değerlendirilebilecek karşılaşılan bazı olaylar ile bunlara yönelik tedbirler hakkında sunumu |
| Dönemi | : | 28 |
| Yasama Yılı | : | 3 |
| Tarih | : | 04 .02.2025 |
SEVDA ERDAN KILIÇ (İzmir) - Teşekkür ederim Başkanım.
Hocam, sunum için teşekkür ederiz.
Şimdi, tabii, istatistikler güzel, sunuma da hakikaten emek verilmiş. Yalnız Birleşmiş Milletlerin de uzun zamandır tartıştığı, işte geçen dönem Akdeniz Parlamenter Asamblesinin de ana konusuydu bu kız çocuklarının ve kadınların STEM bilimlerine yani fen bilimlerine daha az yöneldiği hatta "bilim insanı" demeye bile hâlâ alışamamış bir toplum var, hâlâ "bilim adamı" yani konuşurken sohbetin arasında bile hiç beklemediğimiz insanlar hâlâ "bilim adamı" diyor. Buna özel bir çalışmanız var mı ya da şu anda üniversitede okuyan öğrencilerde bizim açımızdan bir istatistiki bilgi var mı veya da öğretim elemanlarında? Yani bunun üzerine ayrıca bir kafa yormayı düşünüyor musunuz diyeyim.
Teşekkür ederim.
YÖK BAŞKANI PROF. DR. EROL ÖZVAR - Ben teşekkür ederim.
Şimdi, siz de fark etmişsinizdir, ben sunum yaparken şu ana kadar ağzımda sürekli yani konuştuğum zaman "bilim insanı" tabiri geçiyor. Bir sefer, Yükseköğretim Kurulu Başkanı olarak bütün üniversitelerimize, hocalarımıza bu şekilde örnek olmaya çalışıyorum ben Yükseköğretim Kurulu Başkanı olarak.
ÖZGÜL SAKİ (İstanbul) - İzninizle bir şey söyleyebilir miyim? Bu dil meselesi önemli, mesela kadınlarımıza "kadınlarımız" denilmesi de eleştiri konusu; bunun hakkında ne düşünüyorsunuz? Hemen bunu da arada söyleyeyim dedim.
YÖK BAŞKANI PROF. DR. EROL ÖZVAR - Kadınlarımız, iyelik eki, tamam, kadınlar.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Yurt dışında nasıl Hocam yani "scientist" mi diyorlar? Yani bilimci mi dememiz lazım?
YÖK BAŞKANI PROF. DR. EROL ÖZVAR - Yani aslında tabii çok değişik olabilir ama benim Amerika'da katıldığım toplantılarda insanlar çok rahat kullanıyorlar tabirleri. Yani burada maksat, karşılıklı anlamak yani yoksa tabirler üzerinden hukukçuların yaptığı gibi bir tartışma bayağı soğuk oluyor doğrusunu söylemek lazımsa. "Kadınlar" diye tabir edeyim. Temel bilimlerle alakalı tespitiniz kesinlikle, yüzde yüz doğru. Temel bilimlerde eğitim çok uzun sürüyor ve bilhassa erken dönemde temel bilim eğitimi aslında çok zorlu ve büyük bir sabır isteyen bir şey; matematik başta olmak üzere fizik, kimya, biyoloji ve diğer alanlarda. Bu noktada Türkiye için de aslında benzer şeyleri söylemek mümkün. Bizim temel bilimlere yönelik bazı teşvik politikalarımız var, orada kadın-erkek ayırımı yapmıyoruz, sayın vekilimize ben buradan bir telmihte bulunayım.
Kadınlar için ayrı bir temel bilim desteği sağlanabilir mi? Ben doğrusu belki başlarda değil ama bunu başarmış olanlara belki yüksek lisans ve doktorada desteğin daha anlamlı olabileceğini düşünüyorum; bütün dünyada temel bilimlere yönelik çok ciddi bir ilgisizlik yaşanıyor çünkü çok zor bir alan yani girdiğiniz zaman neticesinin ne olacağını kestiremiyorsunuz; matematiğe girdiniz ama yirmi beş sene sonra iyi bir matematikçi olabilir misiniz, o kolay bir şey değil. Bir de geçim şartları değerlendirildiğinde, bu açıdan temel bilimlerde hem kadın hem erkek açısından bütün dünyada ciddi bir açmazımız var. Biz ise temel bilimlerde öğrencilerimizi burslandırmak suretiyle -onu da ifade edeyim- çocuklarımızı, gençlerimizi, evlatlarımızı -ki burada iyelik eki kullanacağım müsaadenizle- bilhassa lisans eğitiminde teşvik ediyoruz. Yükseköğretim Kurulunun bu konuda hususi bursları var Sayın Vekilim, onu ifade edebilirim.