Komisyon Adı | : | BAYINDIRLIK, İMAR, ULAŞTIRMA VE TURİZM KOMİSYONU |
Konu | : | Amasya Milletvekili Hasan Çilez, İstanbul Milletvekili Mustafa Demir ve 88 Milletvekilinin Köy Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2691) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 3 |
Tarih | : | 21 .11.2024 |
HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Çok teşekkür ediyorum.
Sayın Başkanım, çok Kıymetli Komisyonumuzun değerli üyeleri, milletvekillerimiz, değerli bürokratlarımız; hepinizi saygı ve hürmetlerimle selamlıyorum. Yapacağımız çalışmanın inşallah hayırlı, bereketli olmasını Rabb'imden diliyorum.
Kanun teklifimizi Köy Kanunu ve Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi olarak verdik.
Kanun teklifimizin 1'inci maddesinde köyde ikamet eden ve köy nüfusuna kayıtlı olup evi bulunmayan ihtiyaç sahiplerine satılan taşınmazlar (2/2691) esas numaralı Kanun Teklifi tutanağa eklidir. (2/2691) esas numaralı Kanun Teklifi tutanağa eklidir. üzerinde bina yapmayanlara ya da taksitlerini ödemeyen hak sahipleri ile 31/12/2024 tarihinden önce süreleri dolacak olan hak sahiplerine 31/12/2028 tarihine kadar ek süre verilmesi amaçlanmaktadır. Bu sahadan birçok vekilimize de herhâlde bu konuyla alakalı talepler gelmiştir. Burada daha önce çıkarılan bir kanun, verilen bir hak ve bu hakkın kullanılmasıyla alakalı, bedellerini ödeyemeyenler var, bunların uzatılmasıyla alakalı talep vardı, bunu Komisyonumuzun takdirine sunduk.
2'nci maddemiz de Gecekondu Kanunu'yla ilgili. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine Gecekondu Kanunu'nun 18'inci maddesinde yapılan düzenlemeyle yıkım kararının hangi makamlar tarafından alınacağı, hangi sürede ve nasıl ilgililere tebliğ edileceği, yıkım işleminin tebliğden ne kadar süre sonra ve nasıl tesis edileceği düzenlenerek idari işleme karşı yargı yoluna başvuru imkânı sağlanmaktadır. Daha önce bu kanun geçtiğinde Anayasa Mahkemesinin "Kişilere yargı yolu göstermeden, süre vermeden yıkılması hak arama ve mahkemelere erişim hakkını engeller." gerekçesiyle bir iptal kararı vardı, bunu düzenliyoruz burada.
3'üncü maddemizde, değerli arkadaşlar, 3065 sayılı Katma Değer Vergisi Kanunu'nun 6306 sayılı Kanun kapsamında yapılan arsa ve arazi teslim işlemlerinin katma değer vergisinden istisna kapsamına alınmasına ilişkin düzenleme yapıyoruz. Bu düzenlemede de Kentsel Dönüşüm Başkanlığının yapacağı tüm taşınmaz satışlarında KDV'den muaf olmasını amaçlıyoruz.
Madde 4'te, değerli arkadaşlar, 3194 sayılı İmar Kanunu'nun 5'inci maddesine "imar hakkı aktarımı" tanımını ekliyoruz, "imar hakkı" tanımını getiriyoruz. Şu imar hakkı aktarımıyla ilgili şöyle bir açıklama getireyim: Düzenleme ortaklık payının yüzde 45'e çıkarılmasıyla "kamu ortaklık payı" kavramı kaldırılmış ancak daha önce KOP alanı olarak ayrılan ancak imar programları, kamulaştırma ve benzeri düzenlemelerle kamu eline geçişi sağlanamayan alanlarda mülkiyetin hukuki anlamda kısıtlılığı yıllar süren davalara sebebiyet vermekteydi. Yapılan bu düzenlemeler sonucunda, umumi ve kamu hizmet alanlarının kamuya mali külfet getirmeden bedelsiz karşılanarak kamu mülkiyetine geçirilmesini, vatandaşların mülkiyetlerindeki kısıtlılığın kaldırılmasını, kamulaştırmasız el atma davalarının önüne geçilmesini sağlamak amacıyla idareler tarafından plan hükümlerine istinaden yapılan imar hakkı aktarımı uygulamalarına yasal bir zemin oluşturmayı amaçlıyoruz.
5'inci maddemizde, değerli arkadaşlar, özel hukuk kişilerinin mülkiyetinde olup uygulama imar planında düzenleme ortaklık payına konu olan kullanımlarda yer alan taşınmazların imar hakkı aktarımı yapılarak kamu mülkiyetine geçirilmesine dair düzenlemeleri burada yapıyoruz.
6'ncı maddemizde, düzenleme ortaklık payı oranının yüzde 45'i aştığı durumlarda yapılacak zorunlu kamulaştırma usulünün açıklanmasını ve parselasyon planlarının farklı uygulamalarının önüne geçmeyi amaçlıyoruz burada.
Madde 7'de, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine değer artış payı oranıyla ilgili düzenleme yapılmakta; ayrıca, bu payın dağıtımı, indirimler ve değer artış payından muaf olacak hususlar hüküm altına alınmaktadır.
8'inci maddemizde, değerli arkadaşlarım, yine Anayasa Mahkemesinin iptal ettiği bir kanun, baz istasyonlarıyla alakalı. Anayasa Mahkemesince 3194 sayılı İmar Kanunu'nun ek 9'uncu maddesinin dördüncü fıkrasının iptali üzerine, kule ve direkler ile bunlara ait zorunlu altyapı unsurları için ruhsat ve izin süreçleri düzenlenerek insan sağlığı, kent ve yapı estetiği yönünden yeterli güvenceyle idarenin gözetim ve denetim görevini yerine getirmesi sağlanmaktadır. Burada, değerli arkadaşlar, baz istasyonlarında yüksekliği 10 metreden az olan alanlarda Bilgi Teknoloji Kurumundan yer seçim belgesi alınmasına, yapının statik ve elektrik projelerinin uygun olup olmadığına bakılmadan bunların devamı sağlanıyor.
Madde 10 burayla alakalı, önce 10'uncu madde isterseniz size söyleyeyim bu maddeyle alakalı. Yine Anayasa Mahkemesince 3194 sayılı İmar Kanunu'nun geçici 24'üncü maddesinin bir kısmının iptali üzerine kanunun ek 9'uncu maddesinin yürürlük tarihinden önce kurulmuş olan kule ve direkler ile zorunlu altyapı unsurlarının imar durumları yeniden düzenlendi. Burada da 2004 ve 2009 arası baz istasyonları istenilen yere kurulabiliyor idi. Şimdi üç yıl süre veriyoruz, bu sürede 10 metre altı ve üstü istenen şartları sağlarsa devam edebiliyor. İstenen şartlarımız da nelerdi? BTK'den yer seçim belgesi alacak, yapının statik ve elektrik projelerine uygunluklarına bakılarak eğer bu belgeleri üç yıl içerisinde tamamlarsa o istasyonun orada kalması sağlanacak.
Madde 9'da, değerli arkadaşlar, Çevre ve Şehircilik Bakanlığımızın görev ve yetkileri Anayasa Mahkemesince iptal edildi çünkü Cumhurbaşkanlığı kararıyla düzenlenmişti; bunun kanuna alınması, kanunla düzenlenmesi gerektiğini söylediği için görev ve yetkilerini burada kanunun içerisine alıyoruz.
11'inci maddemizde, burada rüzgâr enerjisi santralleri ve güneş enerji santrallerinin yapı denetiminden muaf olmasına ilişkin bir düzenleme yapıyoruz. Güneş enerjisi santrali yapıları, can ve mal güvenliğini tehdit etmeyen basit yapılar olup çok geniş inşaat alanına sahip olduğundan bu yapılar, gerekenden çok daha fazla yapı denetim hizmet bedeliyle karşı karşıya kalmaktadır. Bu nedenle, yatırımcıların teşvik edilmesi amacıyla güneş enerjisi santralleri kanun kapsamı dışında bırakılıyor. Rüzgâr enerjisi santralleri bakımından ise enerji sektörüne ilişkin yatırımların ülke ekonomisi için stratejik önem arz etmesi nedeniyle bu imalatlara ilişkin inşaat sürecinin hızlandırılması ve söz konusu yapıların bu alanda uzmanlaşmış kişiler eliyle denetlenmesine imkân sağlanması için rüzgâr enerjisi santrallerinin denetimi kanun kapsamı dışına çıkarılmaktadır.
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Oradan güneş enerjisi de çıkarılıyor, değil mi?
HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Tabii, GES ve RES'ler ağabey. Orada birazcık daha uzmanlık isteyen işler olduğu için bunlarınki Bakanlık kendi bünyesinde oluşturacağı birimle buraların denetimini yapacak çünkü yapıları normal, bizim yaptığımız yapılar gibi değil.
12'nci maddede, değerli arkadaşlar, yapı denetimi hizmet sözleşmelerinin kurulmaları ve yapı denetim firmalarının görevlendirilmelerine ilişkin bir düzenleme yapıyoruz. Bu yaptığımız düzenlemede uzak mesafeli ve küçük ölçekli projelerin denetim görevini yürütmesi için elektronik dağıtımla belirlenen yapı denetim kuruluşları, bu işlerde elde edilen gelirin iş kapsamında yapılan harcamaları karşılamayacak ölçüde düşük olduğu gerekçesiyle bu işlerin denetimini üstlenmekten imtina etmekte, hatta mevzuatta öngörülen idari yaptırımları göze alarak yapı sahibiyle sözleşme imzalamaktan kaçınmaktadırlar. Bu durumda sadece elektronik dağıtımla belirlenebilen yapı denetim kuruluşunun bu yaklaşımı nedeniyle yapı sahibi inşaatına başlayamamaktadır. Bu kapsamda yapılan araştırmalarda elektronik dağıtımın devreye alındığı günden bugüne kadar dağıtımı yapılan 500 metrekareye kadar olan işlerin reddedilme oranı beklentilerimizin bayağı üzerinde olmuştur. Burada şunu yapıyoruz arkadaşlar: 200 metrekareye kadar olan yerlerde yapı denetimi yok. 201 ve 500 arası olan yerler, normalde tahminî yapı maliyetinin, yaklaşık maliyetinin yüzde 1,5'u idi. Biz 201 ile 500 arasının yapı denetim bedelinin yüzde 3,5'una kadar üst tavanını yükseltiyoruz. 501 ile 1.000 metrekareyi 1,5'tan 1,75'e yükseltiyoruz. 1.001 ile 50.000 arası yine yüzde 1,5 olarak kalıyor. 50.001 metrekare ve üzeri çok büyük yapılarda da yüzde 1,25 olarak bunu düzenliyoruz. Güçlendirme yapılan yerlerde de yapının tüm bedelinin, yapı denetiminde ödenecek bedelin yüzde 25'ten az olmaması hükmünü getiriyoruz arkadaşlar.
Madde 13'te, yapı denetim firmalarına uygulanacak müeyyidelere ilişkin düzenleme yapıyoruz.
Madde 14'te, değerli arkadaşlar, yapı denetim kuruluşlarının kapanmasına neden olanlar hakkında hapis cezası verileceğine yönelik burada düzenleme yapıyoruz. Bunları maddelerde sizlerle ayrı ayrı görüşeceğiz.
Madde 15'te, bir ilde faaliyet gösterecek yapı denetim kuruluşu sayısıyla büyükşehirlerin birden fazla bölgeye ayrılabileceğine ilişkin düzenleme yapılmaktadır. Özellikle büyükşehirlerde yapı denetim kuruluşları tarafından mesafe ve benzeri sebeplerle denetim görevinin üstlenilmesinden imtina edildiği yönündeki tespitler ve Bakanlığa iletilen bu talepler sebebiyle, Bakanlıkça gerek görülmesi hâlinde büyükşehirlerin birden fazla bölgeye ayrılabileceği, kuruluşların faaliyetinin bu bölgede sınırlanabileceği ve öngörülen kotanın bu bölgeler için ayrı ayrı hesaplanacağı hususlarında düzenleme yapıyoruz.
Madde 16, Kentsel Dönüşüm Başkanlığının görev ve yetkilerinde düzenleme yapıyoruz burada. Yine bu da Anayasa Mahkememizin iptal ettiği bir CBK olduğu için kanuna alıyoruz bunu da tekrar.
Madde 17'de, değerli arkadaşlar, Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine coğrafi verilerin toplanması, üretimi, paylaşımı ile bu kapsama ilişkin mali ve cezai hükümleri kanunla düzenliyoruz.
Madde 18'de de getirilen yeni hükümle ilgili olarak geçiş hükmü düzenlenmesini yapıyoruz.
Madde 19'da da değerli arkadaşlar, Türkiye Çevre Ajansının mevcut şirket kurma yetkisi yanında ortaklık kurabileceğine ilişkin bir düzenleme yapıyoruz. Çevre Ajansımız, Türkiye Çevre Ajansının faaliyetlerinde verimliliğin artırılarak kamu hizmetlerinin düzenli, süratli, etkin, verimli ve ekonomik yürütülmesi amacıyla Ajansın faaliyetlerini şirketler kurarak gerçekleştirilebilmesinin yanında şirketlere ortak olarak da gerçekleştirebilmesi ve ortaklığa da Cumhurbaşkanlığınca karar verilmesini burada amaçlıyoruz.
Madde 20'de, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda Ajansın organ ve birimlerine ilişkin düzenleme yapıyoruz.
Madde 21'de, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda yine, Ajans personelinin istihdam ve statüsüne ilişkin düzenleme yapıyoruz. Burada, değerli arkadaşlar, Ajansta çalışacak kardeşlerimizin işçi statüsünde olması sebebiyle "Sendikal ve toplu iş sözleşmesi hakları saklıdır." ibaresi getiriyoruz. Önceki düzenlemede bu olmadığı için Anayasa Mahkemesince bir iptal söz konusu olmuş ve burada Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda bir düzenlemeyi hayata geçireceğiz inşallah.
Madde 21'de, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda Ajans personelinin istihdamı ve statüsüne yönelik düzenleme yapıyoruz.
Madde 22'de, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda Ajans personelinin mali haklarına ilişkin düzenlemeleri yapıyoruz.
Madde 23 ve 24'te, Anayasa Mahkemesi kararı doğrultusunda Ajansın Yönetim Kurulunun görevleri ve çalışma esasları ile Ajans başkanının ve başkan yardımcılarının görevlerine ilişkin düzenlemeleri burada yapıyoruz.
Değerli arkadaşlar, diğer maddelerimiz de yürürlük maddeleri.
Kanunumuz bu şekilde, teklifimizi vermiş bulunuyoruz. İnşallah görüşmelerimiz sonucunda da kanunumuz hayata geçer; vatanımıza, milletimize, ilgili olan tüm kurum ve kuruluşlara hayırlı uğurlu olur inşallah.
Şimdiden kanun teklifimize desteklerinizi bekliyoruz, katkılarınızı bekliyoruz ve destek verecek, katkı verecek tüm arkadaşlarıma şimdiden teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.
BAŞKAN ADİL KARAİSMAİLOĞLU - Teşekkür ederiz.