KOMİSYON KONUŞMASI

SERAP YAZICI ÖZBUDUN (Antalya) - Teşekkür ederim.

Şimdi, bu 34 yaş üzeri olan grupla ilgili sormak istiyorum, önemli bir konu. Örneğin, İngiltere'de bunlara -siz de biliyorsunuzdur- "mature student" denir ve "single parents" olan yani tek başına çocuğunu büyüten anne konumundaki kadın öğrencilere mutlaka bir pozitif ayrımcılık uygulanır yani oradaki üniversitenin ücretinin daha az alınması vesaire gibi. Acaba bizde de böyle bir şey var mı? Çünkü vakıf üniversitelerinin ücretleri yüksek, tabii, diğer devlet üniversitelerinde de şu anda harç var mı bilmiyorum ama bu tür eşinden boşanmış, çocuğunu tek başına büyüten, dolayısıyla hayatın muhtelif güçlükleriyle karşı karşıya kaldığı için böyle bir ayrımcılığı hak eden kadınlara yönelik bir uygulamanız var mı? Bu birinci sorum.

İkinci sorumu da bu çeşitli bireylerin talebi olarak size yönelteyim: Örneğin, emekli olmuş, aslında yükseköğretim derecesine sahip olan ama emekli olduktan sonra entelektüel aktivitelerini sürdürmekte olan kadınların da hobilerini daha ileri düzeye taşımak için aslında yükseköğretim kurumlarından yararlanma talepleri var. Örneğin, güzel sanatlar akademisinde diğer öğrencilerin kontenjanını sınırlamadan, gençlerin haklarını sınırlamadan onlara ayrılacak bir kontenjandan istifade etmek istediklerini bana talep olarak ilettiler. Bunu size iletmek istedim.

Teşekkür ederim.

YÖK BAŞKANI PROF. DR. EROL ÖZVAR - Ben teşekkür ederim.

Çok kısa, hemen birinci sorunuzla ilgili olarak yani tek başına evladını yetiştiren anneler konusunda hususi bir düzenleme yok ama biz şöyle yapıyoruz Sayın Vekilim: Aslında, yaklaşık olarak talepleri önceden öngörüyoruz, tahmin ediyoruz. İlk sene denediğimiz, ikinci sene de öyle yaptık ve aslında gelen taleplere göre de kontenjanlarımızı belirliyoruz. Eğer bu konuda talep artışı olursa, aslına bakarsanız doğru tercihler yoluyla bu kadınlar da bu imkânlardan istifade edebilirler ama ayrıca bir mevzuat çalışması Yükseköğretim Kurulunda bunun için de yapılabilir.

İkinci talebi de not ettik yani not ettim. Biz, doğrusunu söylemek lazım gelirse, biraz önce söyledim, açık öğretim fakültelerimizi biraz daha yaşam boyu öğrenim yani dediğiniz gibi, yıllar önce eğitimini tamamlamış ama artık diyelim sanat, edebiyat, müzik, felsefe, tarih ve diğer alanlarda kendisini yetiştirmek isteyen bilhassa yaşı olgunluk seviyesine ermiş vatandaşlarımız için düşünüyoruz bu açık öğretimi. Çünkü, Sayın Vekilim, onlar maliyet bakımından da oldukça uygun. Yani fiziksel olarak bir yerden bir yere gitmeden bilgisayar, cep telefonu veya televizyon üzerinden böyle bir eğitimi alabileceklerini öngörüyoruz. Bunu açık öğretim çerçevesinde yapabileceğimizi düşünüyoruz. Hatırlarsanız geçen sene öğretmenliğe kaynaklık teşkil eden programlarda 35 yaş sınırı getirdik biz açık öğretimde yani "35 yaşına kadar müracaat edemezsiniz, 35 yaşından sonra buralara müracaat edebilirsiniz." dedik. Sırf 35 yaş üstünde kadın veya erkek herhangi bir öğretmenlik hakkı tartışmalarına vesile olmadan bu haktan istifade etsinler diye. Bu uygulamanın aslında bir uzantısıydı bu. Bunu inşallah genişleterek devam edeceğiz. Notumu da aldım.