KOMİSYON KONUŞMASI

AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Sayın Başkan, sayın milletvekilleri ve bürokratlar; öncelikle hepinizi saygıyla selamlıyorum.

Benim burada söz almak istememin sebebi, bu konuya başka bir vizyondan bakmamız gerektiğini düşünüyorum ben. Airbnb'yi -bunun ana başlığı- hem Türkiye'nin hem dünyanın geleceğindeki önemli bir ekonomik modelin alt başlığı olarak görüyorum. O yüzden, bu konu hakkında söz almak istedim.

Bildiğiniz üzere, günümüz dünyasında hem ülke ekonomileri hem de dolayısıyla dünya ekonomileri ciddi ekonomik sınanmalardan geçmekte, ciddi sınavlar vermekte ve ivedilikli bir değişim görmekteyiz. Bu değişimin ana sebebi de teknolojideki hızlı gelişme olarak karşımıza çıkıyor. Öyle ki bu gelişmenin hem hâlihazırdaki iş kollarını hem de meslekleri bile değiştireceğinden söz ediliyor ve bununla ilgili çeşitli planlamalar, raporlamalar yapılıyor. Bu konuda da maalesef, Türkiye gibi ekonomisi sığ olan ekonomiler çok daha fazla etkileniyor, çok daha fazla darbe yiyor. Hâlihazırda da hepimizin bildiği gibi, ciddi bir ekonomik buhran içinde bulunan ülkemizde ekonomik olarak biz hızlı bir şekilde, ivedilikle nasıl rahat nefes alabiliriz, nasıl nefes alacak ortam ya da uygulamalar yapabiliriz diye baktığımızda, biz İYİ Parti olarak bunun en kolay yolunun paylaşım ekonomisi üzerinde çalışmak, ona önem vermek, onu desteklemek ve büyütmek olduğunu gördük ve bunun üzerinde çalıştık. "Paylaşım ekonomisi ne?" diye soracak olursanız, kısaca ben bunu şöyle tanımlayabilirim ya da sizi aydınlatabilirim: Teknolojiyi kullanarak varlıkların, hizmetlerin ve bilginin bireyler arası paylaşımını sağlamak ve bu yolla ekonomik hareketlilik ve büyüme elde etmek olarak altını çizebiliyorum. Türk toplumuna, Türk kültürüne uygun olarak da şöyle dersem daha akılda kalıcı olur: İmece usulünü ekonomik verimlilik, ekonomik modele çevirmek olarak düşünebilirsiniz. Biz İYİ Parti olarak "Bu sistemi devlet kontrolünde bir ekonomik model hâline getirmek nasıl olur?" sorusuna cevap olarak "uyuyan kapasiteyi paylaşım ekonomisi" doktrini adı altında bir çalışma yaptık. Bunu da kısaca şöyle anlatabilirim: Geniş tabanlı toplumsal katılımcılık ve kalkınmacılığı teşvik ederek; temel prensibi, kullanılmayan veya uyuyan varlıkların kullanımını arttırmak için paylaşmak, böylece katma değer yaratıp verimliliği ve ekonomik büyümeyi sağlamak olan devlet güdümlü -bu, altını çizilecek bir konu, devletin muhakkak dâhil olması gerektiği- bir ekonomik yaklaşım.

Şimdi bu ana bilgiyi verdikten sonra şöyle gözünüzün önünde canlansın diye şunu da belirtmek istiyorum, paylaşım ekonomisinin ne kadar önemli olduğunu -hızlı büyüme- ve ekonomiye ne kadar canlılık kazandırdığını göstermek üzere: Hepinizin bildiği BMW markası; biliyorsunuz, 1916 yılında kurulmuştur, herkesin dünya çapında kullandığı bir araba markasıdır; bu BMW şirketinin şu andaki piyasa değeri 64 milyar dolardır, 1916'dan bugüne yani yüz küsur yıllık bir şirkettir. Bunun yanında Uber; o da bildiğiniz üzere araç paylaşım platformu olan bir şirket, 2009 yılında kurulmuştur, hâlihazırdaki piyasa değeri 100 milyar dolardır. Türkiye çapında da örnek vermek istiyorum hani daha şey olsun diye: Bu Baykar; hepimizin gurur duyduğu Baykar şirketi 1984 yılında kurulmuştur, hâlihazırdaki piyasa değeri yaklaşık 10-15 milyar dolardır. Bunun yanında, yine hepimizin özellikle bu pandemide tanıştığı Getir -o da paylaşım ekonomisi şirketi- tam olarak 2015 yılında kurulmuştur, onun da piyasa değeri 12 milyar dolardır. Yani kısa zamanda çok hızlı büyüyen ve ekonomiye çok ciddi katma değer sağlayan bir sistemdir. Turizm amaçlı kısa vadeli konut sağlamanın da -zaten herkesin hani dünyada bilinen adı da bunun- "Airbnb" diye bir şirket önderliğini çekiyor, onun da şu andaki piyasa değeri 86 milyar dolardır.

Kısa süreli turizm amaçlı konut sağlamayı da bu başlık altında değerlendirmenin önemli olduğunu düşünüyorum çünkü burada yapılacak düzenlemeler paylaşım ekonomisinin diğer alanlarını da etkileyebilir; bunu da göz ardı etmemek gerektiğini düşünüyorum. Hâlihazırda bu teklifi ele alırken benim de önemsediğim konu, geleneksel otelcilik ve konaklamacılıkla kısa vadeli konutun regülesini dengelemek önemli tabii ki, geleneksel sektörlerin de -ne denir ona- yok olmamasını desteklemek önemli. Devlet bu konuda tabii ki adım atmalı.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Bir iki dakika daha...

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Bir dakika daha söz veriyorum.

Buyurun.

AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Burada zaten diğer arkadaşların da söylediği gibi, bu kanun teklifiyle ilgili benim de endişelerim bu izin belgesi alınma süreci. Başvurup tabela almanın ben şahsen işleri zorlaştıracağını düşünüyorum; bu, dijital olarak yapılabilir diye düşünüyorum. E-devlet üzerinden bir şekilde başvuru yapılıp yine dijital bir belgeleme yapmak hem daha kolay olur hem daha hızlı olur diye düşünüyorum. Çünkü bildiğiniz üzere bu sisteme katılacak olan insanlar annemiz, kardeşimiz, komşumuz, emeklimiz, öğrencimiz, böyle insanlar olacak; bunların işini kolaylaştırmak önemli. Malik dışında bu (A) grubu acente kiralama hakkı verilmesinin de bu işi zorlaştıracağını düşünüyorum. Burada sadece acente lisansı alma falan gibi hani basitleştirmenin doğru olacağına inanıyorum.

Kimlik Bildirme Kanunu ve toplumun güvenliği konusunda kesinlikle taviz verilmemelidir. Bu da emniyetin dijital bildirim sistemlerine yine e-devlet yoluyla yapılabilir diye düşünüyorum. İzin belgesi için gereken şartlar "tüm kat maliklerinin oy birliği" değil de mesela şöyle olabilir diye düşünmüştüm ben: Aksi karar olmadıkça verilebilir yani "Oy birliğiyle verilsin." diye bir karar olmadıkça belki verilebilire çevrilebilir yani o konuda kesinlikle kolaylaştırma yapılması gerektiğini düşünüyorum. Bu şeyleri yani bir tek valilikten almak değil de -bilmiyorum olur mu, o tartışılır yani- belediyeler de verebilir. Nasıl iş yeri açma -işte ne bileyim- restoran açma, eğlence yeri açma ruhsatı belediyeler tarafından veriliyor, o da bilmiyorum şey olabilir.

Kiracılara kısa süreli kiralama yetkisinin verilip verilmemesi de gri bir konu çünkü dediğim gibi diğer paylaşım ekonomisi modellerini etkileyebilir, onun ev sahibinin şeyinde olmasının daha doğru olacağını düşünüyorum yani ev sahibi ile kiracı arasındaki sözleşmede o belirtilebilir diye düşünüyorum.

Evet ve tabii ki burada tüketici gizliliği ve tüketici haklarının korunması da önemli bir madde, onu da belirtmek istedim.

(Mikrofon otomatik cihaz tarafından kapatıldı)

OTURUM BAŞKANI ORHAN ERDEM - Teşekkür ediyorum Sayın Taş.

AYYÜCE TÜRKEŞ TAŞ (Adana) - Ben teşekkür ederim.