ADALET KAYA (Diyarbakır) - Ben de sunumunuza teşekkür ederim.

Sunumun başında "Sığınma evlerinde gönüllü psikolojik danışmanlar çalışıyor." dediniz. Tabii, biz biliyoruz ki sığınaklarda ve ŞÖNİM'lerde uzman psikologların çalışması gerekiyor. Burada Aile Bakanının yapmış olduğu sunumda da 2024-2028 stratejik planına dair veriler paylaşılmıştı ve orada da aslında sığınaklarda ve ŞÖNİM'lerde yeterli uzman personelinin olmadığı ve bunun düzeltilmesi gerektiği vurgusu vardı. Şimdi, ben, sığınaklarda nitelikli bir psikolojik danışmanlık hizmeti verilmesi için kaç danışana bir psikolog düşmesi gerekiyor? Hani siz zaten bu işin uzmanısınız, o nedenle sormak istiyorum. Alanında uzmanlaşmış psikolog sayısı yetersiz, bunu biliyoruz, yeterli sayıda psikolog istihdam etmek için ne yapmak lazım? Yani bir kere bu sorunu çözmemiz gerekiyor ki, biliyoruz şu anda sığınaklar zaten yetersiz ama bir de sığınaklarda çalışan uzman sayısı yetersiz yani şu çok önemli: Bir psikolog kaç danışana bakabilir? Bu çok önemli bir soru benim için.

Bir de bir sorum daha var: Şiddet döngüsünden çıkmanın ve şikâyet başvurusu yapmanın kadınlar için çok zor bir süreç olduğunu vurguladınız. Sığınaklara başvurduktan sonra da kadınlar şiddet gördüğü ortama geri dönebiliyor. İşte, az önce belirttiğiniz çaresizlik meselesi, öğrenilmiş çaresizlik meselesi tabii burada ama yeterli psikolojik destekle bu geri dönmeleri azaltabilir miyiz? Çünkü mutlaka geri döndükten sonra tekrar şiddete maruz kalıyorlar hatta hayatını kaybeden pek çok kadın var bu yüzden.

PROF. DR. TÜLİN GENÇÖZ - "Geri dönmeleri azaltabilir miyiz?" derken aynı ortama kadının yani kadın en sonunda...

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Evet.

PROF. DR. TÜLİN GENÇÖZ - Oradan başlayayım yine.

Yani ister istemez eğer evliliği ya da beraberliği o yerle devam ediyorsa oraya geri gönderiyoruz tabii ama onun için sistem içi yani oraya göndermeden evvel gönderdiğimiz yerdeki bireyler, çocuklar, yetişkinler kimse onlarla da çalışmak... Bazen daha olumsuz bir sonuç olabilir kadını güçlendirip o ortama geri koymak. Sistemle çalışırsak biraz ikisini birbiriyle, kadına şiddet uygulayan ve uygulanan kişileri de iletişime geçirerek ara adımlar atarsak tabii ki çok daha başarılı olacaktır.

"Psikologlar kaç hasta görür ya da kaç kişiyle psikoterapi yapar?" Tabii, kişiden kişiye değişir, travmayla çalıştığı için zor bir alan, başarılı olmak için tercih ettiğimiz şey bir kişiyle muhakkak en azından haftada bir kez beraber yani onun o şikâyeti, o güçlenmesi tamamlanana kadar haftada bir kez beraber olmak isteriz. Dolayısıyla, bir görüşme yetmeyeceği için zaten onun için psikologlar yetersiz kalıyor, yoksa psikolog sayısı yani ayda bir görüşme yeterli olsaydı bir mağdurla çok farklı olurdu ama her hafta onu görmesi bir avantaj sağlayacaktır. O psikoloğun kendi gücüyle de çok ilgili bir şey, bence süpervizyon almasıyla da çok orantılı bir şey ve vaka sunumlarıyla. Her psikolog vaka da sunmalı hangi aşamada olursa olsun. Aynı zamanda o vakanın sunumu otomatikman nitel çalışma zaten.