Komisyon Adı | : | TARIM, ORMAN VE KÖYİŞLERİ KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 23 .07.2024 |
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Teşekkür ederim Başkanım.
Tüm hazırunu sevgiyle saygıyla selamlıyorum.
Otuzuncu saatteyiz, tam otuz saat oldu, hâlâ aynı yasa teklifinde 8'inci maddeye ancak gelebildik. Direnişimiz devam edecek ama benim en çok sevindiğim konu açıkçası şu: Dün akşam Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin "tweet"lerini buradan okumuştum, hatırlarsanız, gecenin geç vakitlerinde. Bugün Sayın Bahçeli'nin grup toplantısı esnasında bu kanun teklifiyle ilgili sorulan sorulara verdiği cevapları herhâlde herkes duymuştur. Diyor ki Sayın Bahçeli: "Türk milleti hayvanları sever, köpekleri dost kabul eder, MHP üstüne düşen her şeyi yapacaktır." Evet, bugün Sayın Bahçeli'nin bu kanun teklifiyle ilgili söylemi bu. Yani Türk milletinin, köpeklere karşı uygulanacak her türlü yanlışın karşısında olacağını söylüyor.
Arkadaşlar, otuz üç saattir -dile kolay- buradayız, 8'inci maddedeyiz ve o günden bugüne kadar başımıza gelmeyen kalmadı; güvenlik tedbirleri olduğu gibi artırıldı, ondan sonra, Meclisin televizyonları bozuldu. Ben ikinci dönemdir burada milletvekiliyim, altıncı yılı doldurdum, Plan ve Bütçe Komisyonuna gelirken gelen arkadaşın izlediği oradaki televizyon ilk günden beri hep çalışıyordu ama ne yazıktır ki bu kanun teklifiyle beraber televizyon bozuldu, yaptıramıyoruz. Dün sistem bozuldu, tutanakları giremez hâle geldiler, bugün Komisyon Başkanı kırk beş dakika geç geldi; her türlü bela başımıza geliyor, evet, başımıza her türlü bela geliyor, buna dikkat edelim.
Arkadaşlar, inşallah, kötü bir şey çıkmadan siz bu kanunu Komisyondan sonra aşağı indirmezsiniz, kadük kalır ve hayvanlarımızı özgürlüğüne kavuştururuz diyorum.
Maddeye baktığınız zaman "İnsan, hayvan ve çevre sağlığının korunması amacıyla bakımevleri, hastaneler ve ameliyathaneler kurmak, bunlara ilişkin ilaç, alet ve ekipmanları temin etmek ile bakımevlerinde bakım, rehabilitasyon ve sahiplendirme gibi faaliyetleri yürütmek için, başta yerel yönetimler olmak üzere diğer ilgili kurum ve kuruluşlara teşvik veya Bakanlıkça uygun görülen miktarlarda mali destek sağlanır." Arkadaşlar, bu muğlak ya. Ne bu kadar para vereceksiniz, ne destek vereceksiniz? Nereye bırakıyorsunuz? Yönetmeliklere. Hadi oradan ya! Yönetmelikle yaptık, ne oldu şu ana kadar? Burada, bu kanunun ucu açık. Bakanlık ve merkezî Hükûmet diyor ki 17'nci maddede... Kim yürütüyordu? Cumhurbaşkanlığı yürütüyordu. Plan ve bütçede buralara kaynak aktarılmazsa ve bu rakamı burada koymazsak bu yasa yine kadük kalacak, boşta kalacak. Bütün yük yerel yönetimlere kalacak, amacınız zaten yerel yönetimleri sıkıştırmak. Daha önce de ifade ettim, kaybedince aklınıza... Bir hikâye vardır, kaçan balık büyük olur; evet, belediyeler elinizden gidince aklınız başınıza geldi. "Biz muhalefeti yerelde nasıl sıkıştırabiliriz?" Kusura kalmayın, bir sıkıştırtmayacağız ama şunu bilin: Gelinen noktada, yapmış olduğunuz uygulama tamamen belediyelerin üzerine yükü bırakmak. Ya, barınakların ne olacağı belli değil, yer sorunu var ve kısırlaştırmayla ilgili maliyetler var. Siz kalkmışsınız "Ameliyathane kurulmasına, şuna buna..." diyorsunuz. Ya, aşılama, kısırlaştırmayla ilgili ne yapacaksınız? Bunları çıkarmışsınız. Bırakın, eski maddedeki gibi kalsın, en azından ortada bir şey olsun ama sizin yapmak istediğiniz şu anda, net, karşı tarafın, muhalefetin elinde olan ve Türkiye'nin şu anda yüzde 60'ından fazlası yöneten yerel yönetimleri sıkıştırmak. Kusura kalmayın, bunu size yaptırtmayacağız ama şunu unutmayınız: Bu kanun geçmeyecek arkadaşlar çünkü...
Bakınız, başımıza gelmeyen kalmadı.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Koskoca Türkiye Büyük Millet Meclisinin sistemleri çöktü ve hâlâ daha sistemleri halledemiyoruz. Dün gece sabaha karşı ilk tutanaklar elimize ulaştı bizim. Geldiğimiz noktaya bakın, acziyet var, acziyet. Bu konuda da bir an evvel aklımızı başımıza alalım.
BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Teşekkür ederim.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Yol yakınken, bu Komisyondayken bu kanunu çekin, hepimiz rahatlayalım ve ülkenin şu anda dışarıdaki vatandaşların sesine ses olun, onların da yürekleri rahatlasın diyorum ama anlamak istemiyorsunuz.
BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Teşekkür ederim.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Bizim de sınırlarımızı zorluyorsunuz.
Ne yaparsanız yapın, istediğiniz kadar sesimizi kesmeye çalışın... Çünkü bu uygulama tam bir despot uygulama, hem Komisyon üyeleri hem de milletvekilleri konuşur; Parlamento konuşma yeridir, tartışma, müzakere yeridir ama siz müzakere yerine sesi kısmak için elinizden geleni yapıyorsunuz.
BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Teşekkür ederim.
İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - İnşallah, ilerleyen saatlerde bu yanlıştan döner, burada bu kanunla ilgili arkadaşlarımız fikirlerini burada rahatça sürdürürler.