KOMİSYON KONUŞMASI

MÜŞERREF PERVİN TUBA DURGUT (İstanbul) - Öncelikle çok güzel, bilimsel bir bakış açısıyla hazırlanmış bir sunum dinledik, çok teşekkür ediyorum.

Ben sadece şunu sormak isterdim: Genelde şiddetin prevalansı ölçülmüş. Gerçi şiddet uygulayan erkeklerin ortak özelliklerine yönelik bir bilgi içerse de belki de daha kapsamlı bir sunum... Zaman kısıtından dolayı değinmediniz ama şeyi merak ettim: Mesela, şiddete uğrayan kadınlar şiddete uğradıkları zaman bunu paylaşıyorlar mı? Nereye başvuracaklarından haberleri var mı? Kendilerinin de suçu olduğunu görüyorlar mı? Mesela "Evet, dayak yedim ama eteğim kısaydı, tuzu fazlaydı." falan diyen kadınlar da olabiliyor. Bir şekilde kendi suçu olduğu bilinçaltının maalesef işlenmiş olması ya da bu şeyin yapılması; bunlar da ölçümlendi mi yani kök nedenlere inmek ve onlara yönelik müdahaleler geliştirmek açısından bu bilgiler de var mı aslında datada onu merak ettim.

PROF. DR. EMİNE ÖZMETE - Çok teşekkür ediyorum. Gerçekten kapsamlı bir rapor aslında Sayın Vekilim hem bu kadına yönelik şiddet araştırması hem de aile yapısı araştırması. Sadece şunu söylemek isterim: Aslında, şiddetin doğası gereği dört duvar arasında gerçekleşen, genellikle, bazen kadın tarafından eğer başka büyük sorunlar var ise sorun olarak da algılanmayan durum olabiliyor; örneğin, şöyle şeylerle karşılaşmak mümkün: Aile yoksul ve sosyal yardıma ihtiyacı varsa, kadın sosyal yardım için başvurmaya gittiğinde aslında işte yüzündeki herhangi bir morluktan şiddete maruz kaldığını anlasanız da onu şiddet olarak bazen yorum... Yani o zaten sıradanlaşmış onun için. Eğer ekonomik durumu düzelirse aslında şiddetin de ortadan kalkacağını düşünebiliyor. Sadece bir örnek, bir vaka bu, tabii genellemek mümkün değil ama bu raporlar size burada çok kısaca bahsettiğim raporlar çok geniş, soru seti çok geniş, içinde farklı ilişkileri bulunan raporlar.

Teşekkür ederim.