Komisyon Adı | : | PLAN VE BÜTÇE KOMİSYONU |
Konu | : | 2016 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Tasarısı (1/529) ile 2014 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Tasarısı (1/297) ve Sayıştay tezkereleri a) Vakıflar Genel Müdürlüğü b) Türk İşbirliği ve Koordinasyon Ajansı c) Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı ç) Afet ve Acil Durum Yönetimi Başkanlığı d) Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu e) Atatürk Araştırma Merkezi, f) Atatürk Kültür Merkezi g) Türk Dil Kurumu h) Türk Tarih Kurumu ı) Hazine Müsteşarlığı i) Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu j) Sermaye Piyasası Kurulu |
Dönemi | : | 26 |
Yasama Yılı | : | 1 |
Tarih | : | 28 .01.2016 |
NURSEL AYDOĞAN (Diyarbakır) - Benim şöyle bir sorum olacak: Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nda "Türkiye Cumhuriyeti devletinin dili Türkçedir." diye tanımlanıyor. Oysa dünyanın gelişmiş demokrasilerinde, gelişmiş ülkelerinde bu tanımlama "devletin dili" değil de "devletin resmî dili" şeklindedir, biçimindedir.
Şimdi, yeni yapılacak anayasada "devletin dili" yerine "devletin resmî dili" şeklinde bir tanımlama yapılırsa, bu, işte hem Türkiye'nin en temel sorunu olan Kürt sorununun çözümüne bir yol açacak yani kolaylık sağlayacak hem de Türkiye'de, Türkçeyle birlikte Türk kültürünün dışında Türkiye'deki farklı dillerin ve kültürlerin devletten alacakları kaynaklarla geliştirilmesi yönünde bir durum ortaya çıkacak. Bu konudaki düşünceleriniz nelerdir? Yeni anayasa hazırlanırken bu "devletin dili" yerine "Türkiye Cumhuriyeti devletinin resmî dili" şeklinde bir tanımlama düşünülüyor mu? Çünkü, bu tanımlamayla birlikte, resmî dil olarak Türkiye'de kabulünden sonra, Türkiye'deki diğer halklar da kendi dillerinde eğitim ve öğrenim görme imkânına sahip olacaklar. Dediğim gibi, bu aynı zamanda bir çözümün de yolunun açılmasına bir olanak sağlayacak diye düşünüyorum