| Komisyon Adı | : | (10 / 2, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18) Esas Numaralı Meclis Araştırması Komisyonu |
| Konu | : | Komisyonun çalışma usul ve esaslarına ilişkin görüşmeler |
| Dönemi | : | 26 |
| Yasama Yılı | : | 1 |
| Tarih | : | 21 .01.2016 |
DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Öncelikle teşekkür ediyorum Sayın Başkan.
Ben aile danışmanlığı uzmanlığını almış, aynı zamanda evlilik ve çift terapileri yapmış biri olarak, bir psikolojik danışman olarak konuya yaklaşmak istiyorum.
Şimdi, öncelikle bir boşanma süreçlerini ele alırsak istatistiklere baktığımızda ilk bir yılın daima riskli olduğunu ve en çok boşanmaların da ilk bir yıl içerisinde gerçekleştiğini görüyoruz. Bu, çiftlerin ilk bir yıldaki uyum sürecinde yaşadıkları zorlukları bize gösteriyor. Tabii ki daha ileriki süreçte, sayın vekilimizin de belirttiği gibi, daha ağır sorunlarla karşılaşan kadınların boşanmaya yöneldiğini, boşanmayı çözüm olarak görerek bu talepte bulunduklarını görüyoruz ama bu maalesef toplumumuzda aile içi şiddete de sebep olabilecek noktalara geliyor.
Her şeyden önce ailenin psikolojik ve sosyolojik dinamiklerini ele alarak bence çalışmamız gerekiyor çünkü sadece sorun aile içerisinde yaşanan anlaşmazlıklardan kaynaklanmıyor, bunun sosyolojik temelleri var, ekonomik temelleri var. Bunların bir ele alınması gerektiğini düşünüyorum.
Yine, ailenin gelişim evreleri var, biz aileyi gelişim evrelerine ayırırız aynı çocuklukta olduğu gibi. Mesela, çocuklukta da ilk bir yaş, oral dönem, anal dönem gelir, ödipal dönemden sonra fallik dönem gelir. Her gelişim döneminin bir görevi vardır, diğer döneme hazırlar çocukları. Aynı şey evlilikler için de söz konusudur. İlk başta bir evlilik öncesi dönem vardır, kişinin evliliğe hazır olması gerekir, arkadan yeni evli çift vardır, küçük çocuklu aile vardır, arkasından ergen çocuklu aile dönemi gelir, çocukların evden ayrıldığı döneme gelinir. Bütün bu süreçler içerisinde yaşanabilecek çok farklı sorunlar vardır, her dönemin kendine özgü sorunları vardır. Bu nedenle de aileyi gelişmekte olan, sadece çiftlerin etkileşimiyle yürüyen değil, çiftle birlikte çocukların varlığı, yine kök ailelerden gelen aile yakınlarının varlığını da düşünerek bir sistem olarak ele almamız gerekiyor.
Burada bence geçmiş dönemlerle bugünü karşılaştırdığımızda tabii ki boşanmaların artmasında birçok etken var ama ben sosyal destek ağlarının zayıflamasını da buna etken görüyorum. Bir elli yıl öncesi sosyal destek ağlarına şu anda sahip değiliz, ilişkiler daha zayıfladı, daha bireyselleşti. Sosyal destek ağlarının zayıflaması belki de günümüzün çağdaşlaşmayla getirdiği bir sorun, belki de değiştiremeyeceğimiz... Eskiye dönmek aslında çok da doğru olmayabilir, eski kültürel özelliklerimizi korumakla birlikte ileriye doğru da ilerlememiz gerekiyor. Bu noktada, sosyal destek ağlarımızı kaybettiğimizde yerine profesyonel yardımın geçmesi gerekiyor. O nedenle de profesyonel ağın kurulması çok önem arz etmekte, bu konuyu da belirtmek istiyorum.
Profesyonel yardım sürecinde hukuksal danışmanlık ve arabuluculuk hizmetleri de geliyor. Yalnız arabuluculuk hizmetlerinin çok dikkatli yapılması, profesyonel kişiler tarafından yapılması gerekiyor. Burada barıştırmanın çözüm olmadığını, maalesef yaşadığımız birçok acı olaylarla gördük, örnekledik. Gerçek anlamda profesyonel destek sunabilecek örgütlerin, bireylerin çalışma elemanlarının oluşturulması ve bu kişilerin yardım için hazır bulunması gerekiyor.
Bu konuyla ilgili olarak benim de Komisyonumuza tavsiye edeceğim hocalarımız ve derneklerimiz var, STK grupları var.
BAŞKAN - Tamam Sayın Vekilim, alalım onu.
DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Ben şu anda sadece isim olarak verip dosyayı size sunmak istiyorum.
BAŞKAN - Memnun oluruz.
DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Aile terapilerinde, evlilik terapilerinde, cinsel terapilerde, kognitif ve davranışçı terapilerde uzmanlaşmış bir hocamız var, Profesör Doktor Mehmet Zihni Sungur. Hocamızla da görüştüm ben, kendisinin bize bu konuda uzman desteği verebileceğine inanıyorum, bu alanda en iyi hocalarımızdan biridir.
BAŞKAN - Ankara'dan mı, İstanbul'dan mı?
DENİZ DEPBOYLU (Aydın) - Marmara Üniversitesindedir kendisi ama gelir.
Yine, Profesör Doktor Selahiddin Öğülmüş, aile sosyolojisi üzerine çalışır, kendisi Ankara Üniversitesindedir. Yine, Profesör Doktor Yaşar Özbay var, yine aile sosyolojisi üzerine çalışıyor, bunlar PDR kökenlidir. Kendilerinin bize çok yardımı olacağını düşünüyorum, bize yardımcı olacaklardır.
Yine, bunların yanı sıra Genç Akademisyenler Derneği. Genç Akademisyenler Derneği sosyoloji, psikoloji üzerine uzmanlıklarını devam ettiren arkadaşlarımızdır. Özellikle aile sosyolojisi, psikolojik danışmanlık, yine engelli çocukların aileleri ve üstün yetenekli çocukların aileleriyle çalışan arkadaşlarımız var. Türk PDR, Türk Psikologlar Derneği ve Türk SAĞLIK-SEN'in bize yardımcı olabileceğini düşünüyor, Komisyonumuzun takdirine, sizin takdirinize bırakıyorum.
Ben hocalarımızın özgeçmişleriyle ilgili bir dosya hazırladım, size ileteceğim.