İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim.

Sayın Bakanım, Sayın Genel Müdürlerimiz; ben şöyle bir şey söyleyeceğim: Tabii ki Türkiye Cumhuriyeti devletimiz sosyal güvenlik bakımından belki de dünyada böyle güzel hizmetleri sunabilen ve vatandaşının yüzde 99'unu sosyal güvenlik şemsiyesi altına almış nadir devletlerden biridir. Dolayısıyla da hem kamudan hem de özel sektörden sağlık hizmetinin alınması anlamında çok önemli bir hizmet verilmekte. Tabii ki bunun eksiklikleri var mı? Burada bakıyoruz, daha çok suistimaller var ve kontrolde yetersizlikler olduğunu görüyoruz.

Burada ben şunu sormak istiyorum: Diyelim ki bu 19 hastane ile İstanbul'da aynı ölçekteki diğer hastaneler arasında faturada anlamlı bir fark var mı yani daha önce böyle bir şey tespit edilmiş mi? Tabii ki siz toplamda kesilen faturaya bakmıyorsunuz, daha çok örnekleme sistemi yapıyorsunuz; işte, 100 fatura içinden 2 tanesine bakıyorsunuz ve dolayısıyla da doğruysa bunların hepsinin doğru olduğunu kabul ediyorsunuz. Bu örnekleme sistemi yeterince doğru iş yapmamıza vesile oluyor mu; bunu gözden geçirmek lazım.

Diğer bir şey: Mesela acil hizmetler ücretsizdir diyoruz. Diyelim ki "femur fraktürü" geldi, bunun acilden çıkana kadar olan kısmı mı ücretsizdir? Diyelim ki burada MR veya tomografi çektirdi, bunlardan fark alıyor özel sektörler. Burada hastaları bilgilendirmek adına hastanelere bunları yazıyla asıyor musunuz yani bu belli mi?

Diğer bir örnek: Diyelim ki ortez protez kullanıyorlar, siz özel sektöre -yanlışsa lütfen beni düzeltin- "Hangi marka isterse kullanabilir, biz bunun faturasını ödeyebiliyoruz." diyorsunuz ama devlet hastanelerine "Sen ihaleye çık ve en ucuzunu al." diyorsunuz yani bu, eşit şartlarda yarışmak değil. Bizim, burada, sosyal güvenlik sisteminde şunu yapmamız lazım: Hangi protezler kullanılabilir -diyelim ki a, b, c, d protezleri- bunların fiyatları nedir... Devlet Malzeme Ofisi bunların fiyatlarını belirler, hastaneler bunu alabilir.

Diğer bir şey: Diyelim ki siz "femur fraktürü" oldunuz, özel hastaneye gittiniz; cumartesi, pazar geliyor ve aynı gün proteziniz takılıyor. Diyelim ki cuma akşamüzeri devlet hastanesine gittiniz; pazartesi olacak, 3 tane teklif verecek, ondan sonra o sonuçlanacak ve protez gelecek yani çarşambayı buluyor. Dolayısıyla da bunlar hizmetteki aksamalara ve yarışta eşitsizliklere neden oluyor. Tabii ki bunların hepsinin beraber gözden geçirilmesi gerektiğini düşünüyorum ben yani eşit şartlarda bir şey yok.

Bir de kontrollerde yeterince elemanınız yok gördüğüm kadarıyla, kontrollerinizin hepsini fatura üzerinden yapıyorsunuz yani sahaya gidip de bir hastaneyi denetlediğiniz herhâlde vaki değil, görmüyorum yani. Var mı? Uşak'a gelip de herhangi bir özel sektör kuruluşunu denetlediniz mi? Yok. Uşak İl Sağlık Müdürlüğü şuna bakıyor, diyor ki: "Kardeşim, ben çalışanların sigortalı ve sigortasız olmasına bakarım." Fiyat kontrolünü kim yapar? Diyelim ki Eskişehir yapar. Eskişehir'deki de diyor ki: "Ya, benim işim başımdan aşkın, bunları nasıl kontrol edeyim?" Dolayısıyla da burada aksaklıklar var. Tabii, devletin parası hepimizin parası, hepsine sahip çıkmamız lazım. Tamam, vatandaşlarımızı en iyi şekilde, en iyi imkânlardan faydalandıralım ama başkaları tarafından suistimal edilmesine de fırsat vermeyelim diye düşünüyorum ben. Tabii ki köklü çözüm önerileri ortaya koymamız lazım, yapımızı bir daha gözden geçirmemiz lazım.

Diğer taraftan, diyelim ki biz 3 arkadaş toplandık ve bir tıp merkezi kurduk; tamam, bizi yasal hâle koyuyorsunuz ama ben hekim olarak muayenehane açacağım dediğim zaman benim SGK'yle anlaşmamı kabul etmiyorsunuz. Diyelim ki bir kişi bir branşa muayene olduğu zaman aynı branşa kaç gün içinde muayene olamıyor; on gün içinde mi, on beş gün içinde mi?

SGK GENEL SAĞLIK SİGORTASI GENEL MÜDÜRÜ EREN USUL - On gün, ödemesinin yapılması lazım.

İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diyelim ki bunu ha özel hastaneden almış ha tıp merkezinden almış ha muayenehaneden almış veya devletten almış. Dolayısıyla, bunlara da biz sistemi açarsak, özel muayenehanesi olan hekimlerle de anlaşırsak... Nasıl olsa hekim açığımız var, bunlardan niye istifade etmiyoruz? Kontrol altına alamayız diye endişe ediyorsak bunları kontrol altına alabiliriz, diğerlerini nasıl kontrol edebiliyorsak onları da kontrol edebiliriz. Önemli olan, hastanın hizmet alması ama özellikle -daha önce dile getirdiğimiz gibi- "SUT fiyatlarının 2 katından fazla alınamaz." uygulamasının ya hayata geçirilmesi lazım ya da bu yönetmeliğin değiştirilmesi lazım ve kimsenin o sınırı aşamaması lazım. Burada bazı caydırıcı cezalarımız var, mesela "Şu suçu işlerseniz 100 bin lira." diyoruz ve taban belirliyoruz; bunun gibi caydırıcı cezalar olması lazım yani aldığının 3 katı, 5 katı değil de taban cezalar... Biz bunu daha önceki kanunlarda yaptık, aynı şekilde yapabiliriz diye düşünüyorum ben.

Teşekkür ederim.