| Komisyon Adı | : | SAĞLIK, AİLE, ÇALIŞMA VE SOSYAL İŞLER KOMİSYONU |
| Konu | : | İş Kanunu ile Türkiye İş Kurumu Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı (1/597) (Alt Komisyon metni) |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 23 .02.2016 |
AHMET SELİM YURDAKUL (Antalya) - Sayın Başkan, Sayın Bakan ve değerli milletvekilleri, değerli Komisyon üyeleri; ülkemiz hakikaten bir yangın yerine dönmüş vaziyette.
Ben, ilk başta, geçenlerde kalleşçe bir terör saldırısı sonucunda şehit olanlara ve Güneydoğu ve Doğu Anadolu'da, tüm ülkemizde şehit olan tüm vatan evlatlarımıza Allah'tan rahmet diliyorum. Türk milletinin başı sağ olsun.
Şimdi, geçen gün -yanlışsa Bakan düzeltebilir- Sayın Çalışma Bakanı, 1,5 milyona yakın taşeron olduğunu ifade etti; benim bilgilerime göre bu sayı 750 bin ile 1 milyon arasında değişiyor. Bu taşeronlar içerisinde 2015 yılı rakamlarına bakarsak, Sağlık Bakanlığı içerisinde 140 bin taşeron mevcut.
Şimdi, geçenlerde Plan ve Bütçe Komisyonunda Sağlık Bakanlığı bütçesi görüşülürken, Sağlık Bakanı 2016 yılı için şu kadro planlamasını elime tutuşturdu ve oradaki kadro planlamasında 9 bin kadro, 4.600 geçen yıldan kalan kadrolu sayı, 2.600 sözleşmeli ve 10 bin taşeron olmak üzere toplam 26.200 kişinin alınacağını söyledi Sağlık Bakanlığına.
Şimdi, hatırlıyorum, sayın AKP, hem 7 Haziranda hem de özellikle 1 Kasım seçimlerinde taşeronlaşmayı kaldıracağını, hatta bu taşeronlarımıza kadro vereceğini ilan ettiler.
Şimdi, ben o zaman sormak istiyorum Sayın Sağlık Bakanı ve Sayın Çalışma Bakanına veyahut da AKP Hükûmetine: Madem taşeronları kaldıracaksınız, onlara kadro vereceksiniz, o zaman niçin Sağlık Bakanlığına 10 bin taşeron işçi alıyorsunuz? Bunu nasıl açıklıyorsunuz? O zaman, siz doğruları söylemiyorsunuz, dolayısıyla vatandaşlarımızı kandırıyorsunuz. O zaman, bunu çıkın, izah edin lütfen.
Sağlık Bakanlığında çalışan taşeron işçilere kadro vereceğinizi ilan ettiniz, ancak buna rağmen, hâlâ 2016 yılı kadrosunda 10 bin taşeron işçi alacağınızı söylüyorsunuz. O zaman insanları mı kandırıyorsunuz, yoksa biz mi yanlış anlıyoruz? Buna, lütfen, hem Sağlık Bakanlığı hem de Çalışma Bakanlığından cevap istiyorum.
Şimdi, bunun yerine isterseniz şöyle yapalım: Bakın, aynı atanamayan öğretmenlerde olduğu gibi, kendi alanında eğitim almış, donanımlı, tam 300 bin yardımcı sağlık personeli var. Bu gençler okumak için ne zorluklara katlanmışlar, onların anneleri babaları neler çekmişler biliyor musunuz? Belki siz bilmiyorsunuzdur Bakanım ama eğitimin güçlüğü, o okulları okumak, kazanmak o kadar zordur ki, onun masraflarını hiç söylemiyorum. Şimdi, o gençlerimiz atanamadığı için inanın psikolojik bozukluklar içerisine girmişler, hatta bazıları kötü yollara gitmişlerdir.
Ben, buradan, hem Sağlık Bakanlığına hem de size sesleniyorum: Aynı, atanamayan öğretmenlerde olduğu gibi, bu atanamayan 300 bin yardımcı sağlık personeline de bir müjde verin, en azından onlara da bir başlangıç yapın. En azından bir umut doğar, bu gençlerimizin psikolojileri düzelir, aileleri rahatlar, bunlar kötü yollara gitmezler. Gelin, buradan bir başlangıç yapın.
Biz, Milliyetçi Hareket Partisi olarak, Sağlık Komisyonuna, bu Komisyona da bu gençler için kadro teklifi de verdik, tabii, gündeme gelmeyeceğini tahmin ediyorum ama ben buradan gündeme getiriyorum.
Şimdi, bütün bunları değerlendirdiğimiz zaman, bakıyorum ki özel istihdam bürolarına geçici iş ilişkisi kurma yetkisi verdiğimiz zaman esnek fakat güvencesiz bir çalışma ortamı yaratmış oluyoruz. Ben bu konunun uzmanı değilim, bir tıp doktoruyum ama bu yasanın işçilerin lehine olduğunu kesinlikle düşünmüyorum. Hele de şu anda AKP Hükûmetinin uygulamış olduğu politikalar çerçevesinde değerlendirdiğimiz zaman, bu işçilerin aleyhine olduğunu düşünüyorum.
Beni dikkatle dinlediğiniz için de teşekkür ederim.