KOMİSYON KONUŞMASI

HASAN SUBAŞI (Antalya) - Teşekkür ederim Sayın Başkan.

Ben Ayhan Bey'in noktaladığı yerden devam etmek istiyorum. Gerçekten düşünmek lazım "Neden kaçakçılık artıyor?" diye. Şöyle bir verilere baktığımız zaman, tabii ki alkol ve tütünde makul bir fiyat ve belli bir vergi yüksekliğinin gençleri korumak adına faydası var ve devlete de ciddi bir gelir kazandırdığı hepimizin malumu ama bu, orantısız olması hâlinde ciddi sorunlara sebebiyet veriyor. Avrupa'da içki tüketiminde biz sonuncuyuz ama buna rağmen tüketim hiç azalmıyor, belli bir tüketim maalesef var ve bu kullanılıyor her kesim tarafından. Demek ki bunu daha fazla azaltmak, etkilemek, bunun tüketimini azaltmak mümkün değil fakat ÖTV ve KDV artışlarıyla geldiği noktada -Ayhan Bey'in de söylediği gibi- tamamen merdiven altı ve kaçak imalat başlamıştır. Şimdi, benim bilebildiğim kadarıyla, 1 litre 100 derece alkolün ÖTV'si 602 lira. Eskiden rakı millî içkimiz diye, yerli ve millî diye belli bir koruma altındaydı ve fiyatları da makul tutuluyordu çünkü kullanılan içkinin yüzde 90'a yakını rakıydı ve bir himaye görüyordu ama son yıllarda baktığımızda bu bir standarda ulaştırıldı. "1 litre 100 derece 602 lira" denildiği zaman, bütün dışarıdan gelen viski, konyak ve cin, her türlü yabancı içki rakıdan daha ucuz hâle geldi. Eskiden yüzde 90 seviyesinde kullanılan rakı giderek yüzde 70 ve yüzde 60'lar seviyesine düştü çünkü dışarıdan gelen viskinin alkol oranı yüzde 40 olduğu için ve rakı da yüzde 45 olduğu için bunu 602'ye oranladığınızda bizim çok tüketilen, bir nevi yerli ve millî içki sayılan rakının giderek az kullanıldığını, diğerlerinin çok kullanıldığını görüyoruz. Bununla da iş bitmiyor; rakı içmek isteyen -ben ilimiz Antalya'dan biliyorum- neredeyse birçok kullanıcı artık tamamen merdiven altı kaçak içki yapmaya başlamıştır. Şimdi, belli, makul bir ÖTV'nin, KDV'nin olması doğaldır ama Avrupa'nın en az içki kullanan ülkesinde en yüksek ÖTV orantısızdır. Neden en yüksek diyorum? Bizden daha yüksek sadece İskandinav ülkeleri var veya bizimle aynı, eşdeğer seviyede; İskandinav ülkelerinin güneşsiz iklimi, bunalımlı ortamı hesap edildiği zaman, orada hemen hemen herkes sosyal içici. Buna rağmen vergileri belli bir seviyede yüksek tutma ihtiyacındalar ama gelir seviyemize göre baktığımız zaman biz onları da aşıyoruz yani en az kullanmamıza rağmen Avrupa'nın da en yüksek ÖTV seviyesi bizim. E, biz her yıl kaçak içkiden ölenleri düşündüğümüz zaman durum gerçekten içler acısı ve her yıl giderek artan ölüm oranları da karşımıza çıkıyor. Onun için, eğer biz bu vergileri orantılı bir seviyeye, makul bir seviyeye çekmezsek giderek ölüm vakalarının artacağını, satışların artık tamamen kaçak ve merdiven altı seviyesinde olacağını ben üzülerek bildirmek istiyorum. Onun için, bunların yeniden bir düşünülmesinde, değerlendirilmesine yarar var çünkü devletin de gelir seviyesinin arttığından bahsedemeyiz. Sadece biz bu pahalılıktan dolayı tüketim miktarı azaldığı için insan sağlığıyla ve toplumun sağlığıyla oynamaya başladık ve bunlar bir incelendiği zaman ölümler çok rahatlıkla görülecektir. Gerekçenin son cümlelerine baktığımızda şunu görüyoruz, çok makul tabii: Yasa dışı ticaretin önlenmesi noktasında kaçakçılık fiillerinin önlenmesinin yanı sıra, kaçakçılığa neden teşkil eden hususların engellenmesi büyük önem arz etmektedir. Tabii ki burada kaçakçılığa sevk eden neden pahalılıktır, orantısız bir ÖTV'dir. Onun için, bunu hem gençleri korumak hem de makul ve orantılı seviyede düzenlemek doğru olur diye düşünüyorum.

Teşekkür ederim.