KOMİSYON KONUŞMASI

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Şimdi, aramızda bir anlaşma olursa her şeyi konuşmayız Komisyonda, maddelerle ilgili konuşuruz ama muhalefetin taktiğini ben çok beğendim, aynı taktiği de biz uygulayalım istiyorum. Şöyle: Madde ne olursa olsun istediğimizi söyleyelim. Zaten değerli muhalif, muhalefet milletvekili arkadaşlarla sohbet ederken burada da dün söylendi, deniyor ki: "Biz ne dersek diyelim sizin dediğiniz oluyor." Halk öyle istedi, halk bizi burada 1'inci parti yaptı, halk 1'inci parti yaptı.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Getirmeyin o zaman buraya, niye getiriyorsunuz o zaman?

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Görüşlerinizi alıyoruz.

Şimdi, o yüzden, diyor ki muhalefetteki değerli vekiller: "Ya, bizim dediğimiz hiçbir şey olmuyor; o yüzden, biz her fırsatta her şeyi söylemek istiyoruz. Niye çok görüyorsunuz?" Şimdi, bana sayın vekilin "Niye bunları anlattın?" demesini bu kapsamda düşünmesini rica ederim.

Çok uzatmak istemem. Bilimsel bir katkı yaptık. Burası Komisyon, Eğitim Komisyonu; eğitim ve bilimle ilgili konuşmayacak mıyız? Herkes örnek olayları veriyor, bu maddelere bağlamaya çalışıyor.

Son iki cümleyle bitiriyorum.

Benim sözlerim de öyle gazete haberleri, Google haberleri, Google profesörlüğü değil. Ben işletmecilik alanında özelleştirme üzerine tez yazdım yıllar önce, 1988'de; orada, Atatürk'ün... Şimdi, bu, deminki soruya da bir cevap. Tank Palet Fabrikası deniyor ya millî işlerle ilgili. Atatürk, 1933'te Sümerbankın kuruluşunu yaparken, Sümerbankın kuruluş kanununda -İngiltere'den, 1989'daki Thatcher'ın özelleştirmesinden ortalama yüz sene önce diyelim Atatürk ilk özelleştirmeyi söylüyor- diyor ki: "Sümerbankın hisseleri zamanı geldiği zaman piyasaya çıkacak ve öncelikle çalışanlarına satılacaktır." Dünyadaki ilk özelleştirmeyi bilimsel olarak söyleyen Atatürk'tü. Öyle goygoyculukla Atatürkçülük olmaz; Atatürk'ü anlayacağız, öğreneceğiz, içselleştireceğiz ve eylemsel olarak icraatlarını yerine getireceğiz. Yakamıza Atatürk rozetini ben çok takmadım ama takmadan, takanların on katı daha iyi biliyorum; çalışmak lazım. Özelleştirmede, sonuçta, Tank Palet Fabrikası ya da bir başkası... Atatürk söylüyor "Zamanı gelince satılacak." diyor.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Çok doğru söylüyorsunuz, çalışanlara satıldı çünkü, verildi!

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Ya, onu konuşalım Sayın Vekil, onu konuşalım ama öncelikle Atatürk'ün bunu söylediğini anlayalım.

İNAN AKGÜN ALP (Kars) - Kime sattığını da ben anlatayım.

Sayın Başkanım, ben bir cevap vermek istiyorum.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Atatürk'ün...

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - 782 tank da...

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Biliyor muydunuz bu konuyu? Biliyor muydunuz Atatürk'ün...

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Biliyoruz.

İNAN AKGÜN ALP (Kars) - Biliyoruz.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Ya, yapmayın, nereden biliyorsun?

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Yapmayın Allah aşkına!

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Başka ne var mesela, Sümerbank Kanunu'nda ne var başka? Ya, birlikte öğrenelim; ben sizden, siz benden öğrenin; birlikte öğrenelim. Burada sürekli polemik yapacaksak hepimiz polemiğin kralıyız burada. Yani, polemik yapmayacağız. Bilimsel bir katkı yaparken bile bunu böyle anlamak isterseniz dün sustuğumuz on bir buçuk saati burada on bir buçuk saat konuşarak telafi edebiliriz. Bilimsel katkıda bulunalım.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Hep beraber konuşacağız.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Bakın, yapıcı olmaya çalışıyorum. Varsa öğreneyim ben de, buyurun.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Bakın, biz hem bilimsel hem halkın, vatandaşın düşüncelerini, fikirlerini burada yansıtıyoruz.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Tamam, harika.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - Bizim görevimiz bu yani, işimiz bu.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Onun için toplantı var ama bilimsel açıklamaya polemikle cevap verilmez.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - "Din bilimdir." diyorsunuz.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Evet, bilimdir, bilim.

İSMET GÜNEŞHAN (Çanakkale) - O zaman İslamiyet'i tartışalım.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Yahu, tartışırız, âlâsını tartışırız.

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Arkadaşlar, böyle bir hususa girmeyelim yani.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Burası onun yeri mi? Onun yeri mi?

İNAN AKGÜN ALP (Kars) - Başkanım, ben de usul hakkında bir söz istiyorum.

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Yani, lütfen... Lütfen...

İNAN AKGÜN ALP (Kars) - Başkanım, usul hakkında bir söz talebim var.

BAŞKAN MAHMUT ÖZER - Bir saniye...

Teşekkür ederim.

MUSTAFA HULKİ CEVİZOĞLU (İstanbul) - Evet, teşekkür ederim.