Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | |
Dönemi | : | 28 |
Yasama Yılı | : | 2 |
Tarih | : | 15 .11.2023 |
ADALET KAYA (Diyarbakır) - Teşekkürler Sayın Başkan.
Sayın Bakan, değerli milletvekilleri ve değerli bürokratlar; hoş geldiniz.
Ben Diyarbakır Surlarıyla ilgili konuşmak istiyorum. Biliyorsunuz ki Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri 2015'te Dünya Mirası Listesi'ne alındı, Suriçi de bu mirasa alınma kapsamında tampon bölge yani Surları ve Hevsel Bahçeleri'ni güçlendiren ve besleyen bir bölge olarak tampon bölge statüsü kazandı. Suriçi, ne yazık 2016'dan beri süregelen yıkım ve yıkım sonrasında gerçekleştirilen yeniden inşa faaliyetleriyle artık bir sit alanı olarak değerlendirilemez ve bu tarih üzerinden rant sağlamak isteyenlerin elinde bir tüketim aracına dönüşmüş durumda. Kasım 2022'de yani geçen sene kasımda UNESCO Dünya Miras Merkezinin bilim insanlarından oluşan Reaktif İzleme Misyonu Diyarbakır'a gelip miras alanında incelemeler yaptı ve bu incelemeler sonucunda Suriçi'yle ilgili Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi'ne alınmasıyla ilgili bir öneri hazırladı, bu öneri de ağustosta Paris'te yapılan toplantıda bir taslak rapora dönüştürüldü. Ne yazık ki eylülde Riyad'da yapılan toplantıda da süre uzatıldı ve Şubat 2024'e ertelendi karar. Hani, bu da düşündürücü. Bu taslak kararla bir iddia doğrulanmış oldu. Sekiz yıldan bu yana Diyarbakır'da gerçekleştirilen o çatışmalı süreç, ardından yıkım süreci ve yeniden inşa sürecinde aslında çatışmanın olduğu dönemden daha büyük bir yıkım ve dönüşümün gerçekleştiğini bu raporlar açıklıyor. Bununla ilgili de Mayıs 2016'da çatışmanın bitmesinin ardından gerçekleşen tahribatın yüzde 10 olarak tespit edildiğini... Ve çatışmadan sonraki süreçte yani yeniden inşa sürecinde bu oranın yüzde 40'a çıktığı, Suriçi'nin tahrip edildiği Dünya Miras Komitesi raporunda var. Bakın, ben size bununla ilgili bir fotoğraf göstermek istiyorum, şöyle göstereyim: Bu, 2016'da çatışmaların bitmesinden hemen sonraki durum, bu da şu anda yani yeniden inşa sürecinden sonraki durum yani görüyorsunuz ve bununla ilgili olarak şunu söylemek istiyorum: Suriçi'nin yıkılan, tahrip edilen alanlarında artık Diyarbakır'ın yerel mimarisinden, kültürel dokusundan bahsetmemiz mümkün değil. Alakası olmayan yapılar yapıldı, caddeler genişletildi, ticarileştirildi caddeler ve özellikle devasa büyüklükte boşluklar oluşturuldu; bakın, görüyorsunuz. Bu yapılar ve caddeler Suriçi'nin özgün dokusu, kentsel yapısı ve kentsel sit alanı olma konusu da göz ardı edilerek yapıldı, inşa edildi. Bu tahribat, Suriçi'nin tampon bölge olmasına dayandırılarak meşrulaştırılmaya çalışıldı ancak Dünya Miras Komitesi diyor ki: "Suriçi, Diyarbakır Surları ve Hevsel Bahçeleri'yle bir bütün olarak düşünülmelidir. Surlar tarihî çekirdek olan Suriç:'ni korumak için inşa edilmiş koruyucu kent duvarları, Hevsel Bahçeleri ise yüzyıllar boyunca tarihî kenti besleyen bir kültürel peyzaj alanıdır." Dolayısıyla, bunları bütünlüklü olarak düşünmek ve koruma altına almak gerekiyor. Bununla ilgili olarak çatışmalar sonrasında gerçekleştirilen kamulaştırılmalar sonucunda Suriçi'ndeki yerli halk zorunlu göçe tabi tutuldu. Hevsel Bahçeleri'nde tarım işçisi olarak çalışan insan sayısında göç sonrası önemli bir düşüş gerçekleşti. Bu durum Hevsel Bahçeleri'nin arazi parsellerinin birleştirilmesine ve bahçelerde endüstriyel tarıma başlanmasına kaynaklık etti. Sonuç olarak Hevsel Bahçeleri ve bir zamanlar besledikleri şehrin arasındaki bağ yok oldu.
On Gözlü Köprü'nün etrafındaki yapılardan bahsetmek istiyorum, özellikle inşaat alanları ve kaçak kafeler, bununla ilgili olarak da Bakanlığınızın hiçbir müdahalesi söz konusu değil. Bu da yine, oradaki tarihî dokuya çok ciddi zarar veriyor, özellikle de Hevsel Bahçeleri'ne, bunu da belirtmek istiyorum. UNESCO, alanda devam eden bu inşaatların miras alanında değer kaybına sebep olduğunu belirledi ve bunu ısrarla da belirtiyor.
İçkale Parkı olarak bildiğimiz alanın altında da bir Roma amfi tiyatrosu var, Roma Hamamı ve başka antik...
(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)
BAŞKAN MEHMET MUŞ - Teşekkür ediyorum Sayın Kaya, süreniz doldu.
Sözlerinizi toparlayın lütfen.
Buyurun.
ADALET KAYA (Diyarbakır) - Toparlıyorum.
Ben son olarak şeyi söylemek istiyorum: Özellikle, Suriçi'yle ilgili, Hevsel Bahçeleri'mizin sizin iktidarınızın politikaları sonucunda tahrip edildiği bilim insanları tarafından da raporlaştırıldı. Diplomatik görüşmelerle şimdilik Tehlike Altındaki Dünya Mirası Listesi'ne alınmasını engellediniz ancak binlerce yıllık bu mirasın yok olmasını önlemek için tüm yönetim süreçlerinde, özellikle yerel yönetim organlarının -yani kayyumlardan söz etmiyorum, kayyumlar tahribatı destekleyen organlar; onu da belirteyim- ve sivil toplum örgütlerinin, meslek örgütlerinin dâhil edilmesi gerekiyor çünkü onlar çok uzun zamandır bu konuyla ilgili çalışmalarını sürdürüyorlar, yerel aktörlere rol verilmeli bu konuyla ilgili olarak ve onlarla birlikte bir çalışma yürütülmeli.
Teşekkürler, saygılar sunarım.