KOMİSYON KONUŞMASI

ÜNAL KARAMAN (Konya) - Teşekkür ederim Sayın Başkanım.

Değerli Komisyon üyeleri, Sayın Bakanım, bürokrasimizin değerli temsilcileri; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Bugün ülkemizin birçok hastanesinde, hatta il genelinde, maalesef, birçok branşta uzman hekim eksikliği yaşanmaktadır; Sayın Bakanın ve benim memleketim olan Konya'da da durum farklı değildir. Özellikle küçük ilçelerimizde uzman doktor eksikliğinin yanında, tıbbi cihaz eksikliğinin de olması vatandaşlarımızın muayene ve tetkik için çok uzun süre beklemelerine sebebiyet vermektedir. Daha hızlı tedavi için büyük ilçelere veya Konya merkeze yönelmek zorunda kalan hasta vatandaşlarımızın yükü artmaktadır. Aynı zamanda, bu durum gidilen ilçenin de hasta yoğunluğunu artırdığından sağlık hizmetlerinin kaliteli bir şekilde verilmesine engel olmaktadır.

Sığınmacılar kamu hastanelerinde ücretsiz muayene olurken, ilaçları ücretsiz karşılanırken Türk milleti aylar sonrasına randevu bulmakta, ilaç katkı paylarına yüksek ücretler ödemektedirler. Bu, milletimizi kendi öz yurdunda garip kılmaktan başka bir şey değildir. Geçtiğimiz hafta Konya hastanelerine 416 doktor ataması gerçekleştirilmiştir. Bu atamalar önemli olmakla birlikte, Konya'nın nüfusu ve ilçe sayısı göz önüne alındığında mevcut uzman doktor ihtiyacımızı gidermeyecek, en fazla, pansuman vazifesi görecektir çünkü Konya'mıza atanan 416 doktorun yalnızca 75'i uzman hekim, 341'i pratisyendir. Konya'nın doktor, tıbbi cihaz ve hastane ihtiyacını en iyi bilen kişi olan Sayın Bakana çağrımız, bu konuyla özel olarak ilgilenmesidir.

Türkiye'deki uzman doktor açığının sebebi nedir?" diye sormayacağız çünkü bunun cevabı çok açıktır. "Gidiyorlarsa gitsinler, biz de yeni mezun doktorları istihdam ederiz." ifadesinin ne kadar sakıncalı olduğunu her geçen gün daha net bir şekilde görüyoruz. Yıllarca eğitim görmüş, ömrünü mesleğine adamış uzman doktor açığı, yeni mezun doktorlar ve yabancı uyruklu olup diploması şaibeli şahıslarla karşılanamaz. Şartlar kötüye gitmeye devam ettiği sürece yalnızca uzman hekimlerin değil pratisyenlerin, tıp öğrencilerinin, tıp okumak isteyenlerin rotasını başka ülkelere çevirme riskini de artıracaktır. Bugün imkânı olması durumunda gençlerin yüzde 63'ünün yurt dışında yaşama isteği bu konudan ayrı düşünülmemelidir. Genç beyinlerini kaybedip kalitesiz göçmen alan bir sistemin varlığını devam ettirebilmesi mümkün değildir.

Kıymetli milletvekilleri, sağlık bilimleriyle ilgili fakülte ve yüksekokullardan mezun olmuş ve kamuda istihdam edilmeyi bekleyen gençlerimiz atamalarla ilgili büyük bir merak içerisindedir. Örneğin, diş protez teknolojisi bölümü son on dört yıl içerisinde 30 bin mezun vermiştir, bu kadar fazla mezun sayısına rağmen yine son on dört yılda kamu kurumlarına atanma sayısı yalnızca 626'yla sınırlı kalmıştır. Genç kardeşlerimiz kadro beklerken kamu hastanelerinde onların işini taşeron işçiler yapmaktadırlar. Alanında uzman kişiler atama beklerken neden böyle bir uygulama olduğunu merak ediyoruz. Sağlık alanında en az atama yapılan bölümlerden biri olan diş protez teknisyenleri Sayın Bakandan atama müjdelerini beklemektedirler. On İkinci Kalkınma Planı'nda yer alan aile diş hekimliği uygulaması diş protez teknisyenleri için bir umut olmuştur. Bu kapsamda, 2024 yılı içerisinde kaç aile diş hekimliği merkezi açılması planlanmaktadır? Bu merkezlere kaç diş protez teknisyeninin atanması düşünülmektedir?

Bakanlığa sesini duyurmak isteyen bir diğer bölüm ise 100 binden fazla mezunu, 50 bin devam eden öğrencisi olan sağlık yönetimidir. Sağlık yönetimi mezunları uzmanlık eğitimi almalarına rağmen kadroların diğer sağlık personelleri tarafından doldurulduğunu, kendilerinin atamalarının yapılmadığını ifade etmektedirler. Beyaz Reform kapsamında alınacak 85 bin kadronun sadece 400'ü sağlık yönetimine ayrılmıştır. Kamuda alımlar bu kadar sınırlıyken özel sektörde de durum farklı değildir. Bakanlığınızın sağlık yöneticilerine yeni istihdam alanları açması gençlerimizin öncelikli talebidir.

Ülkemizin nüfus artışıyla bağlantılı olarak hastane ve sağlık personeli ihtiyacı da artmaktadır. Bu ihtiyacın karşılanmaması sağlık çalışanlarımızı da vatandaşlarımızı da mağdur etmektedir.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Sayın Karaman, sürenizi bir dakika uzatıyorum.

Buyurun.

ÜNAL KARAMAN (Konya) - Hemen tamamlıyorum.

Henüz atanamamış sağlıkçılar evde otururken hâlihazırda çalışanların iş yükü artmakta, vatandaşlar ise sağlık hizmeti almakta zorluk yaşamaktadır. Bu sebeple, 2024 bütçesinin sağlık çalışanlarını ve vatandaşlarımızı memnun edecek şekilde kullanılmasını temenni ediyor, bütçenin Türk milletine hayırlı olmasını diliyorum.