KOMİSYON KONUŞMASI

ALİ ERCOŞKUN (Bolu) - Teşekkür ediyorum.

Sayın Başkanım, Sayın Bakanım, değerli Komisyon üyeleri, sektörle alakalı veya kanunla alakalı dışarıdan katılan tüm katılımcılar; hepinizi saygıyla selamlıyorum.

AR-GE çalışmaları tabii, bilgi ekonomisine geçiş anlamında ülkenin en önemli açılımlarından bir tanesi. Bilgi ekonomisine geçiş olmadan yapmış olduğumuz işlerin, gerçekleştirdiğimiz her türlü, gerek sanayi gerekse diğer çalışmaların istediğimiz seviyeye gelmesi mümkün değil. Dolayısıyla, üniversiteyle bilimsel anlamda yapılacak tüm çalışmaların ülkenin üretimini, tüm mal ve hizmet üretimlerini bu manada direkt etkileyeceğini görmemek mümkün değil. Tabii, aslında bilgi ekonomisi tüm grupların üstüne bastığı önemli konulardan bir tanesi, bilgi ekonomisine geçiş manasında da ülkede ciddi manada bir paradigma değişimine ihtiyaç olduğu da ortada çünkü evet, ihracatımızı 3'e, 4'e, 5'e katladık, millî geliri 2'ye, 3'e katladık ama şunu da ortaya koymak lazım ki, birkaç yıldan beri de bir noktada "Daha fazla nasıl artış yapabiliriz?" diye hep beraber düşünüyoruz. Dolayısıyla, belki 1800'lerin sonunda Sanayi Devrimi veya bir Sanayi Devrimi'nin bir ülke için neler ifade ettiğini şu anda çok daha iyi bir şekilde görebiliyorsak Türkiye'nin de şu anda bilgi ekonomisine geçiş anlamında ne kadar önemli bir aşamada olduğunu da net bir şekilde ortaya koyabiliriz. Dolayısıyla, tüm kurumların, kuruluşların, Sayın Başbakanın da devamlı belirttiği gibi, bir yeniden yapılanmaya, bir restorasyon sürecine ihtiyaç var. Bu noktada AR-GE kanunun da ciddi manada katkıda bulunacağını söyleyebiliriz. Tabii, bu bir kültür meselesi, yani nasıl sanayide üretim bir kültür meselesiyse, belli bir bilgiye, birikime ihtiyaç varsa AR-GE'de de ilk başta 50 kişi, evet, büyük ölçekli işletmeler bu manada sürece dâhil oldular, bir kültür oluşturdular, daha sonra bunun 30'a düşmesi AR-GE'ye yönelik çalışmaları destekledi, artırdı. Şu anda 15 kişi, yani ben şahsen bu 15'in, 5, hatta 1 bile olması gerektiğini bazı sektörlerde düşünüyorum ama bir de bir dengeyi de oturtmak lazım yani bir tarafı düşünürken diğer tarafta da işin tamamen farklı kesimlere dağılabileceğini de hesap etmek lazım. Dolayısıyla, evet, 15 kişi de birçok sektör anlamında ihtiyaçları bu manada karşılayabilir. Tabii, bu paketin ortaya çıkartılırken etki alanındaki bütün kurumların, kuruluşların, sivil toplum örgütlerinin görüşlerinin alınarak bu noktaya gelmesi de önemliydi. Ben benimle alakalı, işte, bilişimle ilgili kurumlarla görüştüğümde hepsinin, bütün arkadaşların "Bizim görüşlerimiz alındı, destekliyoruz, katkı sağlamak istiyoruz yani doğru bir iş yapıyorsunuz." şeklindeki paylaşımları da beni bu manada mutlu etti. Ben emeği geçen bütün arkadaşlarımıza, katkı veren, hem sivil toplum örgütleri anlamında hem de bakanlıklar nezdinde, Sayın Bakanımızın şahsında teşekkür ediyorum. Bu kanunun ülkenin, milletin geleceğine katkı sağlayacağını düşünüyorum.

Teşekkür ediyorum.