KOMİSYON KONUŞMASI

MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Çok teşekkür ediyorum efendim.

Sayın Bakanım, Bakanlığınızın çok saygıdeğer bürokratları; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Sayın Bakanım, öncelikle, hayırlı, uğurlu olsun.

Tabii, çok tecrübeli bir Bakansınız, dolayısıyla, tarımın çok ciddi sorunlarının olduğunu konuşmanızda da ifade ettiniz. Ama, bundan on beş yıl önce, hatta daha fazla, on altı, on yedi yıl önce Tarım Bakanlığı Toprak Mahsulleri Ofisi Genel Müdürlüğü görevime başladığımda, yeni bakan geldiğinde verilen brifinglerde aynı sorunlar söyleniyordu, aynı sorunlar konuşuluyordu, bugün sizin konuşmanızda da ben aynı sorunları gördüm. Bir bakan değişti, ikinci bakan geldi 2002 Kasımında, yine aynı brifingleri, toplantıları izleme ya da içinde bulunma imkânı buldum, aynı sorunlar konuşuldu. Yani, öyle zannediyorum ki herhâlde bu sorunlar, özellikle yapısal sorunlar böyle devam edip gidecek.

Sayın Bakanım, aslında zaman çok kısa, bize de daha kısa süre verildiği için ben bir iki konuya dikkat çekmek istiyorum. Şimdi, doğal olarak bir şey başladı, Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarlarının ilk iktidara geldiği tarih olan 2002'yle hep mukayeseli gidiliyor, bazı rakamlar veriliyor. Bu rakamların belki bir kısmı doğru yani tamamına yanlış demek haksızlık olacak ama bazı rakamlar gerçekten çok doğru verilmiyor. Bu rakamların doğru verilmemesinin gerçekten politika üretmede de ciddi sıkıntılara neden olabileceğini düşünüyorum. Hani, dışarıya karşı verilsin tamam ama içeride de gerçekten kullanılıyorsa -siz de sektörün dışından geldiniz- bunlar ileride yine önemli hata ve yanlışların yapılmasına neden olabilecek hususlar. Sadece örnekler üzerinden bir iki konuya değinmek istiyorum. Çiftçilerin şu andaki durumlarının ne kadar zor olduğu hatipler tarafından beyan edildi, edilecek, sizler de biliyorsunuz. Örneğin, son günlerde en fazla tartışılan konuların başında ekmek fiyatları, et fiyatları, süt fiyatları geliyor. Tarımsal ürün piyasası her zaman tartışmalıdır, birçok değişkeni vardır, birçok faktör vardır, arz-talep uyuşmazlığı vardır, biraz önce Sayın Temizel ifade ettiler. Şimdi, sadece buğdaya şöyle bakacak olursak, mesela, pariteler var, Tarım Bakanlığı bu pariteleri İnternet sitesinde de yayınlıyor. Biz bu paritelerden hareket ederek buğdayı ve ekmeği bir ölçü alacak olursak şunu söylüyorlar Sayın Bakanın önüne konulan rakamlarda: "Bu pariteleri 2002'yle karşılaştırdığımızda son derece başarılı pariteler, durum iyidir." diyorlar, desteklerde olduğu gibi. Sayın Bakanım, şimdi, bakın, buğdayı eğer ölçü alacak olursak, 20-22 milyon ton buğday ürettiniz -doğruysa bu rakamlar- piyasaya bunun yüzde 60'ı çıkar, 12, hadi 14 milyon piyasa çıkar, Toprak Mahsulleri Ofisi bir fiyat açıklar ama Toprak Mahsulleri Ofisinin aldığı rakamlar 1 milyonla 3 milyon, 5 milyon arasında değişir. Bunun dışında kalan, piyasaya çıkan buğdayın 8 milyonu, bazen 10 milyon tonu piyasada alınır, satılır. Ama, önünüze getirilen rakam, Toprak Mahsulleri Ofisi tarafından açıklanan rakamdır. Yani üçte 1, dörtte 1, bazen beşte 1'e tekabül eden, piyasaya çıkan ürünün fiyatıdır ve siz bunlar üzerinden işlem yaparsınız, 2002'yle karşılaştırırsınız. Toprak Mahsulleri Ofisinin asli görevi de zaten burada ortaya çıkar. Buradan baktığımızda, örneğin, Toprak Mahsulleri Ofisi ve piyasa fiyatlarının ağırlıklı ortalamasına, borsalarda realize olan fiyatlar ile Ofisin fiyatlarına, aldıkları ürün miktarlarıyla ağırlıklı bir ortalamayla baktığımızda durum değişir, gerçek de budur. Bu, gerçekten, çoğu zaman yapılan çok büyük bir hatadır ve buradan baktığımızda şunu da çok açık bir şekilde ifade edeyim: 2003 yılından 2013'e kadar olan hesaplamayı yapabildim, buğday üreticisinin piyasada uğradığı satın alma gücü kaybı -abartısız söylüyorum- 12 milyar TL'dir, satın alma gücü kaybı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Karakaya, sözlerinizi tamamlamanız için ilave süre veriyorum efendim.

Buyurun lütfen.

MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Hemen tamamlayacağım Sayın Başkan, çok teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, bakın, ekmekle bakacak olursak, 2002 yılında ekmeğin kilogramı 1 TL idi, buğdayın yine 2002 yılında realize olmuş ortalama fiyatı 31 kuruş ve o dönem, ekmek fiyatıyla bakacak olursak 1 kilogram buğdaya üretici 310 gram ekmek alabiliyordu. Bugün ekmeğin fiyatı 4 TL, Fırıncılar Odası Başkanının açıklaması var, "2016 yılının ilk yarısında 5 lirayı geçmeyecek." şeklinde; 4 lira olarak aldığımızda 1 kilogram buğdayla 144 gram ekmek alabiliyoruz. Yani bu şu anlama da geliyor: Bugünkü buğday fiyatlarıyla bir mukayese yapacak olursak yani o günkü satın alma gücü itibarıyla ekmekle bir ölçüm yaparak, buğday fiyatlarının bugün itibarıyla 1,44 lira olması lazım, 1,44 rakamı, 1,44 TL. Oysa 2015 yılında yine ortalama gerçekleşen buğday fiyatı 85 kuruş. Eğer 5 lira olacaksa ekmek, buradan baktığımızda... Bunu şunun için diyorum Sayın Bakanım: Hasada iki buçuk ay kaldı, üç ay kaldı, turfanda hasat başlayacak, yarın önünüze bir şeyler gelecek, denecek ki buğdaya fiyat verilirken "Hayır, ekmek fiyatları artar, Sayın Bakan, onun için, buğdayın fiyatını çok fazla artırmayın." Oysa bu yapı hakikaten ülkede buğday üreticisini, çiftçileri tarlalarını ekemez hâle getirdi, girdi maliyetlerinden bahsedildi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Karakaya, lütfen toparlayın efendim.

MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Hemen toparlıyorum Sayın Başkan, sabrınıza çok teşekkür ediyorum.

Efendim, aynı şey, dana etinde de... Yine Bakanlığın bakın buradaki İnternet sitesindeki tablolardan baktığımızda 2002 yılında dana eti ortalama 6,88 kuruş, Şubat 2015'teki rakam yine Bakanlık verileri 32,70 kuruş. TÜFE endeksine aldığımızda, Tüketici Fiyatları Endeksi'ne göre -bunu farklı endekslere göre de yapabiliriz çok değişmiyor aslında sonuç- bakın, 2013'ün başından aldım, endeks 2,70, hadi 3 diyelim bu endekse 2002-2015 arasını. O zaman dana eti kuşbaşının fiyatı Tüketici Fiyatları Endeksi'ne göre artmış olsaydı enflasyon oranında çünkü gelirleri hep enflasyon oranında artırıyoruz, 20 lira civarında olması gerekirdi.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

BAŞKAN - Sayın Karaya, lütfen...

MEVLÜT KARAKAYA (Adana) - Sayın Başkan, hemen bitirdim.

Süt de de durum çok farklı değil.

Sayın Bakanım, sadece ben şu mesajı vermek istedim: Aslında bir eleştiri değil ama bu tarımsal verilerle ilgili, özellikle paritelerle ilgili kullanılan veriler ve bunlar üzerine inşa edilen politikalar, daha doğrusu bu verilerin yanlışlığı bunlar üzerinde inşa edilecek politikalarda da bizi yanlışa götürebiliyor. Ben o mesajı vermek istedim, rakamların bu anlamda bir önemi yok, çiftçinin durumu gerçekten iyi değil. Bunu belirttikten sonra sabrınız için tekrar teşekkür ediyor, hepinize saygılarımı sunuyorum.