KOMİSYON KONUŞMASI

BURHANETTİN KOCAMAZ (Mersin) - Teşekkürler.

Sayın Başkan, Değerli Bakan ve saygıdeğer hazırun; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakan, geçen yılki bütçe sunumunuzda "güçlü birey, güçlü kadın, güçlü aile ve güçlü Türkiye" anlayışıyla yurt içinde ve yurt dışında yürütmüş olduğunuz politika ve faaliyetlerle konuşmanıza başlamıştınız. Bu konuşmanızın üzerinden tam bir yıl geçti, ortada ne güçlü bir birey ne güçlü bir kadın ne de güçlü bir aile bıraktınız.

Türkiye, derin yoksulluğun yanı sıra, çocuk ve kadın cinayetleriyle, hatta bebek ölümleriyle bir bilinmeze doğru hızlı bir şekilde sürüklenmektedir. Aile içi kavgalar, boşanmalar, çocuk ve kadın cinayetleri artmış, bebekler hastanelerde daha ana kucağı görmeden para uğruna öldürülmüştür. 2023 yılında evlenerek yuva kuran 565.435 çiftten 171.881'i aynı yıl içinde ne yazık ki boşanmış, yuvalar dağılmıştır; bu oran yüzde 30'dur. Kadın cinayetleri endişe verici boyutlara ulaşmıştır. 2024 yılının ilk on ayında toplam 343 kadın cinayeti ve 207 şüpheli kadın ölümü gerçekleşmiştir. Kadın ölümlerine karşı niçin bu kadar sessiz kalıyorsunuz?2023 yılında çocuklara yönelik cinsel istismar iddiasıyla 40.713 yeni dosya açılmış ve bu dosyalarda 36.275 şüpheli yer almıştır. İzmir'de Bakanlık olarak sizlerin şefkat elinizi uzatmadığınız ve sahip çıkamadığınız 5 masum çocuk bir barakada yanarak can vermiştir. Öne süreceğiniz hiçbir bahane sizleri bu konuda haklı çıkarmaz.

Bakanlığa bağlı çocukevlerinde artan şiddet, istismar ve ölümlü vakalar Türkiye'de çocuk koruma sisteminin ciddi bir krizle karşı karşıya olduğunu gösteriyor. Özellikle, Niğde'de bir engelli rehabilitasyon merkezinde yaşanan trajik ölüm, bu kurumların yapısal sorunlarını ve Bakanlığın ihmallerini gün yüzüne çıkarmıştır. Toplumun temel direği konumunda olan aile kurumu, bu dönemde olduğu kadar hiçbir dönemde bu kadar sarsılmamıştır.

Sayın Bakan, ülkemizde başta çocuklarımız olmak üzere aileler yoksullaşmakta ve diğer taraftan, kadın konukevi ihtiyacı, engelli bireylerin rehabilitasyonu ve yaşlı bakım hizmetlerine olan talep de artmaktadır. Huzurevleri, kadın konukevleri, çocuk evleri ve engelli rehabilitasyon merkezleri gibi kritik hizmet birimlerine bütçeden daha fazla kaynak ayrılmalıdır. Sosyal hizmet merkezleri, kadın konukevleri, yaşlı bakımevleri, engelli bakım merkezleri ve çocuk destek merkezleri ile çocuk evleri inşası, bakım ve onarımı için yalnızca 5 milyar 259 milyon lira bütçe ayrılmıştır. Oysaki Bakanlık 31 Mart yerel seçimleri öncesi 1'i makam, 5'i koruma aracı olmak üzere toplam 23 araç için on beş aylık kira bedeli olarak 29 milyon 425 bin lira ödeyerek fakir fukaranın, garip gurebanın parasıyla itibardan tasarruf yapılamayacağını bizlere göstermiştir. Bunun dışında, yakın zamanda Kadın ve Demokrasi Vakfına (KADEM) sponsor olunmuş, Kadın ve Adalet Zirvesi Liderler Oturumu için düzenlenen iki günlük toplantıya 3 milyon 250 bin lira ödeme yapılmıştır. Üstelik beş yıldızlı bir otelde düzenlenen toplantının ihalesi acil koduyla İhale Kanunu'nun doğal afet maddesine dayanarak yapılmıştır.

Sayın Bakan, Türkiye nüfusu yaşlanıyor. Bakanlık olarak Türkiye genelinde 169 huzurevinde 14.873 kapasiteyle hizmet veriyorsunuz. Bu sayı çok yetersiz değil midir? Kirasını ödeyemeyen, aldığı düşük emekli maaşlarıyla geçinemeyenler, ailesinin yanında kalacak durumu kalmayan yaşlılarımız bugün huzurevlerinde sıra beklemektedir. Ülke nüfuslarımız aynı olmasına rağmen, bizi kıskanan Almanya'da huzurevi kapasitesi 918 bin iken özel huzurevleriyle birlikte bizdeki kapasite yalnızca 31 bindir. Bu sorunu ne zaman ve ne şekilde çözmeyi düşünüyorsunuz?

Bu vesileyle Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımızın 2025 yılı merkezî yönetim bütçesinin hayırlı olmasını diliyor, herkesi saygıyla selamlıyorum.