ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Evet, kaç saattir bu konuyu tartışıyoruz, pek değişen bir şey yok ama örnek vermek istiyorum: Arnavutköy Belediyesi, benim de bölgesinin milletvekili olduğum yer. "Arnavutköy Belediyesini bu yıl ilk olarak nasıl tanıdık?" derseniz yoksul halkın, emekçi halkın evlerinin yıkılmasıyla tanıdık. Yani ilk başta gittiler, kaçak evler, yok yapılaşma şöyle, belediye seçimleri öncesi izin verdiği yerleri yıktı. Başka nasıl tanıdık? Yeni yapılan havaalanıyla tanıdık, Kanal İstanbul Projesi'yle tanıyoruz. Aslında böyle, oranın gerçek sahipleri olan "can dostları" dediğimiz can dostlarımızın, bütün canlıların yerlerini işgal ediyorsunuz. Bakın, Arnavutköy Belediyesi bugün...

AYŞE BÖHÜRLER (Kayseri) - Konuyla ilgili konuşmuyor. Sayın Başkan, kanun maddesiyle ilgili konuşmuyor. (CHP ve DEM PARTİ sıralarından gürültüler)

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Ben kanun maddesiyle ilgili konuşuyorum. Hiç sataşmaya gerek yok.

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Arkadaşlar, hatibe müdahale etmeyelim.

Buyurun.

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Hiç sataşmaya gerek yok, nasıl işgal ettiğinizi... Sözüme devam etmek istiyorum.

SEVDA KARACA DEMİR (Gaziantep) - Otuz saattir burada çalışıyoruz, on dakika gelip oturup laf atıyorsunuz buraya ya!

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Buyurun Sayın Otlu.

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Evet, sözünüz varsa sözünüzü kullanabilirsiniz, gasbetmiyoruz, işgal de etmiyoruz, sizin gibi gidip bir yerleri gasp eden biri de değiliz. Söz hakkınızı kullanın lütfen, sataşmaya gerek yok.

AYŞE BÖHÜRLER (Kayseri) - Konuyla ilgili...

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Hatibe müdahale etmeyelim arkadaşlar.

İBRAHİM AKIN (İzmir) - Başkan, lütfen gerçekten...

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Konuyla ilgili konuşuyorum. Evet, gidip Kanal İstanbul'u yaptınız, bugünkü görüntülere bakıyorum. Evet, hayvanseverler olarak itiraz etmemiz gerekiyor, ağızlarına taktığınız tasmalarla köpekleri zorla Arnavutköy Belediyesi -güya dün ötanaziyi çıkardığınızı, bu sözcüğü çıkardığınızı söylediniz- hapsetmeye götürüyor can dostlarımızı. Bakın, eğer o tasmayı can dostu o köpeğe takamazsa sopayla vurup durduracak ya da iğneyle vuracak ya da halkın İzmir'deki gibi kurşunlayarak vurduracaksınız yani bir katliam yasası olduğunu Arnavutköy Belediyesi bize gösteriyor. Daha yasa çıkmadan kendini örnek, nasıl yasayı uygulayacağını, nasıl kendini göstereceğini, bir dahaki seçimlerde de belediye başkanı olmak için canhıraş çalıştığını görüyoruz ama ben buradan halkıma konuşmak istiyorum. Kesinlikle hayvanseverler olarak, hayvan hakları savunucuları olarak bu şekilde köpeklerin toplanmasına izin vermemeliyiz, o görüntüleri göstermemeliyiz, o görüntülerin yaşanmaması için mücadele etmeliyiz. Kanal İstanbul gibi doğanın katledilmesine, güzel, sevdiğimiz hayvanların evlerinin yıkılmasına da müsaade etmemeliyiz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

ÇİÇEK OTLU (İstanbul) - Yoksul halkımızın evlerini gelip yıkıyorsunuz, gaz bombaları attınız, gördük biz. Gelip vinçlerle yıktınız, kendiniz "Eğer bu vinçlerle de yıkmaya izin verirseniz ceza kesmeyeceğiz, yıkıntıların ücretini ödetmeyeceğiz." dediniz ama can dostlarımız konuşamadığı için, itiraz edemediği için gelip boyunlara tasma takarak, boğarak onları barınağa götürmeye çalışıyorsunuz. O barınakların nasıl ölüm evleri olduğunu ve dar yerler olduğunu biliyoruz. O yüzden de buna müsaade etmeyeceğiz.