KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Ayrıca şunu da söyleyelim arkadaşlar: "Bu ticari sır meselesi, biz gelirlerimizi açıklayamayız..." Bak, burası bir hukuk devleti, ben buradaki milletvekillerimizin imzasını toplamak suretiyle sizden kapalı oturum talep ederim ve kapalı oturumda o bilgileri alırım.

Siyasal bilgiler fakültesinde doktora yapıyorduk. İdare hukuku hocamız... Şimdi, Tuncay Özkan Bey'le biz sürekli, artık kafa kâğıdımız eskidiği için, hatıra anlatıyoruz. Doktora dersinde bir gün bir arkadaş konuşuyordu, Turgut Tan Hoca dedi ki: "Ya, burası kahve değil, burası üniversite, bir kavram setiyle veya hukuk diliyle konuşalım." Biz de hukuk diliyle konuşursak yani... Gerçekten burada lütfen ama lütfen ikna edici cevaplar istiyoruz ve birbirimizi yargılamadan, sorgulamadan gerçekten açık, şeffaf bir biçimde sorulara cevapları rica ediyoruz.

Mesela yine Tuncay Özkan Bey geçen dönem de sormuştu. Niye Tuncay Özkan Bey'i referans veriyorum? Çünkü geçen dönem de Komisyonda biz beraber çalıştık; şu soruyu sordu: "Siz Berlin'de kaç kişi çalıştırıyorsunuz, Türkiye'de kaç kişi çalıştırıyorsunuz? Arkadaşlar, bakın, burada kamu otoritesi olarak biz milletin temsilcileriyiz, bugün biz varız, yarın başka birileri ama bizim ana fikrimiz şu: Bir taraftan bireyin korunması, çocuk istismarının önüne geçilmesi, kadına şiddetin önüne geçirilmesi; siber faşizm, ötekileştirme, ırkçılık, böyle bu tür olumsuzlukların engellenmesi yani bir kamu düzeni talebi, diğer taraftan da özgürlüklerin olabildiği kadar kullanılması gibi bir özgürlük-güvenlik dengesi yaklaşımı içerisindeyiz. Size karşı da zaten... Çok net biliyorsunuz, sizleri seviyoruz ve sizi bir çözüm ortağı olarak görüyoruz fakat burada bizim sorumluluklarımız ve sizin sorumluluklarınız var; sizin de aynı biçimde sorumluluklarınızın yerine getirilmesi hususunda milletvekillerimizin milletin temsilcileri olarak talepleri var. Bu prensip cümlesini hatırlatmak istedim.