ERHAN USTA (Samsun) - Teşekkür ederim.

Sayın Başkan, değerli bürokratlar; hoş geldiniz.

Ben bunu, bu konuyu ilk sunum yapıldığı gün de, Cumhurbaşkanı Yardımcısının sunum yaptığı gün de gündeme getirmiştim. Bu Plan ve Bütçe görüşmelerinde bütçe görüşmelerinin Meclis Televizyonu tarafından verilmesi meselesi.

Sayın Başkan, hazır siz buradayken... Çünkü bazen -Sayın Mehmet Muş için demiyorum da- bunu burada konuşurken “Ya, Meclis Başkanı da bunu çok fazla istemiyor.” şeklinde de bize geçmişte mazeretler ileri sürüldü.

Şimdi, biliyorsunuz yani bütçe hakkı, parlamentoların neredeyse varoluş sebebidir ve son derece önemli. Dolayısıyla, bütçe görüşmelerinin -buralar teknik görüşmeler aynı zamanda- vatandaşa en iyi şekilde aktarılması lazım. Bunu da biz yapmaya çalışıyoruz, kendimiz video alıyoruz, bilmem ne falan ama bu, böyle olmuyor. Yani burada Meclis Televizyonu aslında buradaki görüşmeleri canlı olarak verebilir veya kayıt alır, daha sonra verebilir, her neyse ama bir şekilde bunların vatandaşa ulaştırılmasının ben son derece önemli olduğunu düşünüyorum. Yani siz her fırsatta demokrasiye inandığınızı söylersiniz, demokrasinin standartlarının yükseltilmesi gerektiğini söylersiniz. Bu, Türkiye'nin daha demokratikleşmesi açısından ve bütçe hakkının da -çünkü nihayetinde biz vatandaş adına bu denetimi yapıyoruz veya buradaki milletvekillerinin hepsi için geçerli- vatandaş adına en iyi şekilde yapılması ve onlara en iyi şekilde aktarılması meselesi son derece önemli. Yani bir anlamda bunun verilmemesi aslında muhalefetin sesinin kısılması demek. Yani daha önceden de söyledim -bilinen de bir söz- iktidar her rejimde var ama rejimleri demokratik yapan muhalefetin sesinin yükseltilmesidir. Yani siz muhalefetin sesini kısarsanız, vatandaşa bizim mesajımızın ulaşmasını engellerseniz bu sistemin demokratik olduğunu söylemek mümkün olmaz. Bu anlamda bu konu önemlidir.

Ben şunu söylemiyorum: Plan ve Bütçe Komisyonundaki bütün görüşmeleri, bütçenin dışındaki bütün görüşmeleri televizyon versin falan demiyorum. Bütçe görüşmelerine has olarak bunu söylüyoruz çünkü bütçe görüşmeleri bütün dünyada her yönüyle özel düzenlenmiştir. Bizim Genel Kurulda da özel değil mi bütçe görüşmeleri? Komisyonda da özel. Televizyon açısından bile Genel Kurulda özel. Mesela, Genel Kurul salı, çarşamba, perşembe saat dokuza kadar görüşmeleri verir ama bütçe olduğu zaman, hafta sonu dâhil, gece yarısı dâhil görüşmeler verilir. Dolayısıyla, bu usulü burada başlatmak lazım. Bu, aslında 97 yılında bir defa denenmiş, gerekçelerinin ne olduğunu tam bilmiyorum ama ondan vazgeçilmiş. Yani Türkiye 1997’de, yirmi yedi yıl önce yakaladığı demokratik standardı bugün yakalayamıyorsa bu hepimiz açısından bir ayıptır.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Usta, ilave süre ekliyorum.

Buyurun.

ERHAN USTA (Samsun) - Hemen bitiriyorum Sayın Başkanım.

Yani orada ne sıkıntısı olduğunu bilmiyorum, ben o görüşmelerde bulunmadım, o zaman yurt dışındaydım ama korkmamak lazım, demokrasiden korkmamak lazım, milletin sesinin yükselmesinden, yükseltilmesinden korkmamak lazım.

Sayın Başkan, bu konuda sizden de biz bir gayret bekliyoruz çünkü nihayetinde Meclis Başkanı olarak sizin Komisyon Başkanıyla birlikte buradaki tutumunuz son derece önemli.

Bu konunun ben tekrar gözden geçirilmesinin ve böyle bir şeyin yapılmasının da Türkiye açısından son derece faydalı olacağını düşünüyorum. Bu konuyu gündeme getirmek istedim.

Teşekkür ederim.