AHMET VEHBİ BAKIRLIOĞLU (Manisa) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Değerli Başkanımız, sunumunuzda "Parasal sıkılaştırma süreci bütünsel bir anlayışla güçlendirilmektedir." demiştiniz, burada da miktarsal sıkılaştırmadan ve seçici kredi sıkılaştırmasından bahsetmiştiniz. Burada seçici kredi sıkılaştırmasından kastınız sunumunuzdan anladığım kadarıyla bireysel kredilerdeki sıkılaştırma mı? Yani burada seçici davranacaksınız ve burada bireysel kredilerde sıkılaştırmaya mı gideceksiniz? Esasına bakılırsa kredi sıkılaştırması olmaya başlamış yani baktığımız zaman bankalardaki mevduat son bir hafta içerisinde 137 milyar lira artışla 13,3 trilyon liraya ulaşmış, kredi stoku 81,8 milyarlık artışla 10,59 trilyon liraya ulaşmış. Mevduatın krediye dönüşüm oranı yüzde 79,2'ye düşmüş yani kredi stokundaki artış hızı yavaşlamış. Ancak burada, tüketici kredisi faiz oranının aylık yüzde 5'lere, yıllık yüzde 60'lara çıkmasına rağmen bireysel kredilerin hâlen artmaya devam ettiğini görmekteyiz. Burada özellikle kredi kartı borç bakiyelerinde korkunç bir artış var. Yılbaşından itibaren yurttaşların kredi kartı borç bakiyesinin yüzde 109,2'lik bir oranda artarak 949 milyar liraya yükseldiğini görmekteyiz yani burada vatandaşın geliri yetmiyor, yüksek faiz oranlarına rağmen kredi kartı kullanımı artmaya devam ediyor.

Burada artan bir diğer şey de şu: Faiz yükünün çok ciddi şekilde arttığını görmekteyiz. Vatandaşın bireysel kredi borçları ve kredi kartı borç bakiyeleri için ocak-ağustos döneminde ödediği faiz geçen senenin aynı dönemine göre yüzde 82 oranında artışla 205 milyar liraya kadar çıkmış durumda. Bu faiz yükü, faiz oranlarındaki artış nedeniyle önümüzdeki aylarda daha da fazla artacak. Kredi sıkılaştırmada hedefiniz ile şu an yaşanan arasında, realite arasında bir çelişki yok mu diye sormak istiyorum.

Teşekkür ederim.