Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 18 .07.2024 |
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.
Hep konuşuyoruz, bu kamu-özel iş birliği modeli âdeta bir kara delik şekline dönüşmüş. Bakın, bu modelin 4 unsuru var, 4 şekilde kamu-özel işbirliği modeli uygulanıyor; yap-işlet, yap-işlet-devret, yap-kirala -şehir hastanelerinde yap-kirala-devlet- bir de işletme hakkının devri var ama burada özellikle yap-işlet ve yap-işlet-devret de sonuç itibarıyla köprü, otoyollarda olduğu gibi ne yapıyorsunuz? Bir yatırımı yapıyorlar, belli bir süre işletiyor ve geliri onlar alıyor yani devlet aslında o gelirden vazgeçiyor o süre boyunca ya da yap-kirala modelinde olduğu gibi orada da kira ödüyorsunuz ve hizmet bedeli ödüyorsunuz. Yani bu modelde zaten zarar edebilmek mümkün değil. Bu modele ilişkin bizim en büyük eleştirimiz şuydu, her zaman da Cumhuriyet Halk Partisi olarak bu olay geçmiş dönemlerde de gündeme geldiği zaman Meclis gündemine orada muhalefet şerhlerimizde de hem bu tartışmalarda da söyledik: Bunların fizibiliteleri nedir? Bunları göremedik, sözleşmeleri bilemiyoruz. Bakın, burada bir hesap vardır, çok önemlidir iktisatta; bugünkü değer hesabı, "Present Value Rule" diye geçer. Bu, şu demektir: Bugün, bu yatırımı devlet yapsaydı ne kadara mal olacaktı? Bunu devlet yapmayıp özel sektör yaptığı zaman -ona ya gelirden vazgeçiyorsunuz ya da kira ödüyorsunuz- onu belli bir faiz oranından bugüne getirirsiniz ve ikisini karşılaştırırsınız. Eğer anlamlıysa o zaman dersiniz ki tamam öbürü daha kârlı, o zaman dışarıya yaptırırsınız. Bu modelde hiçbir şekilde bu hesaplamalar yapılmadı, bugünkü değer hesapları yok ve burada verilmiş olan garantiler döviz cinsinden, geçiş garantileri, uçuş garantileri, yatak garantileri olduğu söyleniyor yani böyle bir model sürdürülebilir bir model değil. Biz bunu neden tartışmıyoruz? Yani bunun ciddi bir biçimde tartışılmasına ihtiyaç var çünkü zaten bunların zarar etmesi mümkün değil.
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bitiriyorum Sayın Başkan.
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Buyurun.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Bu açıdan yani burada bir yüzde 25'miş, yüzde 30'a çıkmış, bu hiçbir şekilde sorunu çözmüyor. Bu çok ciddi bir sorun ve Türkiye üzerine çok büyük bir yük. Bakın, 162,4 milyar öngörüldü belli bir döviz kuru varsayımıyla. Önümüzdeki üç yıl; 2024, 2025, 2026 673,5 milyar Türk lirası bir para ödeyeceğiz bunlara yani bunlar çok büyük rakamlar. Bu açıdan yani buradaki bir artış... Yani bu konunun bir biçimde ele alınması gerekiyor, bütün bu sözleşmelerin yeniden gözden geçirilmesi gerekiyor, bunu söylüyoruz. "Tasarruf" diyoruz, tasarrufun içinde hiçbir şekilde bu model yok. Neymiş? Zamanında yapılmış, tahkimmiş. Bunların hepsini konuşursunuz. Sonuç itibarıyla alan firmalar belli. Pandemi vardı, insanlar sokağa çıkamıyordu, tıkır tıkır paraları ödemeye devam ettik arkadaşlar, bu paralar bizim cebimizden çıkıyor. Hani eskiden bir Dede Korkut hikâyesi vardır, Deli Dumrul hikâyesi; köprünün başında durur, gelen geçenden para alır. Bugün biz geçmediğimiz köprülere, uçmadığımız havaalanlarına, yatmadığımız hastanelere para ödüyoruz. Son derece sıkıntılı bir model. Bu modelin bir biçimde sonlandırılması gerekiyor. Zaten şehir hastanelerinde durduruldu, biliyorsunuz, bundan sonra o şehir... Yatırımı planlanan şehir hastaneleri de vardı bu modelle yaptırılacak, onu durdurdular çünkü baktılar ki burada ciddi bir sıkıntı oluşuyor.
Teşekkür ederim.