| Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
| Konu | : | 2023 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifi (1/286) ve 2021 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi (1/285) ile Sayıştay tezkereleri a)Kültür ve Turizm Bakanlığı b)Radyo ve Televizyon Üst Kurulu c)Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü ç)Devlet Tiyatroları Genel Müdürlüğü d)Türkiye Yazma Eserler Kurumu Başkanlığı e)Vakıflar Genel Müdürlüğü f)Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı Başkanlığı g)Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ğ)Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Kurumu h)Atatürk Araştırma Merkezi ı)Atatürk Kültür Merkezi i)Türk Dil Kurumu j)Türk Tarih Kurumu k)Kapadokya Alan Başkanlığı l)Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanlığı |
| Dönemi | : | 27 |
| Yasama Yılı | : | 6 |
| Tarih | : | 17 .11.2022 |
BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) - Teşekkürler.
Biz Bakana ulaşabilmek için, milletvekilleri olarak, tabii, soru önergeleri veriyoruz. Partimizin sadece 2 milletvekilinin toplam 18 soru önergesinden 4'ünü cevaplamışsınız. Çok yoğun olsanız gerek.
Hazır sizi bulmuşken birkaç konuya dikkat çekmek istiyorum. Mehmet Bey, bildiğim kadarıyla siz aslında iş insanısınız, siyasetçi değilsiniz.
SALİH CORA (Trabzon) - Barış Bey, siz ne iş yapıyorsunuz?
BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) - Birçok bakan gibi hasbelkader Bakan oldunuz. Belki de tercih şansınız olsa olmazdınız da, bilmiyorum. Büyük bir turizm şirketiniz, oteller zincirleriniz var. Turizm şirketinizi Türkiye'de birçok insan da tanıyor, belki biz bile tatile çıkmışızdır onunla. Doğal olarak da kültürel geziler de düzenliyorsunuz, bunlara aracı oluyorsunuz, insanlar başka ülkelerin kültürleriyle hemhâl oluyorlar, öğreniyorlar. Bunların tabii Türkiye'de de geçerli olan bazı yöntemleri var. Bir ülkenin kültürünü öğrenmek istiyorsanız oranın sanatını takip edersiniz, oranın arkeolojisini takip edersiniz, mümkün olduğunca bunları takip etmeye çalışırsınız. Şimdi "Bir insan Türkiye'ye gelse ne izler?" diye bakıyorum, sizin Kültür ve Turizm Bakanlığınız döneminde yasaklanan tiyatro oyunlarını görüyoruz, yasaklanan festivalleri görüyoruz, hırsızlık yapılan müzeleri görüyoruz hatta bir müze müdürünüz hırsızlıktan tutuklandı. Hasankeyf'i görmek isteseler Hasankeyf'i kapattınız sizin döneminizde, Galata Kulesi var mesela, dünyada eşi benzeri olmayan, belki 3-4 tane örnek verebileceğimiz işte Eyfel Kulesi gibi, Pisa Kulesi gibi ya da Big Ben gibi ama siz, Kültür Bakanlığına bağlandıktan sonra oraya QR kodu reklam yansıtmayı tercih ettiniz, çok yaratıcı olduğunu düşünüyorum.
Bir turizmci olarak bütün yatırımı turizme yaptığınız doğru ama bu yatırımlardan bir kısmını da kendi şirketiniz üzerine yaptınız. Bodrum'da önce aldığınız holdinge devretmek üzere bir otel arazisini genişletmek için kendi Bakanlığınıza 115 bin metrekare genişleme için başvurdunuz, 2,5 milyar lira da teşvik aldınız. Ben bunun teknik olarak merak ediyorum nasıl olduğunu. Yani iş insanı Mehmet Nuri Ersoy, Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy'a başvuru yapıyor sonra bu karşınıza geldiğinde "Bu da kimmiş? Aa, benmişim!" diye kendi başvurunuzu mı onaylıyorsunuz? Yani mesela şöyle düşünmediniz mi hiç Bakan olarak? "Ya, belki de hakkım var, iş insanı olarak yapabilirim ama yani şunun şurasında Tayyip Erdoğan beni görevden alana kadar Bakanım, etik olmaz." deme gereği herhalde duymadınız fakat Bakanlığınızın çalışma sistemi zaten böyle bir karmaşa içerisinde, 3 maaş alan Bakan Yardımcınız var, yanınızda oturan başka bir Bakan Yardımcısı Devlet Opera ve Balesinden tiyatroya kadar her şeye müdahale ediyor hatta bu yüzden istifa eden yönetmen var. Gerçekten saymakla bitmeyecek kadar sorunun içerisinde insanların Türkiye'ye geldiğinde buranın kültürüne dair öğrenmek istediklerini nereden öğreneceği konusunda ciddi bir soru işareti yaşıyoruz. Mesela, ülkenin kültürünü en iyi öğrenebileceğimiz kaynaklardan biri edebiyat; bu, doğal olarak da kitap basımı gerektiriyor; neredeyse yüzde 168 oranında bir artış var kitap basım maliyetlerinde, insanlar artık kitap çıkaramıyorlar ne yazık ki, yayıncılık sektöründe çok ama çok ciddi sorunlar var.
Yasaklanan festivallerden, konserlerden bahsettik, tiyatro oyunlarından bahsettik. Farklı dillerdeki tiyatro oyunlarının yasaklanması mesela sizi nasıl rahatsız etmez gerçekten anlam veremiyorum. Örneğin, siz, otellerinizde konser verdirebiliyor iken -yani konser veriliyordur otellerinizde doğal olarak ya da eğlence oluyordur, eğlence olmayan bir oteliniz varsa ciddi bir sorun bu sizin için- insanların konser veremeyişi, festivallerin yasaklanması sizin için nasıl problem olmaz gerçekten anlam veremiyorum. Burada, özellikle, son zamanlarda yasaklanan festivallere bakıyoruz, sebep genelde gerici derneklerin içki içiliyor bahanesi. Kişisel olarak "Size içki içiyor musunuz?" diye sorulsa mesela bunu kişilik haklarınıza saldırı, özel hayata müdahale olarak algılarsınız ama bir Kültür Bakanı olarak Türkiye'de yasaklanan festivallerle ilgili tek bir şey söyleme gereği duymuyorsunuz.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Son yirmi saniyeniz.
BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) - Mehmet Bey, sizin Bakanlığınız tiyatro salonlarının yüzde 44 azaldığı, sinema salonlarının yüzde 11 azaldığı, tiyatro salonlarında sahnelenen telif eser sayılarının yüzde 73 oranında azaldığı, çeviri eserlerinde yüzde 66 azaldığı, tiyatro gösterim sayısının yüzde 78 azaldığı bir yer.
BAŞKAN CEVDET YILMAZ - Barış Bey, süreniz doldu, son cümlenizi alayım.
BARIŞ ATAY MENGÜLLÜOĞLU (Hatay) - Şunu söyleyeceğim sadece: Bu Bakanlık "Turizm Bakanlığı" olarak adlandırılabilir ama gerçekten kültürle alakalı esamesi okunamaz, bu da sizin utancınız.