KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET BEKAROĞLU (İstanbul) - Sayın Başkan, Değerli Bakanım, değerli milletvekili arkadaşlarım, bürokratlar, basın mensupları, kalan varsa; bu yaptığımız iş, gerçekten kanun yapma, bütçe görüşme işi değildir Sayın Başkanım.

Bir insanın, yani yaş ortalaması, çalışma koşulları, çalışabileceği sınır bellidir. Ben psikiyatri uzmanıyım, uzun yıllar beyin çalışmaları yaptım. Böyle bir şey olamaz Başkanım. Biz burada kanun yapmıyoruz, millete de iyilik yapmıyoruz. Saat on ikide geldiniz arkadaşlar ve sabah beşte gideceksiniz, böyle bir şey olmaz. Yani on yedi saat çalışılmaz. Bu, gerçekten bu millete de, millî iradeye de bir iyilik değildir. Siyasi değil bu, insani değil, bilimsel değil, akli değil yani iş değil bu arkadaşlar, vicdani de değil. Niçin acele ediliyor? Geçici bütçe yapıldı, mart sonuna kadar zaman var. Niye bir günde iki bütçe? Ne dedi Bakan? Kim, ne anladı arkadaşlar yani? Tamam, elimizi kaldıracağız. Bütçeyi Hükûmet yapar, doğru. Hükûmet filan yapmıyor, millî irade bu değil arkadaşlar, sizsiniz millî irade. Bürokratlar yazmışlar, gelmiş buraya, okundu, hiç kimse bir şey anlamadı, dinleyemiyoruz çünkü dinleyecek durumda değiliz, anlayacak durumda değiliz. Sayın Bakan, Değerli Başkanım; bu yapılan, iş değil, gerçekten yani bir şeyler söyleyin. Böyle kanun yapılmaz.

Anayasa'mız, Meclis İçtüzüğü Meclise üç çalışma iş günü, dörder saat çalışın der. On saat, on beş saat çalışılıyor, niye böyle yapılıyor? Bunun böyle olması için bir sebep de yok. Yangından mal kaçırıyorsak değil, başka bir şey değil. Ne yapıyorsunuz? Yani gerçekten Başkanım, bir anlatın. "Doğru şeyler yapıyoruz, bu böyledir, iyidir." deyin, ben de "Evet, iyidir." diyeyim, siz de hepiniz onaylayın. Ondan sonra ben de bir psikiyatrist olarak seyredeyim sizi, diyeyim ki: "Bunların hiçbiri normal değil, bunları psikiyatri kliniğe götürmek lazım." çünkü böyle bir çalışma ortamı olmaz arkadaşlar. Oyun oynuyoruz yani, böyle iş olmaz.

Teşekkür ederim efendim.