RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Tabii.

Şimdi, Sayın Başkan, daha önceki dönem, 24'üncü Dönem, sonraki dönemleri bilen arkadaşlar var yani buradaki genel usul bu. Yani ben iyi niyetliyim, bu şekilde davranıyorum...

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Tutanakları çıkarabilirim.

RAHMİ AŞKIN TÜRELİ (İzmir) - Hayır ama ben de hatırlıyorum, çıkarırız şeyde...

Ben sizden önceki dönemde genel olarak baktığım zaman her zaman şunu gördüm: Burada, Plan ve Bütçe Komisyonunun içinde Komisyon Başkanları her zaman zaten o mutabakatı aramıştır, bu sadece sizin şahsınız... Tabii ki şahsınız, nezaketiniz elbette var ama onun dışında da her zaman bu aranmıştır, geçmişte de aranıyordu yani bu bir şey değil, birlikte bir şey yapılacaksa bu olur.

İkincisi, burada baktığımız zaman, bakın, bizimle ilgisi olmayan... Tali komisyonlar çalışmıyor, bizimle ilgisi olmayan işler geliyor. Bir de buradaki hikâye şu: Bunun son dakika gelmesi demek, bizim yeteri kadar çalışamamamız demek; onu da söylüyoruz. Kapsamlı bir konu geliyor; ne zaman çalışacağız, ne yapacağız? Devamlı buradayız. Bizim arkamızda bürokrasi de yok, bu konulara burada kendimiz çalışıyoruz.

Burada az tehlikeli işler neler? Biraz önce baktım, arkadaşlar böyle bir şey getirdiler, içinde yüzlerce az tehlikeli iş var. Şimdi, bunları yeteri kadar tartışamıyoruz ama belki öncesinde gelmiş olsaydı her şeye rağmen o konuda bizim grubumuz da hazırlık yapardı, biz de hazırlık yapardık. Yani, böyle son dakikada getiriyoruz; biz de söylüyoruz, üzerinde çalışılmamış, eleştirilerimiz var, ona rağmen bunu getirmenin... Bu, doğru bir yaklaşım değil, bu şekilde bir çalışma sistematiği olmaz; açıkçası biz bu konuyu ciddi biçimde çalışamadık.

Mesela, kamu... Biraz önce söyledim, kamu ile özel sektör birlikte, kamuyu ayırabilirdik. Niye ayırmıyoruz? Yani, bu söylediğim 6'ncı madde, "10 kişinin altında çalışanlarda direkt olarak kendi personelini eğiterek kullanabilir." E, şimdi bunlar konuştuğumuz zaman ortaya çıkıyor ama bunları biz yarım saat içinde yaptık. On beş dakika, yarım saat içinde bir şey tartışılmaz; bu kaliteli bir kanun yapma tekniği değil, böyle bir tekniğe karşıyız.