KOMİSYON KONUŞMASI

MEHMET NECMETTİN AHRAZOĞLU (Hatay) - Sayın Başkanım teşekkür ediyorum.

Sayın Bakanım, öncelikle bu bütçenin milletimize, devletimize hayırlı olmasını diliyorum Bakanlık olarak.

Bizim de bazı konulardaki tespitlerimizi buradaki Bakanlık yetkilileriyle ve sizlerle de paylaşmak istiyorum. AR-GE faaliyetleriyle ilgili patent başvurularının tescillerine Bakanlığınızca acil durum görmekteyiz. Bugüne kadar yerli patent olarak 4.861 müracaat olmuş, 2015 ve 2014 yılları arasında, 7.514 de yabancı patent başvurusu var. Bunlardan yerli patentlerden 1.251 tanesi tescil edilmiş ancak 7.514 yabancı patentten ise 7.279 tanesi tescil edilmiş. Demek ki biz burada patent konusunu sanayicimize veyahut da milletimize anlatamamışız. Bir yabancı patent konusundaki tescil oranı yerli orana göre daha da fazla görülmekte. Belki de tanıtımımızda veyahut da belki de bu konuda yeterli bilgilendirilmemizden kaynaklandığını düşünüyorum.

Ayrıca Türk Standardları Enstitüsüyle ilgili, malumunuz, Avrupa Birliği ülkelerinde standartlar hazırlanırken kamudan destek alınır veyahut da çeşitli kuruluşlardan. Daha önce TSE'nin bünyesinde de Odalar Birliği tarafından bir aidat ödenirdi ancak bu son dönemlerde kaldırılmıştı. Bugünkü TSE'nin yapısı itibarıyla TSE, özerk yapısından biraz daha devletçi yapıya dönüştürüldü. Yönetim ve kanununda yapılan değişikliklerle tamamen kamunun otoritesine bağlı bir yapıya dönüştürülerek Türk Standartları Enstitüsü yönetilmeye çalışılmakta ve TSE'de birçok birim ve personel atamaları emek, bilgi yoğunluğundan daha çok yandaş tarafına doğru kaydırılmış; birçok birimler kapatılarak aynı görevi yapan başka birimlere dönüştürülmüş, burada görev yapıp da görevden ayrılan personelin de hukuki hakları bu şekilde gasbedilmiştir. Bu konuda, Türk Standartları Enstitüsünün 5018 sayılı Kanun'dan da çıkarılması gerektiğine inanıyoruz. Çünkü bu kurum, uluslararası rekabete açık bir belgelendirme yapmakta, birçok konuda akredite olmasına rağmen dışarıdaki firmaların Türkiye'den ithal ettikleri ürünlerle ilgili, kendi ülkelerindeki belgelendirme kuruluşlarından belge isteyerek teknik engeller çıkarması, ancak bizim de bu konuda yeterli, gerekli mücadeleyi vermememiz sonucu, özellikle tekstil ve otomotiv sanayisindeki birçok kuruluşumuz yabancı ülke belgelendirme kuruluşlarına büyük şekilde dövizler ödemektedir.

Bunun haricinde, az önce bir Komisyon üyesi sayın milletvekilimiz de konuştu, KOSGEB'le ilgili yine personel atamalarında, yetkin ve bilgili personellerin birçoğunun yeri değiştiriliyor. Bu konuyla ilgili KOSGEB Başkanı Sayın Recep Biçer'in ve mahkeme kararıyla dönmesine rağmen hukuk ve adaleti ve özellikle de üzerinde siyasi kimlik olarak adaleti sağlanan bir siyasi partinin Bakanı olarak bu konulara eğilmenizi; personel atamalarında veyahut da personellerin yer değiştirilmesinde, görevden alınmasında siyasi kadrolaşmadan çok bilgi, emek yoğunluğuna ağırlık verilmesini tavsiye ediyor veyahut da temenni ediyor veyahut da umuyoruz. Onun için, bu konulardaki milliyetçi, ülkücü, kamu personelinin korunmasını istemiyoruz ama bilgi konusunda, emek konusunda hak etmiş personelin de görevlerine geri iade edilmesini bekliyoruz.

Hepinize de saygılar sunuyorum, teşekkür ediyorum.