KOMİSYON KONUŞMASI

ORHAN YEGİN (Ankara) - Teşekkür ederim.

Yani işin gelişine, içeriğine dönük eleştirilerin hepsi tartışılır, baş göz üstüne, katıldığımız, katılmadığımız olur ama bir niyet okuma oldu, Sayın Usta bir niyet okuma yaptı. Hani, "Siz bunları bilerek böyle yapıyorsunuz. Ne de olsa bunların bir yürürlük süresi olur, biz onlar olana kadar adam da alırız, ihaleyi de şöyle yaparız, böyle yaparız, sonra Anayasa Mahkemesinden döner." gibi.

ERHAN USTA (Samsun) - İdare...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Tamam, yani eyvallah.

Bunlara katılmak doğru değil, bu, kötü bir niyet okuma oldu.

ERHAN USTA (Samsun) - Yok, niyet okuma filan değil.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şimdi, "Bir kısmı bu kadar beklememeliydi. Bir kısmının aciliyeti yoktu, ne gerek vardı." gibi bir eleştiri var yahut da "Daha bütçeden yeni çıktık, muhalefet şerhi yazıyoruz, buraya kanunu getirmenin ne gereği var?" diyorsunuz. Yani, ben şunu anlayamıyorum: Ülkeyi yönetmeye talip olan bir muhalefet olduğunuzu söylüyorsunuz, her şeyinizle ülkeyi yönetmeye hazır olduğunuzdan bahsediyorsunuz ama işleri yetiştirememekle ilgili şikâyetleniyorsunuz.

ERHAN USTA (Samsun) - Ülkeyi yönetenlerin rezaletini konuşuyoruz, ülkeyi yönetenlerin rezaletini.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Hem aşağıda muhalefet şerhi...

CAVİT ARI (Antalya) - Ülkeyi yönetmeye çalışanların başarısızlıklarıyla buradayız şuan.

ERHAN USTA (Samsun) - Ülkeyi yönetenlerin rezaletidir bu, bunu savunmak da sana düşmez gözünü seveyim.

CAVİT ARI (Antalya) - Başarısızlıklar nedeniyle buradayız. Yapılan her iş Anayasa Mahkemesinden döner oldu.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "Hem aşağıda muhalefet şerhi yazacağız hem gelip burada bununla uğraşacağız..."

ERHAN USTA (Samsun) - Niye getirmemiş bu vakte kadar? Niye getirmemiş ağabeyciğim ya? Bunu sen de söyle lütfen ya!

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Orhancığım, bir normal çalışma yok mu? İnsani bir çalışma koşulu yok mu?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bir müsaade buyurun ya, ben de fikrimi ifade edeyim.

"Biz hem muhalefet şerhi yazacağız hem gelip burada bu kanunu görüşeceğiz..."

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Normali bu mu yani sorun Başkana.

ORHAN YEGİN (Ankara) - "...siz muhalefet şerhi ne de olsa yazmıyorsunuz." Bunlar doğru yaklaşımlar değil. Arkadaşlarımız da burada Plan ve Bütçede bizimle beraberdi otuz küsur gün ama bir yandan da oturup bu kanunu çalıştılar, bugün de geldiler, bunu savunacaklar burada. Siz de bir yandan muhalefet şerhinizi yazacaksınız, ülkeyi yönetmeye talipsiniz ya, kadronuzun büyük, geniş olması lazım.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Sizin de hakkınızı savunuyoruz, Komisyonun hakkını savunuyoruz.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bir yandan da gelip burada bunu tartışacaksınız. Dolayısıyla bunlar da...

ERHAN USTA (Samsun) - Ayıp ya!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Ağabey, Erhan Ağabey, niye ayıp olsun ya. Allah'ını seversen yani sen niyet okuyunca ayıp değil...

ERHAN USTA (Samsun) - Oradan oraya nasıl geliyorsun ya!

ORHAN YEGİN (Ankara) - Sen niyet okuyunca "Ne de olsa şöyle olur, böyle olur." deyince ayıp değil, benim...

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Arkadaşlar...

ERHAN USTA (Samsun) - Ya, Orhan, nasıl geliyorsun oradan oraya!

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Yegin, toparlayın lütfen.

ORHAN YEGİN (Ankara) - ...iktidarı yönetmeye talip olan bir kadronun burada "Biz bunları nasıl yetiştireceğiz?" şikâyetlenmesini acziyet olarak görmem, bunu değerlendirmem ayıp değil. Böyle bir şey olabilir mi? Lütfen yani...

ERHAN USTA (Samsun) - Sistem var, 3 danışmanım var benim, ben nerede yapacağım...

ORHAN YEGİN (Ankara) - E tamam, buyurun ağabey, benim süremi de siz kullanın, buyurun.

CAVİT ARI (Antalya) - Bizim yönetimimiz böyle durumlara düşmez inşallah. Yaptığınız her iş yanlış.

ERHAN USTA (Samsun) - 1 tane madde için 500 adamla geliniyor buraya değil mi?

ORHAN YEGİN (Ankara) - Buyurun konuşun ağabey.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Cevap vermek için cevap veriyorsun yani. Söylediklerimizin hepsinin mantıklı olduğunu sen de biliyorsunuz yani burada çalışmak, Komisyanda...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...

ORHAN YEGİN (Ankara) - İşin özü şu, bakın, az önce bir ifade kullandınız "Cumhurbaşkanlığı kararnamesiyle yapılmış, Anayasa Mahkemesi bozmuş. Böyle usulsüzlük, böyle hukuksuzluk olur mu?" dediniz.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Söyledim, kanuna uymamışsınız. Altı ay içinde kanunla yapılmış...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Bakın, bu ne usulsüzlük ne hukuksuzluk; Cumhurbaşkanı yetkisini kullanmış, kararnamesini yapmış. Meclis bugün yetkisini kullanacak, kanunu geçirecek; Anayasa Mahkemesi de kendi yetkisini kullanıp onu inceleyecek, Anayasa'ya aykırılıkları varsa gönderecek, diyecek ki "Bunda aykırılıklar buldum; bunu yeniden değerlendirin." Yani siz şunu mu söylemek istiyorsunuz?

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Yegin, toparlayın siz de.

ORHAN YEGİN (Ankara) - Son cümlem.

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Sistem yanlış. Bizim esasında Anayasa'ya uygunluğunu...

ORHAN YEGİN (Ankara) - Şunu mu söylemek istiyorsunuz? "Cumhurbaşkanı kararname çıkarma yetkisini, Meclis kanun yapma yetkisini -ne de olsa son adres orası- bırakalım, hepsini Anayasa Mahkemesi yapsın." mı demek istiyorsunuz ya?

AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Onu diyen sizsiniz ya! Anayasa'ya uygunluk tartışması açacağız biz. ORHAN YEGİN (Ankara) - Teşekkür ederim.