Komisyon Adı | : | ADALET KOMİSYONU |
Konu | : | Karabük Milletvekili Cem Şahin, İstanbul Milletvekili Şengül Karslı ve 124 Milletvekilinin Ceza Muhakemesi Kanunu ile Bazı Kanunlarda ve 659 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/2023) |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 20 .02.2024 |
İNAN AKGÜN ALP (Kars) - Sayın Başkanım, benden önce konuşan Sayın Uçar, Sayın Tanrıkulu ve Sayın Sibel Hanım'ın değerlendirmelerine ben katılıyorum. Bu saatte fazla tekrara düşmeden -ve maddeyle ilgili görüşlerimizi zaten Genel Kurula da detaylarla açıklayacağız- Sayın Profesörün ve ilk imza sahibi olarak Sayın Cem Şahin'in ve Komisyona bilgi veren Sayın Genel Müdürün Anayasa Mahkemesinin iptal kararında vurguladığı belirlilik ve kanunilik unsurlarının sağlandığına ilişkin buradaki izahatlarına bir cevap vermek istiyorum, bu yönde katkıda bulunmak istiyorum ben de. Yoksa Sayın Uçar, Anayasa Mahkemesinin evvelki kararlarına ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin Işıkırık kararına göndermeler yaptı, bu konu da netleşti diye düşünüyorum.
Şimdi, Anayasa Mahkemesi, Hamit Yakut'un başvurusu üzerine verdiği bir pilot kararında kendisinin daha evvel verdiği "Hayriye Özdemir" ve "Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası ve diğerleri" kararlarına da atıfta bulunarak belirlilik ve kanunilik ilkelerini tanımlıyor. Burada iptal kararında "Belirlilik ve kanuni ilkelerinin gereğini yerine getirdik." derken aslında Anayasa Mahkemesi kararlarının gereği yerine getirilmiyor. Şöyle ki, belirlilik ilkesini şöyle tanımlıyor mahkeme: "Bir kuralın keyfîliğe yol açmayacak bir içerikte olmasını ifade eder belirlilik ilkesi. Temel hakların sınırlandırılmasına ilişkin kanuni düzenlemelerin içerik, amaç, kapsam bakımından belirli ve muhataplarının hukuksal durumlarını algılayabilecekleri açıklıkta olması gerekir. Bu ilkeye göre, yasal düzenlemelerin hem kişiler hem de idare yönünden herhangi bir duraksamaya ve kuşkuya yer vermeyecek şekilde açık, net, anlaşılır ve uygulanabilir olmasını, ayrıca kamu otoritelerinin keyfî uygulamalarına karşı koruyucu birtakım güvenceler getirmesi gereklidir." Yani belirlilik ilkesi şu demek değil, "Suç için öngörülen ceza miktarını gün, ay, yıl olarak belirledik." demekle belirlilik ilkesini sağlamış olmuyorsunuz siz. Çünkü Anayasa Mahkemesinin iptal kararı üzerine yaptığınız yeni düzenlemede aslında madde metnini aynen ve muhafaza etmek suretiyle "Suç için öngörülen ceza miktarını iki yıl altı aydan altı yıla kadar ceza verilir." şeklinde düzenliyorsunuz; bu değil belirlilik ilkesi. Siz bunu yapmakla mahkemenin iptal kararının gereğini yerine getirmiş olmuyorsunuz. Nitekim kanunilik ilkesini de mahkeme, kararında şöyle tanımlıyor: "Düzenlemede hangi davranış veya olgulara hangi hukuksal sonuçların bağlanacağı ve bu bağlamda kamusal makamlar için nasıl bir müdahale yetkisinin doğacağı belirli ve kesinlik ölçüsünde ortaya konması hâli." Yani siz örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına işlenmiş bir suçu failin hangi davranışına veya olgularına ve hangi hukuksal sonuçlara bağlanacağını tanımlamak zorundasınız. Arkadaşlarımızın itirazları da benim itirazlarım da özü itibarıyla yani teorik anlamda bu kaynaktan neşet ediyor. Bunu vurgulamak istedim ve önceki konuşmacıların da benzer itirazlarını ben de tekrarlıyorum.