KOMİSYON KONUŞMASI

ÇİĞDEM ERDOĞAN (Sakarya) - Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Ben de RTÜK Başkanımıza, RTÜK üyemize ve Başkan Yardımcımıza ve tüm heyetine hoş geldiniz demek istiyorum.

Bizim Komisyonda da çok teferruatlı bir sunum yapmışlardı, bugün araştırma komisyonunda da bir kez daha dinlemiş olmanın memnuniyetini duyduğumu ifade etmek istiyorum. Bizim Komisyonda sunum yaptıklarında henüz televizyonları ziyaret etmemişlerdi dolayısıyla bunun önemli bir gelişme olduğu kanaatindeyim. RTÜK, "Medyada Kadına Yönelik Şiddetle Mücadeleye İlişkin Etik İlkeler"i yayınladı; bunun akabinde, bu etik ilkeleri kamuoyuyla paylaştıktan sonra, yer yer bazı illerde yerel medyayla buluştu yerel medya dilini de düzeltmek üzere; son olarak da -ben de yakinen takip ediyorum- televizyonları da bizzat ziyaret ederek özellikle televizyonlara da bu stratejiyi anlatıyor. Bu anlamda gayretlerinden dolayı çok teşekkür ediyorum.

RTÜK'te, Üst Kurulda 1 kadın üye var. Kadın üye sayısının artması dileğiyle, bunun da altını çizmek istiyorum. Özellikle bu çalışmanın da kadın üyemiz tarafından, Kıymetli Deniz Hanımefendi tarafından sunulmasının da çok anlamlı olduğu kanaatindeyim.

ZUHAL KARAKOÇ DORA (Kahramanmaraş) - Onun da MHP kontenjanından olduğunu burada ifade etmek isterim.

ÇİĞDEM ERDOĞAN (Sakarya) - Sizin gururunuzu paylaştığımı ifade etmek istiyorum.

Tabii, biz, özellikle kadın konusunda, çalışan arkadaşlar olarak, milletvekilleri olarak geçen dönemden itibaren -benim ikinci dönemim, aramızda birlikte çalıştığımız arkadaşlarımız var ama- aslında her zaman şunu tartıştık: Bu kadın konularını, şiddet konularını neden hep kadınlar konuşuyor? Neden hep KEFEK'te ve araştırma komisyonlarında kadın üye sayısı fazla? Bu aslında, böyle çok sık dillendirdiğimiz bir eleştiridir. Dolayısıyla, ben başkanın cinsiyetine takılmamamız gerektiği kanaatindeyim. Özellikle, biz kadın milletvekillerinin hani hep o eleştirdiğimiz "Cinsiyetçi söylemde bulunmayalım." ifadesinin, başkanda da cinsiyetçi ifadede bulunmamızın çok yanlış olduğu kanaatindeyim. Özellikle, bu Komisyon kurulurken Başkanının bir erkek olması noktasında da benim de çok ciddi bir isteğim vardı. Tabii, ben Komisyon üyesi değilim fakat hep biz tartışıyoruz, biz konuşuyoruz, biz çalışıyoruz; erkek vekillerimiz de elini taşın altına koysun ve bu konuya daha çok müdahil olsun.

BAŞKAN MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU - Başka bir neden daha var galiba. Böyle ateşli bir konuda "Kimi ateşe atalım, kadınları konuşalım, erkek Başkanı ateşe atalım." diye de bir düşünce var mıydı?

ÇİĞDEM ERDOĞAN (Sakarya) - Kıymetli Başkanım, tabii ki öyle bir düşünce olmadığı kanaatindeyim fakat böyle bir araştırma komisyonunun başkanının bir erkek olmasının bizim için bir avantaj olduğunu düşünüyorum açıkçası. Erkeklerin bu konuyu daha iyi anlama, elini taşın altına koyma noktasında da daha fazla görev almalarının çok önemli olduğu kanaatindeyim. Hulki Başkanımızın da bu konuda muazzam demokratik yönetiminden de büyük bir memnuniyet duyduğumu ifade etmek istiyorum.

Tabii, biz geçen dönem bir araştırma komisyonu kurduk ve çok teferruatlı bir çalışma yaptık, bu dönem yenisi kuruldu ve bu çalışmayı sizler yapıyorsunuz. Özellikle, ben geçen dönem araştırma komisyonunda yapımcıları ve yayıncıları Komisyona davet edene kadar ya da onlarla bir araya gelene kadar konuyu tam algılayamadığımı anlamış oldum. Dolayısıyla, size naçizane tavsiyem, yapımcıları ve yayıncıları mutlaka davet edin ya da bir şekilde buluşun çünkü aslında RTÜK işin son noktası. Neden son noktası? Herhangi bir içerik üretilmeden RTÜK'ün görme şansı yok, RTÜK o içeriği görürse bir sansür uygulaması yapmış olur. Dolayısıyla, RTÜK'ün böyle bir görevi de yok, böyle bir yetkisi de yok; bütün içerikler üretildikten ve kamuoyuyla paylaşıldıktan sonra RTÜK ancak bunu görür ve kendi kriterlerinin ve kanunların verdiği çizgiler doğrultusunda değerlendirmesini yapar ve cezasını keser. Dolayısıyla, buradan özellikle yapımcılarla ve yayıncılarla bir araya gelmenin çok önemli olduğu kanaatindeyim. Biz onlarla geldiğimizde şöyle ifadelerde bulundular, kuvvetle muhtemel sizlerle de benzer bir bakış açısı sergileyecekler: "Alan, kitle çok yaygın dolayısıyla biz bu sebeple üretiyoruz." Tabii, şöyle de bir öz eleştiri yapmak istiyorum, özellikle gündüz kuşağıyla alakalı: Özellikle biz kadın vekiller, kadın seçmenlerle çok buluşuyoruz, vatandaşla çok buluşuyoruz. Ben buluştuğum her yerde mutlaka bu gündüz kuşağıyla alakalı yorum yapıyorum; izlenmemesi gerektiği, içeriğinin ne kadar zararlı olduğu konusunda. Gittiğim her yerde, konuştuğumda "İzliyor musunuz?" dediğimde herkes "Hayır." diyor.

ASUMAN ERDOĞAN (Ankara) - Her gittiğimiz evde açık.

ÇİĞDEM ERDOĞAN (Sakarya) - Dolayısıyla, ben bu içerikleri izleyen hiç kimseye henüz denk gelmedim fakat esnafa her gittiğimizde -sadece kadın da değil bu arada, esnaf ziyaretleri yaptığımızda- erkeklerin de çok ciddi alıcı olduğunu, bu gündüz kuşağı, alıcısı olduğunu... Hatta hiç unutmuyorum, bir ayakkabıcı ağabey vardı, ağabeyi dürttük artık selam verebilmek için; o kadar kilitlenmiş ki oradaki olaya. Dolayısıyla, bunun alıcılarının sadece kadınlar olmadığının da altını çizmek istiyorum. Bu anlamda, her birimizin hem kendi çevremizde hem de siyaset alanımızda bunu çok sık dillendirmemiz gerektiğine de inanıyorum.

Değerli Başkanım, çok teşekkür ediyorum.

Sizin Başkan seçilmiş olmanızın da memnuniyetini yaşadığımı ifade etmek istiyorum.