KOMİSYON KONUŞMASI

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Sayın Başkanım, değerli milletvekili arkadaşlarım; tekrar sizleri saygıyla selamlıyorum.

Biraz önce Muğla Milletvekilimiz Cumhur Bey beni kıskandığını ifade etmişti, ben de ondan istirham ettim, dışarıya çıkacak da ara vermek için sağ olsun, beni dinlemek için kaldı. Acaba dedim, Cumhur Bey beni niçin kıskanıyordur diye düşün, düşün, düşün, aradım, taradım. Tabii ki 27'nci Dönemde yaptığımız şöyle çalışmaları bir gözden geçirdim ve çok haklı bir gerekçesinin olduğunu tespit ettim. Hamdolsun, şimdiki Adalet Bakanımız Sayın Yılmaz Tunç'un içinde emeği olan, yine şu an Grup Başkan Vekilimiz Abdulhamit Gül Bey'in de emeği oldu ve yine benim kendi Grup Başkan Vekilliği görevimde emek harcadığımız, hayata geçirdiğimiz, hak arama özgürlüğünün ayrılmaz bir parçası olarak gördüğümüz -ki yurt dışı programlarında, yurt dışında 5 milyon vatandaşı olan bir ülke olarak- yeşil pasaport hakkını sadece ve sadece Türkiye'de serbest meslek mensubu olarak avukatlara verdik. On beş yılı doldurmuş olan, bakınız, on beş yıl...

SÜLEYMAN BÜLBÜL (Aydın) - Vize vermiyorlar vize.

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Kanun teklifini biz verdik.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Hayır, o kanun teklif olması önemli değil. On beş yıl, bakın, serbest meslek mensuplarında arkadaşlar...

SEVDA ERDAN KILIÇ (İzmir) - Biz verdik o kanun teklifini.

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - O teklifi biz verdik.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Ya, bırak, bunun teklifini vermek, benim de aklıma geliyor bir dünya teklif. Önemli olan bunu hak arama, yargı mensubu olarak...

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - O teklifi biz verdik.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Yani Cumhur Bey, kıskançlığın sebebi bu.

İki, kamuda çalışanlara staj imkânı getirdik. Bu da ciddi bir toplumsal talebe dönüşmüştü. Yine e-Duruşmayı getirdik ve avukat arkadaşlarımız bundan memnun.

Yine...

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Sayın Özkan, teklife geri dönelim.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Başkanım, bunlar avukatların...

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Teklifin 3'üncü maddesine geri dönelim.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Başkanım, bir cümleyle bitiriyorum.

Avukatların işlemiş olduğu suçları da Yargıtay denetimine açtık ve kılık kıyafet özgürlüğü, genç avukatlara aidat muafiyetini getirdik.

Evet, özellikle, Sayın Başkanım, şimdi, şu anda görüşmekte olduğumuz bizim 3'üncü maddeyle ilgili, görüşmekte olduğumuz maddeyle ilgili... (Gürültüler)

MAHMUT TANAL (Şanlıurfa) - Şu an 3'üncü maddedeyiz.

SİBEL SUİÇMEZ (Trabzon) - Bu saatte her şey mümkün.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Başkanım, müsaade ederseniz....

BAŞKAN CÜNEYT YÜKSEL - Buyurun.

CAHİT ÖZKAN (Denizli) - Şimdi, bu konuyla ilgili bizim maddeyi sevk gerekçemiz, özellikle adli yardım ödeneğinde adaletsiz bir durumun ortaya çıkmış olması. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Bakın, Erinç Bey de Barolar Birliği Başkanımız da daha önce biz bu düzenlemeyi, iptal edilen düzenlemeyi yapmadan evvel bize geldiler, görüştük, dediler ki: "Bununla ilgili hiç yasama organı devreye girmesin, şu andaki durum yönetmelikle belirleniyor. Biz bunla ilgili çalışma yapalım." Ve maalesef işin içinden çıkamayınca biz o yasal düzenlemeyi yapmıştık. Yani onlar yasa ve yönetmelikle ilgili çalışma yapmayı vadetmişlerdi de, olmayınca yasa düzenlemesi görüşülürken dahi "Biz tekrar bunları çalışalım." dedi ancak tabii, vakit kalmamıştı, biz de o yasayı yaptık.

Şu anda, makul bir dengede yine bir teklifleri gelebilirse biz bunu parti grubumuzla Meclis grubumuzla ve yetkili arkadaşlarımızla konuşur yine değerlendiririz? Ancak şu anda bu yasal düzenlemeyi Anayasa Mahkemesi orantılılık nedeniyle iptal etmiş olabilir ama bu orantılılık nedeniyle iptal düzenlemesinin, bu sefer negatif orantısızlık sebebiyle bir mağduriyete neden olmaması lazım. Teklifin sevk gerekçesi, adalete uygun, adil bir tevzi, adli yardım ödeneğini paylaştırmaya matuftur.

Teşekkür ediyorum.