KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN CENGİZ AYDOĞDU - 26 Kasım 2024 tarihindeki 1'inci Toplantıda bir program üzerinde mutabık kaldık, esnek bir program uygulamayı öngördük; komisyonumuzda görevlendirilecek uzmanlar, kimleri dinleyeceğiz, hangi çerçeveleri çizeceğiz, kamu kurumlarından kimleri çağıracağız konusunda bir öngörüşme yaptık. Tabii, bu, Komisyonumuzun çalışmaları sürecinde oldukça esnek olacak; süreç içerisinde yeni kararlar, yeni dinleme talepleri, belki ziyaretler vesaire gündeme gelebilecek. O gün aldığımız karar çerçevesinde -aşağı yukarı bütün arkadaşlarımızla mutabık kaldık- "Öncelikle üniversitelerimizden, bilim çevrelerinden ve bu işin gönüllü, ilgilisi STK'lerden bir genel çerçeveyi alalım, daha sonra sorunları devlet dışı aktörlerin tespitiyle bir görelim, ondan sonra kamu kurumlarını dinleyelim." diye bir karar aldık. Şu anda onu yapacağız. Bugün üniversiteden 2 öğretim üyesi... Bu arkadaşlarımız daha sonra bizimle de beraber olacaklar, Komisyonumuzun rapor yazma sürecinde de bizimle olacaklar. Onu da Komisyon üyesi arkadaşlarımıza bir bilgi olarak arz edeyim.

Üzerinde durduğumuz konu, insanlığın yani doğan herkesin; yaşayan, nefes alan, tarihin başından beri ve ilelebet tecrübe ettiği, denediği, deneyimlediği bir konu: Çocuk, çocukluk. Hepimiz çocuk olduk ve her doğan da çocukluğu deneyimler. Bir çocuğun iyi yetişmesi için öncelikle bir aile lazım, anne baba; sonra o aile çevresi, sonra yakın çevresi, sosyal çevresi, sokağı vesairesi; daha sonra eğitimi başlayacaktır, o eğitim kurumları... Bu süreç böyle devam eder. Çocukluktan çıkana kadar ne gerekiyorsa... Âdeta bir ekolojik sistem; toplumsal bir çerçeve gerekiyor, bir atmosfer gerekiyor. İnanın, iyi yetiştirilmesi için gereken bunların hepsi bir çocuğun istismarının önlenmesi için de gerekir. İstismar bir suçtur ancak bu suçun işlenişi, o çocuğun iyi yetişmesi için içinde bulunduğu atmosferin tamamının sorumluluğundadır. Dolayısıyla çocuk istismarı dediğimizde, ilgili ilgisiz, toplumsal sistem içerisindeki, içtimai nizam içerisindeki herkes bundan sorumludur, hepimizin payına düşen bir sorumluluk vardır.

Tabii, bugün Türkiye Büyük Millet Meclisimizin bu konuya bir bakış, bir atfınazar edecek olması ve bu konuda önce bir tespit, sonra... Tabii ki bütün sorunları çözmeyeceğiz ama uygulanabilir, hayata geçirilebilir birkaç hususu yüce Meclisin bilgisine arz edebilirsek bu Komisyonun başarısı olacak.

Ben, bu -2'nci Toplantımız ama- birinci çalışma toplantımızda bütün arkadaşlarıma hayırlı, sağlıklı, iletişim içerisinde, uzlaşmacı bir çalışma süreci diliyorum. Hepsine şimdiden teşekkür ediyorum anlayışları için.

Bugün hocalarımızı dinleyeceğiz.

Efendim, siz, kendi tayin ettiğiniz sıraya göre kendinizi takdim ederek, tanıtarak başlayabilirsiniz. Bizim öngörümüz şöyle olacak: Bugün 2 kişiyi dinleyeceğiz. Mümkünse yirmi dakikayı aşmazsak, sizi zorlamazsak... Sunumlar... Daha sonra arkadaşlarımızın sualleri olur. Ona göre sunumumuz kısa ve öz olursa tartışma daha verimli olur diye düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.