KEZBAN KONUKÇU (İstanbul) - Değerli milletvekilleri, Komisyon üyeleri; uzun zamandır bu madde tartışılıyor, daha önce de söylemiştik tekrarlayalım: Biz, bu kanun teklifinin derhâl çekilip gerçekten öğretmenlik mesleği yapan eğitim emekçisi arkadaşlarımızın gerçek sorunlarını çözecek bir kanun teklifinin getirilmesini talep ediyoruz, istiyoruz. Meslek örgütlerinin, sendikaların talebi de bu yöndedir.

Değerli Komisyon üyemiz "İdeolojik aidiyetlerinden dolayı falan..." diye bir ifade kullandı sendika temsilcileriyle ilgili, yöneticileriyle ilgili; kesinlikle doğru bulmuyorum bu yaklaşımı. Bu tarz ayrıştırmalarla bizim o zaman yaklaşımlarımız çok farklı olabilir. Sonuçta belli bir üye sayısı olan sendikalar buraya davet edildi yanlış bilmiyorsam, söz hakkı verildi.

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - İsteyen herkese söz verildi.

KEZBAN KONUKÇU (İstanbul) - Verildi, biliyorum, söz verdiğinizi biliyorum da bir yaklaşım olarak bu...

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Herkese verildi.

KEZBAN KONUKÇU (İstanbul) - Biliyorum, biliyorum Sayın Başkan. Bir yaklaşım olarak ama bir üye sayısı da şey yapılıyor sanırım, sendikaların üye sayısına bakılıyor ama benim bildiğim en az 10 bin üyesiyle...

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Buraya kıymetli milletvekillerinin getirmiş olduğu, kendileri gelen tüm sendikalara üye sayısına bakmaksızın... Hatta EĞİTİM-BİR-SEN de itiraz etti "Biz yetkili sendikayız." Diye.

KEZBAN KONUKÇU (İstanbul) - Biliyorum.

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Biz dedik ki: "Yetkili, yetkisiz diye hiçbir ayrım yapmıyoruz, herkese söz hakkı veriyoruz."

KEZBAN KONUKÇU (İstanbul) - Şimdi "söz hakkı" demedim, belli bir üye sayısı olan sendikalar buradaydı zaten. Benim bildiğim, en az üyesi olan 12 bin üyeli Özel Sektör Öğretmeleri Sendikasıydı; hani gerisinin zaten çok daha fazla. Bunu niye söylüyorum? Yani binlerce eğitim emekçisini, öğretmeni temsil eden arkadaşlarımızı daha ciddiyetle dinlemeliyiz. "Birbirimizi dinliyoruz." diyoruz, çok nezaketli oluyoruz bazen, bir şey değişmiyorsa niye dinliyoruz diyeceğim ben tekrar.

Bu kadar.

Teşekkür ediyorum.