RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Sayın Bakanım, Değerli Başkanım, milletvekilleri; AK PARTİ olarak göreve geldiğimizden bugüne önemini daima vurguladığımız kurumu, aile kurum olmuştur. Bizler, aileyi toplumun en kutsal yapılarından biri olarak kabul ediyor ve sosyal politika uygulamalarımızı bu doğrultuda gerçekleştiriyoruz. Nitekim, son yıllarda uluslararası örgütler tarafından gerçekleştirilen dezenformasyonlara bakıldığında ilk olarak aile yapısı hedef alınmıştır. Birçok kurum ve kuruluş, sosyal medya platformu, medya kuruluşları ve sayısız şer odakları bu yapıyı bozarak hem çocuk sahibi olma hem de aile kurma iradesini gösterenlere karşı yoğun bir saldırı içindeler. LGBTİ ve diğerleri "birey" adı altında toplumumuzun yapısı bozulmak istenmekte ve eş cinsellik dünyada normalleştirilmeye çalışılmaktadır. Bu minvalde, başta Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ve Aile Bakanımız ise son derece büyük bir özveriyle, kararlılıkla aile kurumunu korumaya, desteklemeye, gençlerimizin yuva kurmalarına yardımcı olmaya, çocuklarımıza sahip çıkmaya ve kurulan bu planları bozmaya devam etmektedir. Bizler evlatlarımız daha sağlıklı, refah dolu günler yaşasın; yoksulluk, yoksunluk ve acı çekmesin diye tüm gücümüzde çalışırken maalesef birileri burada sırf siyaset uğruna çarpıtma ve manipülasyon yapmaya uğraşmaktadır. Siyasetin de bir ahlakı ve üslubu vardır. Yani bizler bu konuşmaların samimi olmadığını Diyarbakır'dan biliyoruz, Hakkâri'den biliyoruz, Şanlıurfa'dan biliyoruz. Burada çocuklarımıza onca yardımı ulaştıran ve bir dakika bile hizmetten mahrum kalmasın diye uğraşan devlet görevlilerimize gösterdiğiniz tavrı ve cesareti, maalesef, PKK'ya gösteremediğinize şahit oluyoruz. Millî şuur ve bilinçle çalışan, emek veren insanlara yaptığınız saldırıları biz, PKK'lılara yapmadığınızı da görüyoruz. Burada çok cesur ve cüretkâr olabiliyorsunuz, Hükûmetimize "savaş hükûmeti" deme cüretini bile gösterebiliyorsunuz ancak konu PKK'nın katlettiği çocuklar olunca bir anda sessizliğe gömülüyorsunuz. Her sesi duyar, her acıya koşar gibi rol yapabiliyorsunuz ama kulaklarınız Diyarbakır Annelerinin çığlıklarına karşı sağır oluyor, muhteşem rol yetenekleriniz âdeta taş kesiliyor. Bakın, şu an 370 aile, 370 anne yani 370 evlat demek; madem samimisiniz, iki kelam da bu annelerin çocuklarını dağa kaçıranlar için, dağda her türlü işkence ve istismara ve baskıya maruz bırakılan çocuklar için edin ancak biz biliyoruz ki sizin hassasiyetleriniz Kandil'le şekilleniyor, İmralı'yla son buluyor. O yüzden burada konuşurken lütfen samimi olun, onca insanı yaralayacak hakaretlerden kaçının.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Kime söylüyorsun sen bunu ya?

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Bakın, bütçe kalemlerinden bahsediyorsunuz, harcamaları eleştiriyorsunuz, eksikliğini söylüyorsunuz.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Sen git bunları Soylu'yla konuş. Soylu'nun projelerini bize niye anlatıyorsun?

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Bizler AK PARTİ Hükûmeti olarak bugüne kadar asla yaptığımız hizmetlere yeterli demedik, bütçelerimizi programladık ama yeterli demedik; biz her zaman hedeflerimizi yükselttik. Şu anda da emin olun, bu hizmetleri önümüzdeki yıllarda artırmayı hedefleyerek yolumuza devam ediyoruz. Peki, siz bu aziz milletin bütçesinin teröre harcanmasına üzülebiliyor musunuz, terörün bitmesi için çaba gösterebiliyor musunuz yoksa il başkanlıklarınızı, belediyelerinizi ve bağlı birimlerinizi terör organizasyonunda aracı kurum olarak mı kullanıyorsunuz?

AYTEN KORDU (Tunceli) - Neye göre söylüyorsunuz? Bu ithamları neye göre yapıyorsunuz?

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Böyle bir iftirayı nasıl atıyorsunuz ya! Nasıl bir vicdansızsın sen ya!

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Sizler tüm bu suçlara sessiz kalan insanlar olarak devletimizi eleştirirken lütfen vicdanlı olun, vicdanlı; bunları düşünerek konuşun! Çünkü bizim tarihimizde çocuk katletmek yoktur, bizim tarihimizde masum canlara kıymak yoktur, bizim tarihimizde işgal etmek yoktur.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Hangi tarih ya! Kendi tarihini bilmiyorsun!

AYTEN KORDU (Tunceli) - İşiniz gücünüz bunun üzerinden manipülasyon yapmak! Politikalarınızı bunun üzerinden yapıyorsunuz!

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Niye rahatsız oluyorsunuz? Niye diğerleri konuşmuyor da siz konuşuyorsunuz?

AYTEN KORDU (Tunceli) - Hakaret ediyorsunuz çünkü!

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Sen ne dediğinin farkında değilsin, farkında!

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Bizler ayrılmak zorunda kaldığımız topraklarda bile özlenen milletiz, bizler diyarlarda beklenen milletiz, bizler geldiğimiz zaman "Vefalı Türk geldi yine." denilen milletiz.

AYTEN KORDU (Tunceli) - Siz bu sorunun büyümesini isteyen bir Hükûmetsiniz! Siz bu politikalar üzerinden kendinizi var ediyorsunuz!

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - O yüzden bu millete karşı konuşurken bu tarihi bilin, öyle konuşun ya da susun!

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Kim yazıp verdi eline o metni, kim yazdı? Soylu mu yazdı metni?

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Ben Çocuk Hakları Alt Komisyonu Başkanı olarak sizin illeri bile "Kürt illeri" "Türk illeri" olarak ayırmanıza... Çünkü herkesi ayrımcılıkla suçluyorsunuz.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AYTEN KORDU (Tunceli) - Siz iktidarınızda ölen çocuklara bakın o zaman!

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli milletvekilleri, Sayın Temelli sözcünüz, ihtiyaç duyarsa söz talep edebilir.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Niye ihtiyaç duyayım Başkan, buna ne diyelim? Siyaset olsa konuşalım, bu nedir?

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Sayın Katırcıoğlu, toparlayın sözlerinizi.

Buyurun.

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Tamam.

Çocukları bile "Kürt çocuğu" "Türk çocuğu" olarak ayırabiliyorsunuz.

AYTEN KORDU (Tunceli) - Siz ayırıyorsunuz, siz!

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Bizler illerimizden bahsederken "Türk illeri" diye mi bahsediyoruz? Böyle ayrımcı bir dil olabilir mi? Neyse ki, şükrediyoruz ki iktidarda değilsiniz.

SEZAİ TEMELLİ (Muş) - Robot muyuz biz? Neysek oyuz. Sen robot olabilirsin, biz değiliz. Kimliğimiz bizim onurumuz. Sen bunları öğren önce. Bir de Müslüman olacaksın ya!

BAŞKAN MEHMET MUŞ - Değerli arkadaşlar...

RADİYE SEZER KATIRCIOĞLU (Kocaeli) - Biz bütçeyi "Kürt bütçesi" "Türk bütçesi" diye ayırdık mı? Sizler bütçeyi bile "Kürt bütçesi" "Türk bütçesi" diye ayırabilirdiniz ancak AK PARTİ olarak tüm bu suçlamalar ve engellemelere rağmen şunu bilin ki iktidarımız hizmetlerine din, dil, ırk, siyasi görüş fark etmeksizin tüm vatandaşlara hizmetlerini sürdürdü, sürdürecek; çocuklarımıza daha iyi bir gelecek hazırlayacak.

Bu vesileyle, Aile Bakanlığı bütçemizin milletimize hayırlı olmasını diliyor, bu aziz milletin bütçesini harcarken bizler ne kadar hassassak muhalefetten de itham ederken aynı hassasiyet ve vicdanı beklediğimizi bildiriyor, teşekkür ediyorum.