CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Sayın Başkan, Komisyonumuzun değerli üyeleri; herkesi saygıyla selamlıyorum.

Şimdi, ben de bu Komisyonu hem üyelerimizin yaklaşımı hem de tartışma usulü açısından gerçekten çok kıymetli buluyorum; çok özel ve nadide bir Komisyon. Bunun için de bütün arkadaşlarıma teşekkür ediyorum.

Şimdi, mevcut öneride -tabii, az önce arkadaşlarımız da ifade ettiler- işte, KOOPBİS'e veri girişi ya da birtakım haksız uygulamalara, fahiş fiyatlara para cezası uygulanması gibi düzenlemeler var. Bu düzenlemelerin bir kısmı Anayasa Mahkemesinin kararlarından dolayı, bir kısmı piyasada oluşan ihtiyaca dönük teknik düzenlemeler. Burada gerçekten, bu kanun düzenlemeleri, piyasada oluşan bazı ihtiyaçlara, hassasiyetlere yönelik olarak ilgili bakanlığımızın da milletvekillerimizin de hassasiyeti sonucunda yapılması gereken teknik düzenlemeler olarak ortaya çıkmıştır. Şimdi, ben şunu açıkça ifade edeyim; bu, kişisel kanaatim: İşte, ben, birazcık iktisatla, ekonomiyle ilgilenmiş bir akademisyen olarak, özellikle devletin piyasaya bu tür muhafazakâr müdahaleleriyle bazı sıkıntıları ortaya çıkaracağına inananlardanım çünkü gerek devletin parasal müdahalesi gerekse bu tür cezai yaptırımlarla ilgili piyasayı düzenlemeye ilişkin müdahaleleri bazen bazı tarafların asimetrik olarak kazancına, bazılarının kaybına neden olabiliyor. Dolayısıyla bu hassas bir konu ve yıllarca da iktisatçılar bunu tartışmışlar ama günün sonunda, bizim gibi ülkelerde, maalesef bir veri girişinin bile kanunla düzenlenmesi, aksi takdirde burada paydaşlarımızın bu işe çok önem vermediği, birtakım para cezalarının, yaptırımların uygulanmadığı taktirde gerçekten, günümüzde olduğu gibi ne kadar uç noktalara geldiğini görüyoruz. Biz Nail Başkanla uzun süre çalıştık, gerçi siyasete girmeden önce çok iyi anlaşıyorduk bazı konularda ama siyaseten ayrı düştük; gittiğimiz marketler de farklılaşmış, biz 5 liraya ekmek satan yere gidiyoruz, Nail Başkan da 59 liraya satan yere.

NAİL ÇİLER (Kocaeli) - Gece o saatte...

CEVAHİR UZKURT (Niğde) - Latife ediyorum.

Gerçekten çok güzel çalıştık. Ben, Oda Başkanıyken de kendisine çok saygı duyduğum bir abimizdir; şu anda aynı Komisyonda olmaktan da ayrıca mutlu olduğumu ifade etmek isterim.

Şimdi, değerli arkadaşlar, biz de bürokratken birtakım yaptırımlar getirmek ve para cezaları uygulamak yönünde bize görüşler gelirdi ama bu o kadar hassas bir konu ki burada bazen... Zannediyorum, az önce Türker Vekilim söyledi; şimdi "stokçuluk" gibi, "fahiş fiyat" gibi kavramların sınırlarını çok net çizmezsek, para cezalarını çok net tanımlamazsak, bu defa, gerçekten işini çok haysiyetle, hassasiyetle, ahlaki olarak düzgün yapan esnafımız olsun, iş adamımız olsun, paydaşlar olsun, bunların aleyhine sonuç doğuracak birtakım uygulamaların da olabileceğinin farkındayız. O yüzden de bu tür yasal düzenlemeler yapılırken -bu, kanun da olabilir, yönetmelik de olabilir ya da daha alt düzenlemeler de olabilir- uygulayıcıların da elini rahatlatmak, piyasada uygularken farklı uygulamaların önüne geçmek için de bu tür kavramları iyi tanımlayıp, çerçevesini iyi çizip para cezalarının da gerçekten çok hassasiyetle yapılması gerektiğini düşünüyorum. Burada şunu çok açıkça ifade etmek isterim: Bakanlıklarımız, gerçekten bu tür politikaları yıllarca uygulayıp sonuçlarını gördükleri için bunların sınırlarının ne olduğu ya da ne olması gerektiği konusunda, aşırıya gidildiğinde bunun ne tür handikaplarının ortaya çıkacağı konusunda tecrübeliler. O açıdan da ben Bakanlığımızın bu konuyu hassasiyetle çalıştığını düşünüyorum.

Şimdi, geneli üzerinden maddelere geçtiğimizde bunu tartışacağız. Geneli üzerinde şöyle bir tespitimi ifade etmek isterim: Tabii, bu piyasaya parasal olarak ya da farklı şekillerde müdahale konusu hep bir sıkıntı oluşturur; bunun farkındayız. Ama muhalefet açısından ben şunu gözlüyorum: Şimdi, bir düzenleme getiriyoruz, bu düzenlemeye her ne olursa olsun, başka alanda ihtiyaç olan başka bir düzenlemeyi örnek göstererek gelen düzenlemenin sanki çok anlamsız, yetersiz, kifayetsiz olduğu yönünde bir eleştiri yapılıyor. Bakın, ben yapılan birçok eleştiriyi gerçekten çok haklı buluyorum, tespitleri çok doğru buluyorum. Biz bunlardan da istifade ediyoruz, bir sonraki çalışmalarımıza biz bunların notunu alıyoruz; onda hiçbir sorun yok ama gelin, buraya bir düzenleme geldiğinde bunun zeminini kaydırmadan... Elbette ki AVM'yle ilgili olsun, hal yasasıyla ilgili olsun, tarımla ilgili kanunlarda olsun, bunlara ilişkin her zaman düzenleme ihtiyacı olacaktır çünkü çağ, zaman geçiyor, yeni ihtiyaçlar ortaya çıkıyor, yeni sorunlar ortaya çıkıyor ve eğer bu sorunların çözümüne ilişkin de mevcut kanunlarda birtakım düzenlemeler yapılmış ise ve bunlar yetersiz kalıyor ise bundan sonra da bu kanunlarda bu yeni düzenlemelere ihtiyaç olacaktır. Ancak her bir farklı alandaki düzenleme ihtiyacını örnek göstererek önümüze gelen düzenlemeleri de tartışmayı, mecrasından kaydırıp, bunları çok önemsizmiş gibi gösterip bu işi bence akamete uğratmamamız gerektiğini düşünüyorum. Bu genel çerçevede illaki öneriler olacaktır.

Bakın, daha önceki Komisyonda belediyelere ilişkin burada bir öneri vardı. Genel Kurulda yine bizlerin de içinde olduğu bir önergeyle o da işin içine katılmış oldu. Bu, sizlerin görüşlerinin gerçekten bizim için kıymetli olduğunun da bir ifadesidir. "Ya, başka alanlarda bunu yapmak gerekir. O dururken niye bunu yapıyoruz?" şeklindeki eleştirinin ben çok da anlamlı olmadığını, bunun bizi sonuca götürmeyeceğini, dolayısıyla mevcut düzenlemeye ilişkin katkılarımızı yapıp bunu Genel Kurula en sağlıklı şekilde, eksikleri varsa onları gidererek, vatandaşlarımızın, milletimizin önünü açacak şekilde bu düzenlemeyi bitirip bence çalışmalarımıza bu şekilde devam etmemiz gerektiğini düşünüyorum.

Tekrar herkese teşekkür ediyor, saygılar sunuyorum.