KOMİSYON KONUŞMASI

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Ya, genel olarak o zaten Parlamentoda, Genel Kurulda bunu söyleriz ama bizim Komisyonumuzda Türkiye Cumhuriyeti devletinin kurucusu hakkında, en azından bu konuda bile biz bir ortaklaşma yapamıyorsak demek ki o sansür kararını -nasıl söyleyeyim- demek ki adamlar boş yere yapmamışlar! Burada bizim -farklı partilerdeyiz, farklı fikirlerimiz var- konuştuğumuz, bir sansür var ve Mustafa Kemal Atatürk hakkında birtakım iddialar var; tekrar söylüyorum. Şimdi "Öyle olmuş, böyle olmuş." Bu ifadeyi, ben hani sizin ifadenizi -tırnak içinde söylüyorum, kayıtları girmesi bakımından- doğru bulmam çünkü burada... "Türkiye'de şöyle oldu." Olsun ama -bizim kendi alanımızla ilgili, Komisyonumuzla ilgili- bir dijital ağ bugün Atatürk'ü sansürleyebilir, yarın Adnan Menderes'i sansürleyebilir, yarın rahmetli Ecevit'i sansürleyebilir, yarın Abdülhamit'i sansürleyebilir; bizim burada bir ilkesel duruşumuzun olması noktasında bu toplantıyı yaptık zaten. Hani ben bunun "İçeride de şöyle oldu, böyle oldu." Bu bildiğiniz... İşte zaten karşılıklı birtakım cari gündelik tartışmalar var, ben onlara girmek istemem ama amasız fakatsız bu sansür meselesine karşıyız. Doğrusu bunun kayıtlara girmesini istedim, kendi kişisel görüşümü ifade ettim.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Yok, kesinlikle girsin. Ben de şunu söyleyeyim, yanlış anlaşılmak istemem: Amasız fakatsız spesifik olarak bu olayları...

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Bence de düzeltin, sonra bakın Disney'in kararı kadar sizin de sözünüz tartışılacak.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Hayır, ben bu konuda rüştünü çok ispatlamış bir insanım, benim bu konudaki sözüm tartışılmaz...

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Estağfurullah.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - ...ama şunu söylemeye çalışıyorum: Spesifik olarak Disney üzerinden olan meselede hemfikiriz zaten, o tepkiyi paylaşıyorum ama biz de buna fırsat vermeyecek bir iklim oluşturmalıyız yani daha fazlasını yapmalıyız. TRT'yi davet edelim mesela ya, o da bir... Hani biz burada mesela sanatçıların duruşunu tartışıyorsak TRT'nin duruşunu da ya da RTÜK'ün duruşunu da tartışabiliriz değil mi? Yani sanatçıların buna gösterdiği tepki mesela bizim Komisyonumuzun ilgi alanıysa TRT'nin niye böyle bir yapım yapmadığı o zaman da... Yani biz iyi niyetli bir çağrıda bulunabiliriz ya! Yani "Yüz akımız olun, madem dünya bize bunu yapıyor, böyle bir yapımla siz çıkın dünyanın karşısına." Bunu diyebilmeliyiz diyorum. Dediğim gibi, spesifik olarak Disney değil mesele; söylemeye çalıştığım şey, bunun altını başka şeylerle bizim doldurmamız gerekiyor. Doğa boşluk kaldırmıyor yani biz böyle boşluklar yarattığımızda başkaları gelip bir şekilde dolduruyor günün sonunda ve biz o doldurmadan memnun olmuyoruz ve başkalarının yaptıklarını tartışıyoruz. Biz başkalarının bize yaptıklarını tartışmayalım, biz kendimiz bir şey ortaya koyalım. Biz kendi çağrıda bulunabileceğimiz mecralara, kurumlara, kuruluşlara da -bu Komisyon üzerinden de olur, Parlamentodaki arkadaşlarımızla farklı mecralarda da olur ama- bu çağrılarımızı yapalım yoksa yani Atatürk konusunda mevzubahis olabilir mi böyle bir şey olması? Bambaşka bir şey söyledim.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Ben de tam yanlış anlaşılmaları dile getirmek istedim.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Yok, bambaşka bir şey söyledim ben. Dediğim gibi yani hiç o konuda tartıştırmam kendimi ama işte mesela RTÜK bu konuyu nasıl ivedilikle gündemine aldıysa Türkiye'de başka yayın organlarında bunu kat kat, fersah fersah aşan birtakım yayınlar yapıldığında da aynı ivedilikle gündemine alsın ve biz bunu da konuşabilelim diyorum. Söylediğim şeyin sizin verdiğiniz tepkiyle ilgisi yok yani o mecrada bir şey söylemiyorum.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Şöyle: Karşılıklı olsun istemem, bir kadına da itiraz etmek istemem.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Yok yok, seviyoruz ifade özgürlüğünü.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Fakat şöyle: Bu içerik zaten Türkler tarafından üretilen bir içerik.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Evet ama bir yabancı platform.

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Yani burada, başkası yapmadı, biz yaptık. Buradaki mesele, bir dijital ağın yaptığı, amacını aşan bir sansür var, biz bunu konuşuyoruz yoksa "TRT bunu yapsın." Yapsın, o bizim Komisyonumuzla ilgili değil, bireysel olarak bunu söyleyebiliriz. Türkiye'de işte evrensel ölçekte gerçekten çok iyi yapımlar çıktı; bizim kahramanlık hikâyelerimizi, Türkiye'nin hikâyesini anlatan filmler daha çok yapılsın, yapılıyor. Türk sineması, bence Yeşilçam'dan tevarüs eden yaratıcılığıyla çok ileri gitti. Bu vesileyle, o sinema emekçilerini de ben tekrar kutluyorum.

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Başkanım, Komisyonumuzun meselesi mi bu halkı yanıltıcı bilgiyi alenen yaymak dolayısıyla suçlanan, sosyal medya paylaşımları dolayısıyla suçlanan gazeteci arkadaşlarımızın durumu?

BAŞKAN HÜSEYİN YAYMAN - Bizim Komisyonumuzun alanı değil, İnsan Haklarının alanı ama bir milletvekili olarak, Türkiye Büyük Millet Meclisinde bulunan üyeler olarak tabii ki bu konuda fikirlerimizi söyleyebiliriz. Biz bu konuyu Dijital Mecralar Komisyonunda da ele alabiliriz ama bugünkü gündemimiz, zatınızın da çok iyi bildiği gibi, Disney'in kararıyla ilgiliydi. Ben de hani yani yanlış anlaşılmaların önüne geçmek için size...

SELCAN HAMŞIOĞLU (Tekirdağ) - Suç az önce CHP üzerinden anıldığı için, tam da gündemde olduğu için arkadaşlarımızı anmak istedim çünkü takdir edersiniz ki özgürlüğün -biz çok şükür belki farkında değiliz hiç kaybetmediğimiz için ama- her bir saniyesi çok değerli. Dolayısıyla geçen her saniyede cezaevinde arkadaşlarımız; mevzubahisde sosyal medya paylaşımları olduğu için en azından cümle arasında hatırlanmayı ve bu durumun da kınanmasını hak ediyorlar diye düşünüyorum.

Teşekkür ederim.