İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Teşekkür ediyorum Sayın Başkanım.

(Uğultular)

BAŞKAN VAHİT KİRİŞCİ - Arkadaşlar, dinleyelim hatibi.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - Arkadaşlar, şimdi "Ne yaptık bu saate kadar?" derseniz bana göre hiçbir şey yapmadık, havanda su dövmeye devam ediyoruz.

Şimdi, bugün ne talihsizlik, önce televizyon bozuldu, sonra güvenlik güçleriyle ilgili bir şey söylemiyoruz derken Tutanakta iletişim sistemi de tamamen çöktü yani ne Bilgi İşlemde hayır kaldı, hiçbir şeyde kalmadı. Burada uğursuz bir kanun olduğu için ben Komisyon Başkanımızdan, imzacı vekillerden ve Bakanlıktan bu kanunu geri çekmesini talep ediyorum.

Değerli arkadaşlar, az önce Hasan arkadaşımız ifade etti, ötenazi olmayacak veya öldürülmeyecek ama dedik ki sadece 1 madde kanunun her tarafını etkiliyor. İşte, 5'inci maddenin bağlandığı 6'ncı madde ne diyor? Yerel yönetimler adına toplanan sahipsiz hayvanlar -az önce yine bir hata yapıldığı anlaşıldı, yine bir önerge verdiler, sahipsiz hayvanları yine köpeğe indirdiler- bir yere terk edilirse veya bakımevi dışında bir yere bırakılırsa ceza alacaklar şeklinde.

Yani kısacası bunları soruyorum ben şimdi bu kanunu yazan arkadaşlara: Türkiye'deki altyapıyı bilmeden mi yazdılar acaba veya bilerek mi yazdılar? Şimdi, daha öncede ifade ettiğimiz zaman, konuşmamızda "Bunları topladığınız zaman yeriniz var mı? Yerle beraber alan var mı? Barınakların durumu ne?" dedik, hiç tık yok. İşte, ne kadar gelişigüzel kanun yapıldığının burada göstergesini görüyoruz. Ya, arkadaşlar, hiç mi düşünmediniz, tartmadınız veya araştırmadınız maddeleri yazarken, bir madde birbirine bağımlı ama öteki madde geldiğinde sorun çıkacağını hiç görmediniz mi? Şimdi, belediyeler toplayacakmış bu hayvanları, başıboş köpeklerimizi, barınaklara koyacaklar, bakımevlerine... Nerede bakımevi var? Hangi barınağa koyacaklar? Nasıl koyacaklar? Yer var mı? Hiç mi düşünmedik bunu? İşte, hatırlarsınız, takım elbise diktik, biz takım elbiseye adam arıyoruz demiştim; aynı şekilde, hiçbir şey yapmamışız ama bir şey yapmış gibi görünüyoruz aslında. Havanda su dövdüğümüzü söylüyoruz ve asıl sebep 2004'ten beri yapılmayanları şimdi birden yapacağız diyoruz. Hasan arkadaş da geldi zaten, Hasan arkadaşım "Ötenazi yok." dedi, aslında ötenazi var.

HASAN ÇİLEZ (Amasya) - Yok, yok.

İLHAMİ ÖZCAN AYGUN (Tekirdağ) - "Yok" diye bir şey yok, var. Maddenin en başında "ötenazi"yle başlıyor 5'inci madde, sen ondan sonra altını değiştiriyorsun, başını da değiştirmen lazım Hasan arkadaşım.

Neyse, onunla beraber, bu kanunun her yeri şu anda döküldü. Bir yerden ayar yaptığınız zaman başka yeri bozuluyor yani masanın ayakları sakat arkadaşlar. Bu masanın ayakta durması için bir an evvel bu kanunu geri çekmeniz gerekiyor, tekrar bütün STK'siyle beraber, muhalefet ile iktidar bir araya gelerek ülkeyi kucaklayacak, güzel bir kanun yapmamız lazım. Bütün Türkiye'yi kucaklayacak kanun yapmamız lazım ve işte, bakıyoruz, arkadaşın biri demişti, dışarıdan basında şu anda yer almaya başladı bu kanun; kendimizi rezil etmeyelim, yaptığımız şeyle doğru bir iş yapalım ve bu can dostlarımızı yaşayabileceği modern tesislere kavuşturana kadar altyapıyı oluşturmamız gerekiyor ki ondan sonra kanunu yapalım.

Şimdi, ben burada bir de ilk günden beri bizimle beraber zor şartlarda, içeri girmekte bile zorlanmasına rağmen mücadelesini sürdüren Murat Hocama teşekkür ediyorum. 5 ve 6'ncı maddelerle ilgili Veteriner Hekimleri Birliğinin de bir sözü olduğunu düşünüyorum, Hocama da bir söz verirsek, en azından bilim insanlarının da görüşünü almamızda fayda olduğunu düşünüyorum Sayın Başkanım. Benimle beraber diğer arkadaşlarımızın da aynı fikirde olacağını düşünüyorum, değerli bilim insanına burada söz vermemiz gerekiyor, kulak vermemiz gerekiyor, onların bize uyarılarını da göz önüne alarak belki Hasan arkadaş gibi düşünen diğer Komisyon üyesi milletvekili arkadaşlarımın başına bir taş düşer, akıllarını başlarına toplarlar; bir an evvel de doğru dürüst bir kanun yaparız ve hep beraber yeni dönemde kucaklaşarak güzel bir kanun yapmanın mutluluğunu yaşarız, Türkiye insanının, Türkiye'de yaşayan insanlarımızın dertlerine derman olmuş olarak biz de ortada kalmayız diye düşüyorum.

Teşekkür ediyorum.