KOMİSYON KONUŞMASI

YÜKSEL MANSUR KILINÇ (İstanbul) - Sayın Başkan, değerli Komisyon üyeleri, değerli milletvekilleri, değerli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Ben aynı zamanda Türkiye Büyük Millet Meclisinde Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunda Cumhuriyet Halk Partisinin sözcüsüyüm.

Güvenlikle ilgili bir yasa teklifi görüştüğümüz ve üstelik de üyesi bulunduğum Komisyonunu doğrudan ilgilendiren bir yasa teklifi. Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunun tali komisyon olarak değerlendirilmemiş olması nedeniyle genel değerlendirmelerimizi de burada yapma zarureti doğuruyor. O nedenle, geneliyle ilgili değerlendirmeler sunmak istiyorum.

Türkiye'nin yakıcı olarak bir siber güvenlik sorunu var mı? Türkiye'nin siber güvenlik sorunu iktidar dışında da AK PARTİ Grubu dışında da yakıcı bir biçimde Türkiye kamuoyunda sürekli anlatıldı mı? Anlatıldı. Genel Kurul görüşmelerinde bu konu büyük bir ivedilikle ele alınmalı ve yerli güvenlik altyapısı da kurularak yeni dünyanın yeni yaklaşımları ve yeni güvenlik önlemleri birlikte çalışılmalı denildi mi? Denildi. En son 2023'te, Millî Güvenlik Siyaset Belgesi sorunu da Türkiye'nin bir Millî Güvenlik Siyaset Belgesinin güncellenmemiş olması da anlatılarak siber sorunlar ele alındı mı? Alındı. Bu, aynı zamanda, Mecliste dijital dünyayla ilgili yeni sorunların ve yeni çözümlerin Meclis eliyle yürütülmesi için kurulan Dijital Mecralar Komisyonunda da konuşuldu mu? Konuşuldu. Peki, buralarda büyük bir gecikme var mı? Var. İhmallerimiz var mı? Var. Tüm bunlar Türkiye'de saray eliyle yürütülen güvenlik politikalarında ne kadar eksik, ne kadar yanlış, ne kadar yetersiz, sonuç itibarıyla da güvenlik alanının da yönetilemez olduğunu göstermektedir.

Şimdi, bir dezenformasyonla mücadele ihtiyacından söz edildi. Dezenformasyonla Mücadele Yasası Teklifi Türkiye Büyük Millet Meclisine getirildi, tartışmalıydı, tartışıldı, Komisyondan geri çekilmedi ama epeyce dönüştürülerek Genel Kurula sunuldu ama görüşülmesinin bir süre ertelenmesine karar verilmiş oldu. O arada bir Dezenformasyonla Mücadele Merkezi kuruldu, kim tarafından? İletişim Başkanlığı tarafından. Şimdi, burada da yine Türkiye'nin güvenlikle ilgili, geleceğimizin aynı zamanda büyük oranda güvenlik alanını ilgilendirdiğini hep birlikte düşündüğümüz alanla ilgili de bakın -bugün 15 Ocak- 8 Ocak günü bir kararnameyle Siber Güvenlik Başkanlığı kurulmuş oluyor yani yasa oluşumu beklenmeden, Türkiye Büyük Millet Meclisi eliyle bir kurulun kurulmasını beklemeden böyle de bir girişimde bulunmuş bulunuluyor. Dolayısıyla, buralarda, bir taraftan sarayın Türkiye Büyük Millet Meclisi ve güvenlik alanıyla ilgili hangi noktada olduğunu göstermesi açısından önemli bir gösterge yani Türkiye Büyük Millet Meclisinin gündemine gelen Komisyon teklifinden önce, bir kararnameyle 8 Ocak günü Siber Güvenlik Başkanlığı kurulmuş oldu.

Yasa gerekliliği açısından, bu Komisyondaki CHP sözcüsü arkadaşımız da ifade etti, yasa gerekli, daha fazlası gerekli; niye? Çünkü bu alanla ilgili sorular sormuşuz. Mesela, bu sorulardan bir tanesi benim tarafımdan Türkiye Büyük Milet Meclisine sorulmuş ve Millî Savunma Bakanımız yanıt vermiş. Soru şu: "'Check Point Software Technologies' adlı İsrail menşeli siber güvenlik şirketinin güvenlik duvarı yazılımını kullandığına dair haberler medyada yer almıştır; bu doğru mu?" demişiz. Bakın, Savunma Bakanlığı nasıl bir yanıt vermiş? "Kullanımı sonlandırılmış olan bahse konu ürün haricinde Genelkurmay Başkanlığı ve bağlılarında bulunan kritik sistemlerde İsrail menşeli siber güvenlik ürünü kullanılmamaktadır." Şimdi, bir taraftan bu konuyu ele aldığımızda, bir taraftan bir medya mensubu bu konuyu ele aldığında, bu aynı zamanda düzenlemenin 16'ncı maddesinin (5)'inci fıkrasında yaptığınız düzenlemeyle ne anlama geleceğini de göstermektedir. Dahasını söyleyelim, kişisel verilerin önlenmesiyle ilgili ihmallere dair Genel Kurulda ele aldığımız bir konu muhatapları tarafından reddedilmemiş, kişisel verilerin ele geçirildiği ve kullanıldığı bir biçimiyle, bir sübuta ermiştir, gerçekleşmiştir. Şimdi, benzer bir durumun bu yasa teklifi kanunlaştıktan sonra, aynı zamanda ne anlama geleceğini yani 16'ncı maddenin (5)'inci fıkrasında ne anlama geleceğini sizlere sormak istiyorum, üstelik de aynı zamanda, hâlâ basın kartı sahibi olan bir basın mensubu milletvekili olarak. Yasa gerekli, evet ama bu yasa teklifinin hazırlanması aynı zamanda kurulan kurumun denetiminin de nasıl yapılacağının gösterilmesini gerektirir.

Teklif sahibi sayın milletvekilleri, kanun teklifiyle ilgili genel değerlendirmeye ilişkin açıklamalarınızda Emniyet Genel Müdürlüğünden, MİT'ten, Jandarmadan söz ettiniz. Şimdi, 2014 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu MİT Kanunu'nda yapılan bir değişiklikle kurulmuş. Ana gerekçelerden bir tanesi şu: Güvenlik alanı kontrol edilemez bir alan dolayısıyla bu alanın Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından denetlenmesi lazım. Kişisel verilere erişen bu güvenlik kurumlarında kişisel verilerin ihlalinin önlenmesi için denetim gerekir. Bu iki temel gerekçeden dolayı 2014 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisinde Güvenlik ve İstihbarat Komisyonu kurulmuş ve devletin güvenlik ve istihbarat faaliyetini yürüten kurumların yine güvenlik ve istihbarat faaliyetlerinin denetlenmesini sağlayıcı bir düzenleme yapılmış. Bunun için de Millî İstihbarat Teşkilatı, bugünkü adıyla Başkanlığı, İçişleri Bakanlığına bağlı Emniyet Genel Müdürlüğü, daha sonra İçişleri Bakanlığına doğrudan bağlanan Jandarma Genel Komutanlığı ve Maliye Bakanlığıyla bağlantılı kurum MASAK bu Komisyon tarafından Cumhurbaşkanlığı eliyle denetlenmektedir.

Şimdi, bir güvenlik kurumu kuruyoruz, Siber Güvenlik Başkanlığı. Siber Güvenlik Başkanlığının da Emniyet Genel Müdürlüğü, Jandarma Genel Komutanlığı, Millî istihbarat Teşkilatı Başkanlığı ve MASAK'ta olduğu gibi güvenlikle ilgili veriler ve faaliyetler, yeri geldiğinde istihbarata dair değerlendirme ve bilgiler, kişisel verilerin korunmasının ihlalinin olabilirliğiyle ilgili de ele alındığında, bakıldığında kesinlikle ve kesinlikle millet adına Türkiye Büyük Millet Meclisi, Türkiye Büyük Millet Meclisi adına da Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunda denetlenebilir bir başkanlık olması gerekmekte ve yasa teklifinde bunun yer alması gerekmekteydi. Bu, görüldüğü kadarıyla, gözden kaçmış ama bir başka anlamıyla da gözden kaçırılmış olabileceğini söyleyebiliriz. Çünkü gerek işin bu yanı gerek yasa maddelerinin bir kısmında özellikle ilgili olduğumuzu gördüğümüz 16'ncı maddenin (5)'inci fıkrasında verilerin sızıntısıyla ilgili yaklaşıma da baktığımızda işin tesadüf olmadığı, esasen Siber Güvenlik Başkanlığının denetimden kaçırılmaya çalışıldığı sonucuna varabiliriz. Bu açılardan bakıldığında teklif kesinlikle ve kesinlikle sakattır, Türkiye Büyük Millet Meclisinin görevlerinin yerine getirilmesini engelleyici bir teklif içeriği özelliğindedir.

BAŞKAN HULUSİ AKAR - Toparlayalım.

YÜKSEL MANSUR KILINÇ (İstanbul) - Tamamlıyorum.

Özetlersek; teklifin kesinlikle Türkiye Büyük Milet Meclisi Güvenlik ve İstihbarat Komisyonunda tali komisyon olarak ele alınması, değerlendirilmesi gerekmekteydi ki her ne kadar Komisyonumuz teklif sunan bir komisyon değil, daha çok denetleyen bir komisyon olmakla beraber görüş belirtmesinde herhangi bir sakınca yoktur, bu açıdan ele alınmalıydı. Diğer taraftan, tekraren, tali komisyonlara havale edilmiş ancak tali komisyonlarda konunun görüşülmemiş olmasının doğru bir yaklaşım olmadığını, kabul edilemez bir yaklaşım olduğunu ifade etmek isterim.

Söz konusu yasa teklifi, genel anlamda gerekli olmakla birlikte, esasen sadece bu yasa teklifi değil, siber güvenlik alanında özellikle sistemlerin altyapısının yerli olmasıyla ilgili çalışmanın daha da önemli olduğunu ifade etmek isterim.

Yine, teklifte Siber Güvenlik Kurulundan söz edilmektedir. Siber Güvenlik Kuruluyla Millî Güvenlik Kurulunun kendi içlerinde yaptıkları çalışmada hangi anlama geleceği ve Millî Güvenlik Kurulu ile -Millî Güvenlik Kurulu Genel Sekreterliğinden söz etmiyorum- Siber Güvenlik Kurulunun ilişkisinin nasıl olacağına dair de bir belirsizliğin olduğunu, devlet yönetimi açısından bu belirsizliğin de kabul edilemez olduğunu ifade etmek istiyorum.

Teşekkür ediyorum.