| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | Devlet Memurları Kanunu ve Bazı Kanunlar ile 663 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi (2/4849) |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 16 .01.2023 |
ÖMER FETHİ GÜRER (Niğde) - Teşekkürler Başkan.
Anladığım kadarıyla sabahtan bu yana sizin aralıklı ifadelerinizle YÖK'le ilgili bir düzenleme geliyor. Aslında YÖK kaldırılsa memlekete daha hayırlı bir iş yapılır ama YÖK'le ilgili gelecek düzenlemede bu denklikle ilgili mağdurlar çok, bizleri de arayıp ifadeleri var. Yurt dışında bir üniversitede okumuşlar ama Türkiye'de onlar geçerlilik arz etmediği için işsiz kalmışlar. Ayrıca YÖK'te kadro sorunlarıyla ilgili de mutlak suretle düzenleme yapılıp bugün buraya getirilmeyenlerin tamamı kadroya alınmalı.
Öğrenci affıyla ilgili de uygulamada sorunlar var. Bu yeni gelecek düzenlemeyi yapacak milletvekili arkadaşlarımız buna dikkat etsinler, bürokratlar hazırlasa da. 100/2000 diye bilim insanlarından seçilmiş 6 bin genç eğitim almışlar. Bu kardeşlerimiz atanma ve kadrolarının belirlenmesini bekliyorlar. Şu ana kadar bunlarla ilgili bir düzenleme yapılmadığı için büyük bir mağduriyet yaşıyorlar. Hem almış eğitim verilmiş hem de üniversitelerde bunlara kadro verilmiyor, çalışmaları sağlanmıyor.
Uzman çavuş, sözleşmeli erbaş ve erlerle ilgili bu kanunda bir madde göremedik. YÖK'le ilgili düzenlemede o söylediklerim olur ama bunlar da mutlak suretle dikkate alınması gerekli kesimler. Sabah önemli bir bölümünü paylaşmıştım; tarım danışmanları, İLBANK, İl Özel İdare çalışanlarıyla ilgili, ayrıca Türkiye Büyük Millet Meclisi danışmanları, TSE çalışanları, belediye sanatçıları, ek ders karşılığı çalışanlarla ilgili düzenlemeler sağlanmalı.
Aile hekimliğinde görev yapan hekimler geçtiğimiz günlerde ziyaret ettiler. Gerçekten önemli bir mağduriyet yaşıyorlar gerek ücret durumundan gerek de çalışma koşullarından. Bunlar da ilk anda hasta olan kişilere hizmet veren önemli bir yapı. Bunların sorunlarına yönelik de bir düzenlemenin ihtiyaç olduğunu düşünüyorum. Ayrıca üniversitede işçiler var, yani bunlar belediyelerde veya kurumlarda temizlik işlerinde dahi çalıştırılıyorlar ama hepsi üniversite mezunları. Daha önceki toplu sözleşmelerde bunların memur kadrosuna alınması yönünde bir düzenleme yapılacağı ifadesi vardı. Bugüne kadar bu da gerçekleşmedi. Bunlarla ilgili de bu kanun vesilesiyle ek bir düzenleme sağlanarak arkadaşların memur hakları verilmeli diye düşünüyorum.
Okul öncesi eğitim verenler, bunların sorunları var. İşçi statüsünde çalışan mühendisler var. Mühendis kimliğini haiz olmasına rağmen memuriyet hakları bunların da bugüne kadar tanınmadı.
1'inci maddede bir programda olduğum için ifade edemedim ama şunu söyleyeyim, vekil imamlardan on yıl görev yapmış daha sonra ise görev verilmemiş arkadaşlar burada kadro dışı kalıyorlar, yani uzun süre emek vermişler. Bakın, burada birkaç tanesinin mektubundan alıntı yapayım: "Sınavla alınıyoruz, görev bitince işsiz bir aile babası oluyoruz. Eşimin ve çocuklarımın gözlerinde değerimiz kalmıyor. Kadrolularla aynı işi yapıp üçte 2 maaş alıyoruz. Haftalık iznimiz yok, yıllık iznimiz yok, ola ki izin kullansak da ücretlerimizden kesiliyor. Şimdi, ben bu hâlde ne yapayım." diyor. "Altı yıl vekillik yaptım, dokuz aydır boştayım. 3 müftülükte sınava girdim, kazandım. Mülakatta önümde 2-3 kişi var diye sıra bana gelmedi." Şimdi, bunların da yaşadığı önemli mağduriyetler var. Daha önce 696 sayılı Kanun Hükmünde Kararname çıkarken 4 Aralık öncesinde sözleşmesi sona erenler mağdur edilmişti. Bu düzenlemede de vekil imamlardan daha önce çalışmış olanların kadro hakları ortadan kalkmış, verilmemiş. Oysa burada bu düzenlemeyle bu işi yapmış olanlara bu hak tanınmalı. Bunların da yaşadığı mağduriyetleri ortadan kaldıracak düzenlemelere gidilmesi gerektiğini düşünüyorum.
Topyekûn sorunlu olan kesimlerin bir kısmına hak verip bir kısmını dışarıda tutmak hem çalışma yaşamı açısından hem de ülkedeki insanlar arasındaki ilişki açısından problem yaratıyor. Daha önce taşeronda da bunu yaşadık; artık herkes birbirinin maaşını ve konumunu kolluyor. Bu tür düzenlemelerde hakkaniyetli davranıp herkese adil biçimde hak ettiğinin verilmesinin ve çalışma yaşamı içinde çalışma barışının da sürekliliğini sağlayacak düzenlemelerin ihtiyaç olduğunu düşünüyorum.
Teşekkür ederim Başkanım.