EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Sayın Başkan, sayın bakanlarım, saygıdeğer milletvekilleri, kıymetli bürokratlar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Tabii, gecenin bu saatinde rakamlar, bütçe verileri, vesairden öte dikkat çekmek istediğim bir iki husus var ve bir doğrunun yanına bir iki yanlış konularak bir haksızlık da yapılıyor olabilir. İnternet'ten özellikle araştırdım, bulabildiğim kadarıyla -ve Sayın Cumhurbaşkanımızın da neredeyse bütün konuşmalarını takip etmeye çalışıyorum- Sayın Musa Çam'ın bir isnadı var, geleneksel olduğu üzere Sayın Cumhurbaşkanımızı anmadan konuşmaz kendileri. Tam metni okuyorum Cumhuriyet gazetesinin İnternet sitesinden: "Kılıçdaroğlu, sen kendin Alevi olabilirsin, ben sana saygı duyarım, bundan da çekinme, korkma, bunu da rahat rahat söyle; ben de Sünni'yim, ben de bunu rahat rahat söylüyorum..." Altı ve üstü, vesairi de var ama o cümlenin kesinlikle herhangi bir kaydını bulamadım. O tabii, gecenin bu saatinde aradan gümbürdesin gitsin denebilir...

MUSA ÇAM (İzmir) - Bunu ben size kalkıp bulurum. Bunu söylemesi bile nefret suçu, bunu söylemesi bile. Kalkıp bir başka siyasi partinin liderine veya herhangi birisine "Ben Sünni'yim, sen Alevi'sin." demek zorunda mı yani? Nasıl böyle söyleyebilir?

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Ve burada dikkat çekmek istediğim diğer hususlar şu şekilde: "Türkiye'de güzel şeyler oluyor." demeye başladık son on iki, on üç yıldır bize göre. Bir hususa daha dikkatinizi çekmek isterim.

BAŞKAN - Sayın Gizligider, uykumuz açıldı, iyi yaptınız.

Buyurun.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Biraz daha yükseltebilirim.

BAŞKAN - Yükseltebilirsiniz, sıkıntı yok.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Peki, teşekkür ediyorum.

Amacımız tabii, doğruya ulaşmak.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Ya da Amasya mitinginde...

MUSA ÇAM (İzmir) - Her yerde var, var o.

KADİM DURMAZ (Tokat) - ...2014 seçimleri öncesi "Hacı Bektaş Veli'nin bir sözü vardır..."

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Ben oradan geliyorum, anlatacağım şimdi sözlerinin hepsini size.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Hayır, hayır, bakın, o zamanki Başbakanımızın Amasya Meydanı'nda "'Eline, beline, diline sahip çıkacaksın.' Bu, diline sahip çıkmayanlarından." deyip meydanda yuhalatıldığını, basından takip ettik.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Buradan herhangi bir isnat çıkmaz.

Yabancı Sermayeyi Teşvik Yasası çıkmış, aslında hazırlığımız onunla ilgiliydi. Çok kısa, bir konuya burada dikkat çekmek istiyorum, onun ardından başka hususlarda da fikirlerimi paylaşacağım.

1954 yılında çıkmış Yabancı Sermayeyi Teşvik Yasası ve 2002 yılına kadar yabancı sermaye miktarı -yanlış almadıysam rakamları- 15,5 milyar dolar ama son on üç yılda bu rakam 2015 Temmuz sonu itibarıyla 158 milyar dolara ulaşıyor. Bu noktada, Ajansın bütün yöneticilerine, başta bu Ajansın düşünülmesinden tutun da faaliyete geçmesine ve icrai noktadaki yetkililerine teşekkür ediyorum çünkü birkaçına bizzat şahit olduğum hususlar var, gerçekten tam bir özel sektör anlayışıyla çalışıyorlar. İki hususta çok ciddi katkıları oldu, yatırım desteği ve tanıtım meselesinde. Buna dikkat çekiyorum.

Bir şeyi daha paylaşacağım ve diğer hususları konuşacağım, o da şu: Hangi dönemlerde yabancı sermaye Türkiye'ye geliyor, hangi dönemlerde duruyor? Aşağı yukarı şu sonucu veriyor: Siyasi istikrar ile yabancı sermayenin gelmesi arasında bir korelasyon var, pozitif bir korelasyon var yani o arttıkça diğeri de artıyor, tersi noktada da aynısı. Bu yönüyle hakikaten, istikrarın bu Ajansın kuruluşuyla birlikte yabancı sermayeye çok büyük katkısı olması hasebiyle emek verenlere samimiyetle teşekkür ediyorum.

Yine, birkaç husus var. Diyanete dair elbette, neredeyse nüfusumuzun tamamını ilgilendiren ve hayatımızın birçok... Doğuşta başlıyor, ölümde sona eriyor Diyanetin vazifesi belki insan hayatında. O yönüyle hepimizi ilgilendiren hususlar var. Bu noktada, bizlere yoğun talepler var, muhakkak muhalefet milletvekillerine de bizlere de. Bu vekil imam meselesi Sayın Bakanım, hakikaten... Bir de iki, üç yıl önce yarım kalan bir düzenlemeyle ilgili bir husus var. Bunu arz ediyoruz, paylaşıyoruz ve talep ediyoruz.

BAŞKAN - Müezzin kayyımlar da var efendim.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Çünkü Genel Kurul aşamasında kalan bir noktada. Bu konuda da herhâlde bilgi hepimiz için aydınlatıcı olacaktır.

Bir de bu imam atamasına ilişkin mevzuat meselesi var. Biraz araştırdığımda o sonuçlara vardım ama mutlaka Diyanet yetkilileri daha ayrıntılı bilgi verecektir. Yani şunu çok fazla duyuyoruz: Camide cemaat olsa da olmasa da bir imam talebidir gidiyor ve bu bayağı tavan yapmış durumda. Bildiğim kadarıyla, bir kısmı mevzuatla alakalı, bir kısmı yeni atanması gerekenlerle ilgili. Bu talebimizi de tekrar ediyorum.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Çok güzel, kadro bol olunca işte...

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Yine, çok ilginç bir bilgi vereyim size. Belki o raporlar geçtiğimiz dönem, 24'üncü Dönem çıktı ama ayrıntıları okunmamış olabilir ama benim ilimde yaşanan bir olay 28 Şubatla ilgili Darbeleri Araştırma Komisyonunun raporunda yer aldığı için paylaşacağım. İlk duyduğumda ki yazılı metinleri okuyunca çok daha iyi ikna oldum, tüylerim ürpermişti. Diyanet geçmişte ne için kullanılmış, 28 Şubat Dönemi'nde? Nevşehir ilinde mütedeyyin Müslümanları fişlemek amacıyla kullanılmış. Çok fazla ayrıntısı var, paylaşabilirim yani komisyon raporunda da ayrıntılı olarak var. Yani kuruluş amacı, hepimizin bildiği şekliyle amacı -halk ağzıyla söyleyelim, amiyane söyleyelim- dinimizi diyanetimizi öğretmekken Müslümanları fişlemek üzere görev yapmış bir dönem.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Ama Gizligider, buradan bir şey çıkmaz.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Çıkıp çıkmayacağına birlikte karar veririz, oradan buraya geliyoruz.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Bakın, geçmiş dönemde siyasaldı da bugün de başka açıdan siyasal anlamı çıkar. Hiç oraları... Emin olun, iyi niyetle söylüyorum, oralara girmeyin.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Biz de size nerelere girmeyin "Şu çukurlara girmeyin" diyoruz, çıkmıyorsunuz. Yani bunlara da siz girmeyin, yani çukurlardan gidiyorsun.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Bakın nereye çekiyorsunuz? Allah aşkına, siz Diyaneti töhmet altında bıraktığınızın farkında mısınız?

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Bir dönem için evet.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Hayır, geçen dönem öyleydi ise bugün de öyle.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Töhmet değil isnat, isnat değil tespit, tespit değil Meclis araştırma komisyonun raporlarından bahsediyorum.

AHMET YILDIRIM (Muş) - Yarın, bir gün de başka biri çıkacak, bir komisyon kuracak, o da bugün için söyleyecek.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Eyvallah, o zaman da onu konuşuruz.

Şimdi, oradan aldığımız kurumun bugün hakikaten dünya çapında işler yaptığı doğrudur, eksiklerinin olduğu da doğrudur. Bunları da bütün açıklığıyla bence ortaya koymalıyız.

Özellikle Cumhuriyet Halk Partili milletvekillerimize teşekkür ediyorum. Ben Hacıbektaş'tan geliyorum, hatta eşim de Hacıbektaşlı, size o kadar net söyleyeyim. Şunu çok açıklıkla konuştuk. Orada Hacı Bektaş'ın sülalesinden gelen Ulusoy ailesiyle, ileri gelenleriyle, köy muhtarlarıyla, ortalama vatandaşla ve bütün açıklığıyla -tam cümlesini aldım çünkü kaydı da aynı şekilde bende yanlış söylemeyeyim diye- onlar bize şunu söylemiş: "Bizim hakkımızı yine siz verirsiniz." Devamı var, cevap hakkı doğar, söylemeyeceğim ama kaydıyla duruyor. Niye bu tespiti yapmışlar? 2002 öncesine kadar CHP ya da versiyonları diyelim, yani o anlayış yani Alevi kardeşlerimizle ilgili hassasiyeti belki daha fazla dillendiren ya da kamuoyunda öyle gibi algılanan o anlayış önemli bir süre cumhuriyet tarihinde tek başına iktidar, Dersim de onun içinde.

BAŞKAN - Bu bir sataşma konusudur ama.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Yok, sadece siyasi tarihten küçük hatırlatmalar olduğunu düşünüyorum.

BAŞKAN - Tespit, peki.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Ondan sonraki süreçte ise, zaten asla tek başına gelememiş bir daha da Güneş Motel olayı dışında, koalisyonun bir tarafından tutmuş hep...

MUSA ÇAM (İzmir) - Sayın Başkan...

BAŞKAN - Az önce müdahale ettim efendim.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - ...yalnız hani o hepimizin vergileriyle tüm hizmetleri almalıyız, eyvallah, o zaman "Neden -biz bir mezhep diyelim, yani bana göre veya benim algıma göre böyle ki ilahiyatçılar varken o tartışmaya girmek istemiyorum- o inanç sahiplerinin talepleri yerine gelmiyor?" sorusuna yahu seksen yıldır kimse niye cevap vermemiş. Biz cevap veriyoruz şimdi.

MUSA ÇAM (İzmir) - Ne veriyorsun? Diyanette bir tane farklı mezhepten insan mı var? Var mı? Bir kişi göster, söylesinler, farklı mezhepten, Alevi veyahut da farklı mezheplerden bir kişi var mı? 100 bin kişi çalışıyor.

İBRAHİM MUSTAFA TURHAN (İzmir) - Çok, çok.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Sayın Çam, seçim vaatlerine bakarsanız ne verdiğimizi ne vereceğimizi anlarsınız.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Kaç Alevi vali var? Alevi kaç genel müdür var?

MUSA ÇAM (İzmir) - Bir tane Alevi vali göster. Var mı?

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Bir kere de siz yapsaydınız ya, seksen yılda bir kere de siz yapsaydınız, "Kardeşim, siz bizden ne istersiniz?" diye bir kere de siz sorsaydınız ya.

Şimdi bu meseleyi de kendime göre tespit ettikten sonra...

MUSA ÇAM (İzmir) - 317 milletvekili var, bir Alevi kökenli milletvekili var mı? (AK PARTİ sıralarından "Var." sesleri)

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Geçen dönem komisyon başkanıydı.

MUSA ÇAM (İzmir) - Kim?

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Her neyse, bir gün siz de komisyon başkanı olursunuz.

BAŞKAN - Evet, dedemizi de burada hayırla anıyoruz.

HAMZA DAĞ (İzmir) - İbrahim Yiğit Dedemizi de anıyoruz.

KADİM DURMAZ (Tokat) - Geçen dönemdi o.

MUSA ÇAM (İzmir) - Bugün yok, yani safları sıklaştırdınız.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Başkanım, sizin arzunuz doğrultusunda herhâlde uykuları kaçırmayı başardık.

BAŞKAN - Teşekkür ediyorum o zaman, sağ ol.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - Bir tespitimizi daha RTÜK'le paylaşıyorum, o da şu: Şu evlendirme programlarına Saygıdeğer Başkanım, lütfen, ne olur, istirham ediyorum veya bu talebi hangi kelimelerle daha devam ettireceksem devam ettirmek istiyorum, ne olur bir el atın. Birileri orada trilyonlara, artı, reklam paralarına ve farklı farklı işlere imza atıyor ama inanın ki bu hayır olmuyor bizim için, hayır değil bu. Yani buna hayır. Ne olur bu konudaki talebimiz değerlendirelim.

Yine birkaç husus daha var ama hem süre...

BAŞKAN - Süre bitti.

EBUBEKİR GİZLİGİDER (Nevşehir) - ...hem Sayın Bakanlarımızın sabahki yoğunluğu itibarıyla şu anda, şimdilik, cevap hakkım saklı kalmak şartıyla...