MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız ve heyeti; Meclisimize hoş geldiniz. 2025 bütçesinin tüm kurumlarımız için olduğu gibi milletimiz ve devletimiz için de hayırlı olmasını dilerim.

Çok kısa bir süre -Sayın Başkan da ısrarla ek süre vermiyor- birkaç konuya hızlıca değinmek istiyorum.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, İletişim Başkanlığına ilişkili veya bağlı olarak faaliyet gösteren Basın İlan Kurumunun yerel basına yönelik ilan ücretlerine ilişkin zammı geçen hafta sonu yüzde 32 olarak Genel Kurulunda konuşuldu. Değerleme oranının yüzde 44 olduğu bir dönemde, bunun, hiç olmazsa yüzde 44 oranıyla eşitlenmesi yerel basının önemli bir talebi çünkü yerel basın şu anda nefes alamayacak durumda, âdeta içecek bir suya ve alacak bir nefese muhtaç.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, Mersin’in Pamukluk Barajı ile Akdeniz Sahil Yolu inşaatı ciddi bütçe desteğine ihtiyaç duyulan yerler. Size geçen yıl şunu söylemiştim: İzmir, Antalya ve Mersin’i yan yana koyun, yirmi iki yıllık dönemde bu 3 ile yapılan yatırımlara ayrılan bütçeleri oransal olarak karşılaştırın, Mersin’in ihmal edildiğini göreceksiniz. Pamukluk Barajı’na yapılacak her 1 lira, 10 lira olarak tarım ve ziraat alanında geri dönecektir; Akdeniz Sahil Yolu da hem lojistikte hem de turizmde çok önemli kazanımlarla buraya geri dönecektir Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız.

Bir de Ulaştırma Bakanlığını size şikâyet etmek istiyorum. Geçen yıl burada yapılan sunumda Yumurtalık ve Mersin için ana konteyner limanı 2024 projesinde yer alıyordu, 2025 bütçesinde ikisi de buharlaşmış. 100 kilometre arayla 2 ana konteyner limanı yapmanın mantıksızlığını biz anlatmaya çalışırken şimdi ikisi de kayıtlardan çıktı. Oysa özellikle Mersin Ana Konteyner Limanı kalkınma planlarında en az on beş yıldır yer bulan bir proje. Bu konuda da hassasiyetinizi biliyoruz ama Ulaştırma Bakanlığının bu dağınıklığını özellikle yatırım koordinasyonundan sorumlu göreviniz nedeniyle size sunmak istiyoruz.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, mayıs ayından bu yana Diyanet İşleri Başkanlığına sesimi duyurmaya çalışıyorum, muhtemelen duyuyorlar ama duymazlıktan geliyorlar. Bugün de burada Başkan Yardımcısı Profesör Doktor Sayın Huriye Martı Hoca Hanım varmış, hoş gelmişler diyelim; belki bu eleştirilerimin doğrudan muhatabı değil ama umut ediyorum ki tutanağı hiç eksiltmeden, aynen Sayın Ali Erbaş’a, Sayın Hac Hizmetleri Genel Müdürüne iletirler.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, ben 7 yaşından beri cumalara giden bir adamım. Kırk yıldır Diyaneti dinliyorum, bir kere onların beni dinlemesini istedim, buna da kulak kapattılar. Gerçekten böyle bir duyarsızlık, böyle bir müstağnilik, böyle bir layüsellik olamaz. Bu milletin bir vekili 35 adet soru hazırlayarak Diyanetin Hac Hizmetlerindeki tartışmalı konuları gündeme getiriyor; mayıs ayından bu yana Genel Kurulda 2 konuşma yapmışım, 3 tane basın toplantısı yapmışım, 2 adet soru önergesi vermişim ama hiçbirine cevap yok. Diyanetin sayfasına girin, tuvalet onarımlarıyla ilgili olarak basın açıklaması var; Sayın Ali Erbaş’ın kelimeişehadeti okumasını bilmemesine ilişkin basın açıklaması var, ikametine ilişkin var; sayın hoca hanımın çift maaş aldığı iddiasına ilişkin var ama bu iddialara ne Meclis yoluyla ne de kamuoyunda genel gündem yoluyla bir cevap verilmiyor. 2 basın açıklaması yapılmış; biri 13 Haziranda vizesiz Türk hacılarının Diyanet tarafından şikâyet edildiği iddialarına yönelik ama bir açıklama yok, bir suçlama var; bir de 23 Eylülde bir daha hac fiyatlarına ilişkin bir açıklama yapılmış, burada da Diyanetin pahalı hac hizmeti yürüttüğüne dair iddialara cevap verilmiş. Yine, dört başı mamur bir şey yok.

Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız, 2014’ten beri Sayıştay, Diyanetin Hac Hizmetlerini denetlemiyor; Diyanet Vakfı denetlemiyor, Diyanet İşleri Başkanlığı denetlemiyor; eğer Devlet Denetleme Kurumu denetliyorsa kamuoyuna bir rapor yayınlamıyor.

Biz niçin buradaki hizmetlerin kalitesini, pahalılığını, diğer İslam ülkeleriyle karşılaştırılmasını ve özellikle bu yıl büyük soruna yol açan vizesiz hacıların oraya gitmesindeki kamu otoritesinin zafiyetlerini açık yüreklilikle konuşmuyoruz? Hep nasihat mi dinleyeceğiz Diyanetten? Bir kere de hakikatleri şeffaflıkla, açıklıkla dinleme hakkımız yok mudur?

Yirmi saniyem kaldı, sizden istirham ediyorum: Cumhurbaşkanlığının hacla ilgili yönetmeliğini masaya koyun, soru önergemi koyun, bu arkadaşlarla bu meseleleri sarahatle konuşun. Her yıl 100 bin hacı adayının ve milyonlarca hacca gitmek istediği hâlde gidemeyen kişilerin hakkı, hukuku var burada.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Son olarak, geçen yılki vizesiz hac büyük kıyamete döndü.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Lütfen, Dışişleri Bakanlığı bu konuda tedbir alsın, insanlar oralarda perişan olmasın.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

Sayın Karaca, buyurun.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - En bahtsız konuşmacı, konuşurken yemek servisi yapılan adamdır.

İDRİS ŞAHİN (Ankara) - Size denk geldi.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ne yapayım, birine denk gelecek değerli arkadaşlar. Ben ne yapabilirim yani?

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Zaten az konuşuyoruz.

İDRİS ŞAHİN (Ankara) - Yine de Başkan, adaletli davrandığınıza şahidiz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum.

İDRİS ŞAHİN (Ankara) - Allah sizin yolunuzu da Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımızın yolu gibi açık etsin.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Ben hazırım.

İDRİS ŞAHİN (Ankara) - Ama işte bunu söylüyoruz; sizler bakanlıktan gelip burada komisyon başkanlıklarını yönettiniz ama Cumhurbaşkanlığının bürokratları milletin huzuruna gelmekten imtina ediyorlar. Bu kibir yıkacak bu iktidarı, göreceksiniz.

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Cumhurbaşkanı Yardımcımız konuşmaların hepsini dinledi değerli arkadaşlar.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - Sayın Başkanım, bugün kapanış olduğu için geçen yıl olduğu gibi...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Bir dakikam daha gitti.

MEHMET EMİN EKMEN (Mersin) - ...bu bütçe döneminde de DEVA Partili konuşmacılara tanıdığınız esneklik için teşekkür ederiz.