Komisyon Adı | : | (10/696, 1831, 1832, 1833, 1834, 1835) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
Konu | : | Kamu Hastaneleri Genel Müdürü Emrah Ceviz tarafından yapılan sunuma ilişkin görüşme |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 12 .12.2024 |
ADALET KAYA (Diyarbakır) - Sayın Başkan, değerli milletvekilleri, değerli bürokratlar; sunumun çok azına yetişebildim, bunun için üzgün olduğumu belirtmek isterim öncelikle. Çok önemli bir konu bu da çünkü...
Şimdi benim sorularım var, sunumun izlediğim kısmını da esas alarak soracağım. 6284 kapsamında Bakanlığınız üstüne düşen görevleri tam olarak yerine getiriyor mu, özellikle de şiddete maruz kalan veya maruz kalma tehdidi alan kadınlarla ilgili olarak? Bunlardan en önemlisi, tabii, korunan kişilerin bulunduğu yerlerde alkol, uyuşturucu veya uyarıcı madde kullanılmamasına dair mesela, hâkim tarafından şiddet uygulayana verilecek birtakım tedbir kararları var. Bağımlılığının olmaması hâlinde hastaneye yatmak dâhil muayene ve tedavisinin sağlanmasına yönelik karar verebilir ve bununla ilgili olarak, tabii, bu çalışmanın ŞÖNİM ve diğer kurumlarla iş birliği ve koordinasyon içerisinde yürütülmesi gerekiyor. Ben bununla ilgili 2024'te şiddet faili kaç erkeğin bağımlılık tedavisinin yapıldığını bilmek istiyorum. Bağımlılık tedavisi gören kişilerin sonuçları ŞÖNİM'lerle düzenli paylaşılıyor mu? 2024'te hakkında tedbir kararı verilen ve tedaviyi reddeden kaç kişi hakkında tutanak tutuldu, cumhuriyet başsavcılığına ve ŞÖNİM'e bildirildi? Yine, 2024'te kaç şiddet faili erkek için şiddet eğilimine yol açan davranışlarını önlemek amacıyla sağlık kuruluşuna muayene veya tedavisi için başvurması ve tedavisinin sağlanmasına yönelik karar verildi? Bunların kaçı tedavi edildi, kaçı tedaviyi reddetti, tedaviyi reddedenler hakkında tutanak tutuldu mu?
Bir de özellikle şiddet tehdidi altında olan kadınlar açısından bilgilerin gizli tutulması sağlanıyor mu yani bu karar varsa? Bu konuda Bakanlığa ulaşan ihmaller var mı? Gizlilik ihlali yapan personellerle ilgili yaptırımlar uygulanıyor mu?
2025 bütçesinde hakkında önleyici tedbir kararı bulunan kadınların tedavi, rehabilitasyon masrafları için ne kadar bütçe ayrıldı? Ayrılan bütçenin yeterli olduğunu düşünüyor musunuz?
Sağlık personeline toplumsal cinsiyet eşitliği eğitimi veriliyor mu? Cinsel şiddete uğrayan, kürtaj olmaya giden kadınlara yönelik yargılayıcı, travma tetikleyici davranışta bulunan hekimlere ve sağlık çalışanlarına yönelik hangi tedbirleri alacaksınız? Ve ana dilde sağlık hizmeti verilmediği için kadınlar sağlığa erişemiyor, kanser taraması yaptıramıyor, kendi başına doktora gidemiyor, yanında ailesinden bir çevirmen olması gerekiyor ve bu da genellikle erkek akrabası olduğu için sorunlarını onun yanında rahat anlatamıyor. Hasta-doktor mahremiyeti ihlal ediliyor, bu mağduriyeti gidermek için ne yapacaksınız? Aynı zamanda, ana dilde sağlık hizmeti almanın yaşamsal önemde olduğunu Fatma Altınmakas örneğinden biliyoruz. Kaynının tecavüzüne uğrayan ve sığındığı karakolda derdini anlatamadığı için yine aile meclisi tarafından alınmış bir kararla katledilmiş bir kadın Fatma Altınmakas. O gün o karakolda onu anlayabilen bir görevli olmuş olsaydı ölmeyecekti. Bu nedenle, özellikle sağlık hizmetinin ana dilinde yapılmasıyla ilgili bir çalışmanız var mı, buna dair bir planlama var mı, bunu öğrenmek istiyorum.
Bir diğeri, uzman doktor eksiği, evet, söylendi, Beytüşşebap'ta kadın doğum uzmanı olmadığı için böyle bir dönemde yaşamını kan kaybından kaybeden Dilan Durmuş var. Özellikle de Kürt bölgelerinde ne yazık ki hâlâ çok ciddi anlamda uzman doktor eksikliği var ve böyle bir sebeple kadınlar yaşamını kaybediyor ne yazık ki.
Onun dışında, aile hekimliğiyle ilgili olarak ben şunu sormak istiyorum: Şiddet yaşayan kadınları desteklemek için yapısal sevk yönlendirme algoritmasını bilmesi kadar destek mekanizmalarının işliyor olması, kurumlar arası iş birliğinin olması ve aile hekimlerinin desteklenmesi sağlanmalıdır. Bu konuyla ilgili bir projeniz var mı, bir çalışmanız var mı, bunu bilmek istiyorum.
Son olarak, bir diğer mesele de kadın tıbbi destek merkezlerinden bahsettiniz, sanırım 41'di. Şimdi, bunlarla ilgili zaten geçen sene Birleşmiş Milletlerin vermiş olduğu öneriler raporu var, yine, aynı raporu da esas alarak cinsel şiddet olgularıyla çalışmada bu destek merkezlerinin ne yazık ki özerk bir yapısı yok, özerk bir yapısının olmaması zaten çok ciddi bir sorun çünkü özellikle cinsel şiddete uğrayan kadınlar açısından, maruz kalan kadınlar açısından bu oldukça sıkıntılı bir durum. Bunlarla ilgili bir çalışmanız var mı? İçişleri Bakanlığı ve diğer bakanlıklarla birlikte cinsel şiddet sevk merkezi, kriz merkezi, kadın tıbbi destek merkezi gibi yapıların özerkleştirilmesine dair bir çalışmanız olacak mı? Aynı zamanda kadın tıbbi destek merkezlerinin varlığının kadınlarla çalışma yürüten kamu kurumları, yerel yönetimler, kadın örgütleri ve sivil toplum kuruluşları tarafından ne yazık ki bilinmediği saptanmış. Yani bu birimleri kadınların bilmediğini tespit etmiş yine bu rapor. Bu da çok önemli bir şey yani kadınlar pek çok destek mekanizmasını bilmedikleri gibi bunu da bilmiyorlar.
Bir de koordinasyon meselesi, bunu bütün bakanlıklarda ifade ettik, burada da ifade etmemiz gerekiyor. Ne yazık ki ortak çalışma yürütmesi gereken bakanlıklar arasında bir koordinasyon eksikliği var. İş birliği etkin bir şekilde sağlanmadığı için de kadınlar mekanizmalardan etkin bir şekilde yararlanamıyorlar. Bu konuda da sizin ayrıca bir çalışmanız olacak mı diye sorayım.
Teşekkür ederim.
BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Evet, Sayın Kaya'nın çok yüklü sorusu oldu, ben de vereceğiniz yanıtlardan bir tanesini özellikle merak ediyorum. Ana dilde sağlık hizmeti alamamak gibi bir sıkıntı var mı? O sorunun cevabı da önemli, galiba herkes merak ediyor onu.
Tabii, cevap hakkı...
ADALET KAYA (Diyarbakır) - Sadece sağlık hizmeti değil Sayın Başkan, kamu hizmeti yani genel olarak, mesela, karakolda da alamıyor...