KOMİSYON KONUŞMASI

İSMAİL ATAKAN ÜNVER (Karaman) - Sayın Başkanım, kıymetli milletvekilleri; öncelikle herkesi saygıyla selamlıyorum.

Maddeye göre, CMK'nin 247'nci maddesine göre, kaçak sanık hakkında kovuşturma yapılabilmekte ancak daha önce sorgusu yapılmadığı takdirde mahkûmiyet kararı verilememekteydi. Bununla ilgili yapılan yeni düzenlemede mahkûmiyetin yanına ceza verilmesine yer olmadığı kararı da eklenmiştir. Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine böyle bir düzenlemeye gidiliyor. Yalnız, Anayasa Mahkemesinin kararında ceza verilmesine yer olmadığı kararlarının yanı sıra, güvenlik tedbiri uygulanması gibi aleyhe sonuçlar doğurabilecek nitelikteki kararı kapsamaması ve bunlar bakımından usulü güvence öngörülmesi olarak iptal gerekçesi konulmuş. Buna baktığımız zaman yeni düzenlemeye göre, sadece kaçak sanık hakkında kovuşturma yapılabilecek ancak daha önce sorgusu yapılmadığı takdirde mahkûmiyet kararının yanı sıra ceza verilmesine yer olmadığı kararı da verilemeyecek. Güvenlik tedbiriyle ilgili herhangi bir düzenleme maddede yok. Bu da Anayasa Mahkemesinin gerekçesini tam karşılamadığını ortaya koyuyor. Şöyle, gerekçeyi tekrar hem Komisyonumuzun bilgisine hem de teklifi hazırlayanların ilgisine sunmak için ilgili bölümleri kısaca okumak istiyorum: "İtiraz konusu kural uyarınca sorgusu yapılmayan kaçak sanık hakkında mahkûmiyet dışındaki hükümlerden olan ceza verilmesine yer olmadığına ve güvenlik tedbirlerine hükmedilmesi de mümkündür. Bu itibarla kaçak sanığın yokluğunda yapılan işlemlerin tekrarlanması veya verilen hükmün yeniden değerlendirilmesi bakımından bu devrenin de değerlendirilmesi gerekir. Anılan hüküm türlerinde sanığın iddianameye konu haksızlığı gerçekleştirdiği tespit edilmekte ancak ceza siyaseti gereği ceza verilmemektedir. Fiilin suç teşkil eden bir haksızlığı oluşturduğunun belirlendiği ancak ceza verilmesine yer olmadığına hükmedildiği durumlarda sanığın Anayasa'nın 38'inci maddesinde öngörülen masumiyeti ortadan kalkmaktadır. Güvenlik tedbirlerine hükmedildiğinde ise sanık masumiyetinin ortadan kalkması dışında ayrıca yaptırıma maruz kalmaktadır. Hakkında ceza verilmesine yer olmadığı ya da güvenlik tedbiri uygulanması gibi aleyhe sonuçlar doğurabilecek nitelikte karar verilen kaçak sanığın yargılamadan kaçma niyetinin bulunmadığını ve/veya duruşmada hazır bulunma ve savunma hakkından feragatin şartları oluşmadığını öne sürerek yeniden değerlendirme yapılmasının yargılamanın yenilenmesini talep etme imkânını güvence altına alan etkili bir usule ilişkin yolun kanunda yer almadığı anlaşılmaktadır. Kaçak sanık hakkında aleyhe sonuçlar doğurabilen mahkûmiyet dışındaki bu tür kararlar bakımından sanığın yargılamadan kaçmadığını ve/veya duruşmada hazır bulunma hakkından feragat etmediğini öne sürerek yeniden değerlendirme yapılmasına dair güvence bulunmaksızın sorgusu yapılmadan davanın bitirilebilmesine imkân tanınması adil yargılanma hakkına orantısız dolayısıyla ölçüsüz bir sınırlama getirmektedir." diyerek Anayasa'nın 13 ve 36'ncı maddelerine aykırılıktan dolayı iptal kararı veriyor. Yani yaptığımız yeni düzenlemede güvenlik tedbirleriyle ilgili herhangi bir düzenlemenin yapılmamış olması Anayasa Mahkemesinin bu kararının gereğinin yerine getirilmediğini göstermektedir.

Komisyonumuzun bilgisine sunuyor, bu hususun düzeltilmesi konusunda gereğinin yapılmasını öneriyorum.