KOMİSYON KONUŞMASI

LEYLA ŞAHİN USTA (Ankara) - Teşekkür ederim Başkanım.

Şimdi, ebelerimizin özellikle lisans ve lisansüstü eğitimlerini almalarıyla birlikte günümüz şartlarıyla doğumhanelerdeki görevlerini ve yetkilerini düzenleyen bir maddeden bahsediyoruz. Bu anlamda olumlu bir gelişme olarak görüyorum çünkü ismi "ebe" zaten yani işleri bu doğumu yaptırmak. Bu amaçla doğumhanede görev almaları ve bu küçük tıbbi müdahaleleri yapmaları ve normal doğumun teşviki açısından da hekimlerimiz, özellikle kadın doğum hekimlerimiz tarafından çok olumlu görülen, beklenen ve talep edilen bir kanundan bahsediyoruz. O yüzden, ebelerimizin bu konudaki yetkinliğinin artmış olmasıyla beraber doğumhanede ebelerin görev yapması çok doğru bir yaklaşım. Biz burada hekimlerimizi dışlamıyoruz, biz burada hekimler doğumhaneye giremez demiyoruz asla; tam tersine, ebelerle birlikte hem kadın doğum uzmanlarımızın hem de diğer periferde çalıştıkları, bulundukları yerdeki hekimlerle beraber doğum eyleminde aktif rol almalarını istiyoruz. Normal doğum oranlarının artırılması için bütün dünyada yapılan, bütün dünyada uygulanan, tıbbi olarak kabul görmüş bir gelişmeyi, bir yöntemi biz de ülkemize adapte etme çabası içerisindeyiz. Bence bu, doğumhanedeki ebe sayısının artırılmasına vesile olacak, doğumhanede doğum yapan gebelerimizin rahatlamasına, onların kendilerini daha güvende hissetmelerine vesile olacaktır. Sadece doğuma eşlik etmekle doğumu yaptırmak değil, onlara kendi nefes teknikleri ve egzersizleriyle beraber doğumun kolaylaştırılması için de çok ciddi katkılarının olacağını biliyorum. Bir hekim olarak kendim de bunu tecrübe ettiğim için çok rahatlıkla söylüyorum. Ben de evde doğmuş bir çocuğum yani ablamı annem hastanede doğurmuş -70'lerin Türkiye'sinden bahsediyorum- sonrasında bende demiş ki: "Ben bir daha hastaneye gitmem, ben evde doğuracağım." Biz şu anda yüzde 97,5 oranında doğumlarımızı hastanede gerçekleştiriyoruz. Yasal mevzuatımızda zaten hiç kimsenin evde doğum yapmasıyla ilgili bir müsaade veya bir izin yok, hiçbir ebenin de evde doğum yaptırmasıyla ilgili bir düzenleme de yok. Buradaki hedef, kanunun metninde de çok açık ve net, ebelerin doğumhanedeki iş ve görev tanımlarını belirliyoruz, dışarıda değil doğumhanedeki görevlerini ve tanımlarını belirliyoruz.

O açıdan, çok olumlu olacağını, normal doğum sayılarımızın artacağını, gebelerimizin çok daha iyi şartlarda ve yanlarındaki ebelerle birlikte rahat doğum yapabileceklerini gözlemleyeceğimiz bir fırsat olacağını düşünüyorum.

Malpraktislerle ilgili söylediklerinizle ilgili şunu söylemek istiyorum: Şimdi, sorumluluk tabii ki ebede olacak. Mesleki Sorumluluk Kuruluna gidecek eğer bir şikâyet, bir mevzu varsa. Burada, Mesleki Sorumluluk Kurulu incelemesini yapacak, eğer bir kasıt varsa ancak ebeye rücu olacak ama kasıt yok, bir kusur tespit edilmişse orada yine devlet, Sağlık Bakanlığı rücuyu kendi üzerine alacak, ebelerimiz de böyle bir koruma ve güvence altına alınmış olacak. Tabii ki ilerleyen dönemlerde belki daha da güncellemelerle birlikte mesleki zorunluluk sigortasının sadece ebelerimiz için değil hemşirelerimiz için de... Bir salgın dönemi, pandemi yaşadık, orada da pek çok sorunlarla karşılaştık. Belki sadece ebelerin değil işte, hemşirelere, sağlık çalışanlarına, sağlık teknisyenlerine varana kadar böyle zorunlu bir mesleki sigorta olmalı mı olmamalı mı, bu tartışılır; bunun üzerine yeni bir kanun teklifiyle gelinebilir tabii ki ama şu anki planlamada Mesleki Sorumluluk Kurulu üzerinden bir rücu değil kusura ve kasta bakılarak yine, devlet tarafından, Sağlık Bakanlığı tarafından ebelerimizin güvence altına alınması söz konusu.

Ebelerimizin doğumhanedeki başarılarına güvenmeliyiz, inanmalıyız; ebelerimiz kıymetli ve güçlüler, onların yapacakları her türlü doğumla da kendilerine güvenlerinin daha da artacağına ve hekimlerle uyumun artacağına, malpraktislerin daha da azalacağına, bu uyum sayesinde de şikâyetlerin çok daha düşeceğine inanarak Komisyonun takdirine bırakıyorum.

Teşekkür ediyorum.