RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Sayın Başkan, Sayın Yegin, bakın, söylerken bunu bir belli bir nezaket içinde konuşuyoruz zaten.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Keyfîlik, gayriciddilik..."

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ama sonrasında, ısrarla Sayın Başkan katı bir tutum gösterdiği için söyledim onu. Gerek yok buna yani Sayın Başkanın eğer birlikte bu şekilde konuşuyorsak, bütçenin sağlıklı görüşülmesini istiyorsak bir biçimde bizden, Grup Sözcüsü olarak benden gelen bir talebi kabul etmesi lazım, etmediği için dedim. Bizim karşılıklı olarak geçmişten gelen bir hukukumuz da var kişisel olarak kendisiyle ve ayrıca hepiniz de bilirsiniz ben de kişisel olarak buradaki çalışmamız içinde hiçbir arkadaşımı kırmak istemem ama fikirlerimizi söyleriz en sert biçimde çünkü bizim varoluş nedenimiz, muhalefet; biz muhalefet partisiyiz ama onun içinde de bunları konuşacağız. Onun için söyledim burada yoksa benim oturup Sayın Muş'a "Hayır, illa bir şey yapın, böyle bir usul..." Öyle bir şey söylemedim, siz de biliyorsunuz onu söylemediğimi. Onun için yani Sayın Muş, o anlamda madem sözünü tamamlaması için...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Türeli, teşekkür ediyorum.

Bakın, ben, sizin talebinizi dikkate alarak iki dakikayı kabul ettim.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Ama hep iki dakika veriyoruz zaten.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Türeli, mesele şu, ben bu süreyi grup sözcülerine veriyorum, onların sözünü uzatıyorum.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Grup değil, grup adına konuşanlara...

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Başkanım, cümle yarım kaldı.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Türeli, mesele inanın bir dakika, iki dakika meselesi değil, mesele tartışmanın buraya gelmesi. Benim burada bir tutumum var. Sayın Özçağdaş, bu sizinle alakalı da bir mesele değil.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Benimle mi alakalı, bizimle mi alakalı?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Hayır, değil.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Benimle alakalı o zaman.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Hayır, değil, bunu kendinize algılamayın.