KOMİSYON KONUŞMASI

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Sayın Genel Müdür, kanser taraması ve diğer taramalarla ilgili ana dilde sağlık hizmetlerini sormuştum, bu konuyla ilgili bir çalışmanız var mı? Değinmediniz.

SAĞLIK BAKAN YARDIMCISI YASİN ERKOÇ - Sayın Başkanımız da sormuştu aslında ama sayın vekilimiz bu konuyu cevapladığı için ben tekrar konuyla ilgili cevap vermek istemedim, daha doğrusu alan dışına da çıkmak istemedim. Sayın Vekilim, malum, Anayasa'yı siz bizlerden, burada oturanlardan daha iyi biliyorsunuz, bu ülkenin resmî dili Türkçe, biz de bu anlamda kamu hizmetlerini bu dilde veriyoruz, onun dışında söyleyeceğim bir şey yok. Ama şunu söylemek isterim bu konunun dışında eksik kalan bir şey olarak belki başta söyledim ama sayın vekillerimizden bazen haklı olarak yaptığımız sunuyla ilgili eleştiriler geldi. Biz bir sunum hazırlarken -aslında Kayan Hocam geçen şeyde görmüştür aynı usulü takip ettiğimizi, orada da arz etmiştim- şöyle yapıyoruz: Komisyon bize bir bilgi gönderiyor, orada bir çerçeve çiziyor, o çerçevede başlıklar koyuyor ve Bakanlık da o başlıkları esas alarak bir çerçeve oluşturuyor ve onun üzerinden gidiyor yani biz ona özen gösteriyoruz ama o çerçeveye rağmen eksiklikler olabiliyor mu? Olabiliyor. Yani belki Komisyon tarafından arzu edilen her şey yazılmamış olabiliyor veya bizim ona fazla bağımlı olma isteğimiz belki bu sorunu doğuruyor. Bu hususun da bilinmesini isterim. Yani biz bunu yaparken buna özen göstererek yapıyoruz. Geçen yaptığımız şeyde de bunu yapmıştık, onu arz etmiştim baştan.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Çok teşekkürler ama şunu bilmek isteriz doğrusu hepimiz: Yani Türkiye'de ana dili Türkçe'nin dışında olanlara sağlık hizmetinin ulaşmasında bir sıkıntı var mı?

SAĞLIK BAKAN YARDIMCISI YASİN ERKOÇ - Kesinlikle yok Sayın Başkanım, onda sorun yok.

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Sayın Bakanım, açın çünkü havada kaldı.

SAĞLIK BAKAN YARDIMCISI YASİN ERKOÇ - Şöyle: Ben genel bir prensibi ortaya koymak için söyledim yani genel bir cadde, bir yol var, bu yolu söyledim, bu yolun nasıl gittiği belli zaten. O anlamda sağlığa erişimle ilgili olarak zaten mevcut rakamlar bugün Avrupa Birliğinin, OECD'nin 2 katıysa ve bu, bütün illerimiz için böyleyse herhangi bir erişim sorunundan zaten rakamsal olarak, matematik olarak bahsedilemez yani bunu belirtmek isterim.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Bu soru bana yöneltilmiş olsaydı -siz kendi sorularınızın sahibisiniz- ben sağlık uzmanı olmadığım hâlde şöyle yanıt verirdim Türkiye'de yaşayan bir insan olarak: "Yaklaşık 3,7 milyon ya da 4 milyon Suriyeli sığınmacı geldi -şimdi ülkelerine dönüyorlar- Türkiye'de yaşamadıkları hâlde, sığınmacı oldukları hâlde, başka bir ülkeden geldikleri hâlde, milyonlarca insanımıza sağlık hizmeti verildi ve bir sıkıntı olmadı.

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Arapça alıyorlar çünkü.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Ama sıkıntı olmadı yani sıkıntı olmadı.

BURCUGÜL ÇUBUK (İzmir) - Sıkıntı oldu.

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Yapmayın ya! Malzeme yapmayın!

ADALET KAYA (Diyarbakır) - Evet, Arapçada sıkıntı olmuyor ama Kürtçede sıkıntı oluyor mesela.