Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 18 .07.2024 |
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Teşekkür ederim Başkanım.
Çok değerli milletvekillerimiz, Bakan Yardımcımız ve bürokratlarımız ve sivil toplum örgütlerinin değerli temsilcileri ve basın mensupları; ben de hepinizi saygıyla selamlıyorum.
Tabii, burada Nilgün Ök Vekilimiz, Ersan Aksu Vekilimiz ve 132 milletvekilimizin birlikte verdiği kanun teklifinin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum.
Tabii, burada önemli gelir getirici maddeler var ama yeterli mi? Elbette değil. Tabii, burada AK PARTİ iktidarlarında gerçekten de yani verginin artırılması yönünde önemli çabalar sarf edilmiştir, bu özellikle de vergi oranları düşürülerek yapılmıştır. İşte kurumlar vergisi -Erhan Bey de söyledi- yüzde 30-33'lerden yüzde 20'lere düşürülmüş. Ondan sonra aynı zamanda bireysel vergilerde de taban yüzde 20'den 15'e, tavan da yüzde 45'ten 35'e düşürülmüş, sonra 35'ten de 40'a çıkarılmış ve bu gibi indirimler yapılmış. Aynı zamanda KDV'ler aşağı yukarı yüzde 18'lerden önemli gıda ürünlerinde diyelim ki yüzde 1'e, sağlık gibi sektörlerde yüzde 8'e indirilmesine rağmen gerçekten de AK PARTİ iktidarlarında vergi toplanması açısından önemli mesafeler katedilmiştir. Şimdi bakıyoruz mesela bütçe gelirlerinin bütçe giderlerini karşılama oranına diyelim ki 2002 yıllarında bu 66'yken bu yüzde 90'lara kadar çıkmış, 2024'te de yüzde 76'ya. Yine diyelim ki vergi gelirlerine göre faiz giderlerimiz yüzde 85'lerden bu yıl mesela faiz giderlerimiz yüksek olduğu için yüzde 16'lara falan çıkmıştır. Diğer taraftan faiz giderlerimizin gayrisafi millî hasıla içindeki oranı yüzde 14'lerden yüzde 3'lere düşmüştür.
Tabii, burada vergi toplamak milletin biraz canını yaktığı için biraz zor iş. Hep şundan bahsediyoruz: İşte biz direkt vergileri az tutuyoruz, yüzde 35'lerde, indirekt vergileri yüksek tutuyoruz KDV'yi, ÖTV'yi, bunlarda da tabii ki işte neticede ekonomik durumu zayıf olandan da aynı vergiyi alıyoruz. Bir ekmek aldığın zaman diyelim ki fakir olandan da zengin olandan da aynı vergiyi alıyoruz fakat burada tabii muhalefetten milletvekilleri arkadaşlar mutlaka önemli şeyler söyledi ama ben bunların yeterli olmadığını düşünüyorum. Niye? Türkiye'de bu köklü bir vergi reformuna ihtiyaç var. Bunu yapmak tabii ki siyasi açıdan kolay bir iş değil ve burada eğer siyasi partiler yani muhalefet partilerinin "Gelin burada biz Türkiye'de bir vergi reformu yapalım." demesi lazım. Yani bunu yapan herhangi bir iktidara halktan büyük bir tepki doğacak. Şimdi, harcamalar kısmında herkes cömert "İşte herkese şunu verelim, bunu verelim." kolay bir iş, verirsiniz ama o verdiklerinizi nereden toplayacaksanız? O zor bir iş ve dolayısıyla da onu yapmak konusunda çok istekli değilsiniz. Burada temelde şu var: Biz burada diyelim ki tüm insanlardan kazançları oranında vergi almak lazım, direkt vergileri arttırmak lazım. Bunu nasıl yapabiliriz? Bunu yapmak için öncelikle harcamalarda nakit paraları ortadan kaldırmak lazım ve nakit para kullanma yerine dijital para veya diyelim ki işte banka kartlarından veya kredi kartlarından kullanım sistemine geçmek lazım. Dolayısıyla da bir aileye giren ücretin -bu ister köyde olsun, kentte olsun, tarımla uğraşsın, neyle uğraşırsa uğraşsın- diyelim ki yıllık gideri ne kadar? Aşağı yukarı 200 bin lira, 300 bin lira, bunu vergiden muaf tutalım, vergi oranlarını düşürelim, yüzde 15'i daha da aşağı çekelim ama kimsenin de vergi kaçırmasına asla müsaade etmeyelim. Yani burada bakıyorsunuz, diyelim ki bir sarraf, asgari ücretle çalışandan daha az vergi veriyor; bazı meslek grupları daha az vergi veriyor. Bu mümkün mü? Mümkün değil. Bu neyi gösteriyor arkadaşlar? Kayıt dışılığın çok fazla olduğunu gösteriyor ve bunu kayıt altına alabilmek için bizim burada tabii ki... Nilgün Hanım, kanun teklifinde diyelim ki denetmenlerinin sayısını arttıracak, diyelim ki elli saat fazla çalışabilecek; bir denetmen gidecek, bir gün orada bekleyecek, sekiz saatin harcayacak. Bununla yapabilir miyiz bunu? Yapamayız.
SELİM TEMURCİ (İstanbul) - Tasarruf tedbirlerine takılabilir.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hayır, öyle değil. Bunu, vergi mükelleflerini tek tek yani kişi olarak kontrol etmemiz mümkün değil. Bunu kontrol edebilmemiz için tüm para giriş ve çıkışlarının kayıt altına alınması lazım. Bunu nasıl yapabilirsiniz? Dediğim gibi, nakit para sistemini ortadan kaldırarak bunu yapabilirsiniz diye ben düşünüyorum. Bunu yaptığınız müddetçe zaten o zaman vergi memurunun gitmesine de gerek kalmaz. Şimdi, diyelim ki vergi memuru bir günde sekiz saatini bir kişiye harcayacak; ya, kaç kişi kontrol edebilir? Dolayısıyla da en büyük problem bizde kayıt dışılık. Diyelim ki bazı kişiler basit usulde ama kazancına bakıyorsunuz, harcamasına bakıyorsunuz, dışarıda çok çok lüks bir hayat yaşıyor. "Bu nasıl oluyor?" diyorsunuz ve dolayısıyla da köklü bir vergi reformu yapmak lazım. "Biz bunlardan kaçınıyoruz ve siyasi rant peşinde koşuyoruz, milletin kulağına hoş gelecek sözler söylüyoruz ve dolayısıyla da bunları AK PARTİ yaptı." diyorsunuz. O zaman demeniz lazım ki "Hep beraber bunu yapalım ve biz bu ülkeyi düzlüğe çıkaralım."
Mesela, EYT'yi çıkardınız, tamam mı, EYT'yi çıkardınız. Herkes EYT peşinde koştu, diyelim ki 43 yaşında milleti emekli ettiniz, şimdi de "Emekli maaşları düşük." diyorsunuz.
VELİ AĞBABA (Malatya) - EYT'nin kanun teklifi sahibi kimdi?
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - 8 Eylül ile 9 Eylül arasında bir gün fark var, emekli olmada aşağı yukarı on yedi yıl fark var arkadaşlar. Bu adalet mi?
NERMİN YILDIRIM KARA (Hatay) - EYT yasal hakkımız, kanunla verilmiş bir hak.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Şimdi, bir şeyi bozuyoruz, öbür tarafta bakıyorsunuz, çalışan kişi sayısı kaç? 28 milyon. Emekli sayınız kaç? 16,5 milyar. Tabii ki bu, bunu kaldırır mı arkadaşlar? Kaldırması mümkün değil. Siyaseten bozuyorsunuz, ondan sonra da o bozulan şeyi daha başka bir bozulmayla da düzeltmeye çalışıyorsunuz. Dolayısıyla da arkadaşlar, samimi olmak lazım, samimi; siyaset peşinde koşmamak lazım. Ben CHP'den şunu beklerdim, mesela ana muhalefet partisi... Yani nasıl bir vergi sistemi getirmeyi düşünüyorsunuz? Bununla ilgili hiçbir şey söylemediniz ve dolayısıyla da...
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Dinlememişsiniz, söyledik ya.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Hayır, hayır; söylemediniz, söylemediniz.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Sadece bizim hatalarımızı söylediniz. Burada tabii ki Sayın Temurci ve Sayın Erhan Usta bazı şeyler söyledi ama sizden ben bunu duymadım.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - "Vergi dilimleri" dedik.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Dolayısıyla da bu ülkeyi yönetmek, gelirleri arttırmak hepimizin görevi ama harcamalar kısmını artırıyorsunuz. Harcamaları kısmı kolay, ben de veririm, veriyorum ama onun nereden yerine koyacağız? O belli değil arkadaşlar. Dolayısıyla da burada, bu Vergi Kanunu'nda yani yeterli olmasa da yine de, mesela, işte, kamu-özel iş birliğinin kurumlar vergisinin 25'ten 30'a çıkarılması iyi bir örnek. Siz, biz bunu yapınca da eleştiriyorsunuz, yapmayınca da eleştiriyorsunuz; miktar az diyorsunuz.
RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Maddede konuşacağız arkadaşlar.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Diğer taraftan, diyelim ki ulusal şirketlere belli bir bazda vergi getirmek iyi değil mi? Yani bu iyi, bunların üzerine ilave etmemiz lazım. Serbest bölgelerde yurt içi satışlardaki istisnaları kaldırmak yine iyi. Dolayısıyla da işte, KDV istisnasını deniz taşıtlarını maksadı dışında kullananlardan, onlardan kaldırmak önemli.
Tabii ki biz de isteriz emeklilerimize daha fazla ücret verelim arkadaşlar. Yani ücret vermek istiyoruz ama dengeyi öbür tarafta bozuyoruz ve bunu burada düzeltmeye çalışıyoruz. Tabii bu, şimdi bozulan bir şey değil arkadaşlar. Bu ülkede 3600 günle insanlar emekli oldu. 3600 günle insan emekli olur mu? Olmaz. Öbür tarafta siz de söylediniz, bir tarafta emeklilik prim gün sayısı diyelim ki beş küsur yıl büyük, bir tarafta 9000 gün, öbür taraftan da bize diyorsunuz ki "Bunu 7200'e indirin." Değil mi? "İndirin." diyorsunuz ve öbür taraftan da SGK'nin açığı katbekat artıyor. Arkadaşlar, samimi olmamız lazım yani bu ülke hepimizin. Dolayısıyla da burada eğer yapacaksak gerçekten de vergi reformu yapmak lazım. Siz, bunları benden daha iyi bilirsiniz. Bunu yapmadığımız müddetçe, eğer popülizm yapacaksanız, diyelim ki, bugün biz iktidardayız -inşallah, uzun süre de iktidar oluruz- ama yarın iktidara gelen partiler de aynı şeyle yüzleşecek. İşte, diyelim ki Demirel emeklilik yasasını bozdu, onu düzeltmek rahmetli Bülent Ecevit'e zorunda kaldı. Niye? Yürütemez hâle geldi. Dolayısıyla da burada daha çok siyaset değil de arkadaşlar... Biz, bunları nasıl düzeltiriz ve biz bunları yaptığımız zaman çünkü vergi arttırdığınız zaman, vergi kontrolü yaptığınız zaman, işte, insanlar vermediği vergiyi verdiği zaman size tepki doğacaktır. Bu tepkiyi hepimiz beraber göğüslemeye var mıyız arkadaşlar; var mıyız? Ama, ben size söyleyeyim: Yarın bas bas bağırıyorsunuz o zaman. Mesela, EYT'de biz uzun süre direndik, siz hepiniz bağırdınız "EYT, EYT, EYT" ondan sonra da kalktınız, bir de dediniz ki "Ya, 38 yaşında bayan emekli olur mu?" dediniz, böyle bir şey olabilir mi ya?
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Güneş, buyurun.
İSMAİL GÜNEŞ (Uşak) - Başkanım, toparlıyorum.
Tabii ki burada önemli düzenlemeler var, yeterli mi? Yeterli değil ama hiç yoktan daha iyidir.
Bu kanun teklifinin ben ülkemiz için hayırlara vesile olmasını diliyor, hepinizi saygılar sunuyorum.